Markanın erkekler için ana bir kokusu olmasa da, Terre D'Hermès hayranların uzun yıllardır favorisi. İçinde bulunan ve birbirini dengeleyen portakal, biber, sedir, greyfurt ve vetiver notaları ile yıl boyunca kullanabileceğiniz bir koku. Ayrıca, Terre d'Hermès birçok farklı parfümün de temelini oluşturuyor. Buna kış aylarında kullanmanız için önerdiğimiz Terre d'Hermès Eau Intense Vetiver de dahil.
Bleu'nün kokusunu bir kez aldığınızda, onu asla unutmazsınız. Chanel'in en popüler parfümünün gücünü açıklıyoruz: Bir kez kullandığınızda insanlar sonsuza kadar bu kokuyu sizinle eşleştiriyor. Lütfen bu gücün getirdiği sorumluluğu kabul edin. Bleu, tütsü, zencefil ve narenciyenin o kadar özel bir karışımı ki savurganlık yaparak boşa harcamamalısınız.
Böylesine bir soyağacı ve görkemli sunumla, L'Homme'u eski bir parfümle karıştırmak çok kolay. Halbuki sadece 2016’da piyasaya çıktı. Ancak yine de kendisini bir klasik olarak kabul ettirmeyi başardı. Ahşap, kehribar, baharat ve çiçeksi notalarıyla Prada’nın imza kokularından biri haline geldi. Markanın diğer tüm imza kokuları arasında L’Homme en öne çıkanlar arasında.
Hiçbir şey, Dior'un en büyük gurur kaynağı Sauvage kadar dengeli ama bir o kadar da belirgin değil. Sauvage kısaca zıtlıkların uyumundan oluşuyor: Bergamot ve baharatlı biber üst notaları ilk anda burnunuza çarpıyor, ardından güçlü ama çok yönlü bir bitiş için çiçek, kehribar, vanilya ve sedir notaları geliyor. Sauvage bütün bir gün dayanıyor ve her mevsim için uygun.
Ralph Lauren'in en iyisi olarak hangi Polo rengini seçeceğimize karar vermek zor. Her birinin arkasında bir hayran ordusu var. Tam Kırmızı şişeyi seçecektim ki kafamda yeşil bir ışık yandı: Polo, orijinal! Yeşil şişe! 40 yaş civarında her zaman kullanabileceğiniz ve herkese hitap eden bir koku. Üstelik ilk çıktığı için diğer şişelere de ilham olmuş durumda. Tütün, çam, meşe yosunu ve paçuli notaları onu soğuk havaların vazgeçilmezi yapıyor. Ayrıca kış aylarında sevdiklerinize almak için mükemmel bir hediye.
Akıllarda Calvin’in en iyi kokusu Eternity mi diye düşünülse de bize göre galip hala Obsession. Açıkça söylemek gerekirse, Obsession’ın özeti şişede seks: Tarçın, kehribar, sandal ağacı, mür, misk ve vanilya notaları onu adından da anlaşılacağı gibi karamsar ve baştan çıkarıcı yapıyor. Güçlü bir izlenim bırakıyor ve karşınızdaki kişinin sizi unutmamasını sağlıyor.
L'Eau d'Issey bir çay karışımı olsaydı, muhtemelen iyileştirici güçleri olurdu. Yuzu meyvesi, limon, mavi nilüfer ve güve otu notaları ile geleneksel bir Japon çayı kadar canlandırıcı. Hayranları tam da bu sebepten bu kokuya büyük bir saygı duyuyor. Daha derin alt notalarla “öğleden sonranın huzurunu” anımsatıyor: Amber, tütün, sedir, sandal ağacı, misk ve vetiver...
Eğer bir mevsim seçmek istiyorsanız Le Male soğuk havaların vazgeçilmezi olabilir (en azından bir milyon erkek bu şekilde tercih ediyor). Baştan çıkarıcı bir bitişi var ve zıtlıkların uyumundan besleniyor: Öne çıkan notalardan biri ruhunuzu aydınlatıyorsa, diğeri sıcak bir kucaklamayla dengeyi bulmanıza yardımcı oluyor. Vanilya, tarçın ve kehribar notaların yanına nane, lavanta ve portakal çiçeği eşlik ediyor.
Bu listede yer alan en genç parfümlerden biri olmasına rağmen, Santal 33 çıktığı anda bir klasiğe dönüştü. Muhtemelen sandal ağacı, sedir, papirüs ve deri notalarından oluşan bu parfümü kullanan en az on arkadaşınız var ve mevsim ne olursa olsun vazgeçmiyorlar.
Genellikle bir kokuyu ya seversiniz ya da nefret edersiniz. Zevklerimiz çok farklı olduğu için bu farklar normaldir. Ancak Colonia partinin Mr. En Sempatiği ve karşısında neredeyse hiç muhalifi yok. Narenciye, lavanta ve biberiye notalarıyla ilkbahar ve yaz aylarında çokça tercih ediliyor. En iyi ve en klasik anlamda, büyükbabanızın kokusu gibi hissettiriyor.