Çare eklektisizm: Paris Erkek Moda Haftası 4. ve 5. Gün İzlenimleri
Paris Erkek Moda Haftası'ndan günün tavsiyesi: Farklı tarzları birleştirerek yeni bir tarz yaratın. Eklektisizm, farklı sanatsal ve felsefi akımlardan alınan öğelerin yeni bir sistem içinde birleştirilmesine verilen isim. 2019 İlkbahar/ Yaz Paris Erkek Moda Haftası'nın dördüncü ve beşinci günü ise her şeyden biraz alarak yeni tarzları yaratmada özgürlüğünü ilan ediyor.
Paris Erkek Moda Haftası'ndan günün tavsiyesi: Farklı tarzları birleştirerek yeni bir tarz yaratın. Eklektisizm, farklı sanatsal ve felsefi akımlardan alınan öğelerin yeni bir sistem içinde birleştirilmesine verilen isim. 2019 İlkbahar/ Yaz Paris Erkek Moda Haftası'nın dördüncü ve beşinci günü ise her şeyden biraz alarak yeni tarzları yaratmada özgürlüğünü ilan ediyor.
BALMAIN HOMME: Eklektisizm Yunanca ve Latincede seçmek ve ayırmak anlamlarına geliyor. Olivier Roustaing smokin kuşağı ile spor sweatshirt’ü birleştirirken iki farklı tarzın beraberliğine keskin bir giriş yapıyor. Balmain Homme’un her zamanki ışıltılı detayları konfor kodlarıyla buluşuyor.
1 / 9
DIOR HOMME: Hoş geldin Kim Jones! Dior Homme’da ilk koleksiyonunu yaratan tasarımcı moda endüstrisinde alkışları topladı. Eklektisizim Jones için yeni bir kelime değil: Louis Vuitton koleksiyonları boyunca başka tarzları birleştirmesiyle ünlüydü. Dior Homme için yine yumuşak bir geçişle eklektisizmin kendisi için vazgeçilmez olduğunun altını çiziyor.
2 / 9
HERMES: Her zaman şık. Her zaman en kaliteli ham madde. İşçilikte ustalık. Ne kadar klasik gözükse de Hermes özellikle son yıllardır koleksiyonlarındaki işçilik için yaptığı ARGE çalışmalarını tasarımın diğer öğeleri için de hayata geçirmeye başladı. Gençlere artık daha çok konuşan moda evi, dilini de daha eklektik hale getirdi.Gençlerin dünyasına girebilmek biraz daha sofistike bir dili gerektirmiyor mu artık?
3 / 9
KENZO: Carol Lim ve Humberto Leon hep en yeninin peşinde koştular. Bunu yaparken de her çiçekten bal alan bir arı gibi her şeyin kendilerine göre en iyisini koleksiyonlarına aldılar. Amerika’dan başka hangi ülke eklektisizm ile daha yakın durabilirdi ki zaten? Farklı renkler ve kumaşlar en yoğun kontrastı ortaya koyabilmek için başrolde.
4 / 9
LANVIN: Ossendrijver’in kendisi söylüyor: “Bu çok garip bir sezon, çok fazla şey oluyor. Lanvin de sofistike ve yeni bir dil yaratıyor”. 3-D printler ile birleşen klasik silüet Lanvin’in eklektisizm adı altında yeni dışavurumu.
5 / 9
PAUL SMITH: Bir tarafının her zaman bir beyefendi olması gerekiyor. Paul Smith hiçbir zaman takım elbiseyi elden bırakmadı. Bununla birlikte hiçbir zaman sade bir takım elbise anlayışı da olmadı. Londra sokaklarında yürüyenler bilir, her şey ile her şey giyilir ve Smith de fazlasıyla İngiliz donanması altında.
6 / 9
SACAI: Böl, parçala, birleştir. Deneyebilmek cesaret gerektirir. Özellikle de Sacai gibi kendinize geniş bir deneyimleme alanı yaratıyorsunuz. Neredeyse tanımlanması zor tarzı ile Sacai moda çevrelerinin yakından izlediği bir marka. Ne olduğunu tam olarak tanımlamakta zorlanacağınız ama her seferinde size bir şeyler söyleyecek tasarımlar.
7 / 9
THOM BROWNE: Konu Thom Browne olunca giyilebilirlik pek ön planda olamayabiliyor. Özellikle defilelerini bir şova çeviren ve defileleri fikrini ifade etmek için kullanan tasarımcı hem tasarımlarında hem de tasarımların ifadesinde “büyüklük” nosyonundan fazlasıyla yararlanıyor.
8 / 9
Y-3: Bir kısmı Almanya’da, bir kısmı ise Japonya’da olan atölyeler. Farklı köklerden tasarımcılarla çalışmaya özen gösteren bir marka. Çeşitliliğe en çok önem veren kişileri bir arada tutarsanız tasarım yaparken alacağınız sonuca bu mutlaka yansıyacaktır. Farklı kültürlerden yeni bir kültür: Y-3’e hoş geldiniz.