Coco (2018)
12 yaşındaki Miguel’in en büyük hayali, idolü olan gitarist Ernesto de la Cruz ile tanışmaktır fakat Cruz aniden hayatını kaybetmiştir. Miguel, ailesinin itirazlarına rağmen gitar çalmayı bırakmaz. Bir gün tesadüfen bu müzisyenin gitarı ile karşılaşır ve bu gitarı çalmaya başladığı anda kendini Ölüler Diyarı’nda bulur… Bu film, Meksika’nın Ölüler Bayramı’na atıfta bulunurken Latin müziği esintilerini göz alıcı görsel efektlerle birleştiriyor. Yapım, Toy Story 3 yönetmeni Lee Unkrich imzalı. 2018'de Akademi Ödülleri'nde En İyi Animasyon Oscar'ını almıştı.
Soul (2020)
New York’ta yaşayan Joe Gardner isimli müzik öğretmeninin Jazz müzisyeni olma hayalini izliyoruz. Bu yolda ilerlerken Joe kendini hiç beklemediği bir durumun içinde buluyor... Hayallerine giderken; hayatın başlangıcı ve son buluşu, karakterlerimizin nasıl oluştuğu gibi yüzleşmesi gereken pek çok durumla karşılaşıyor. En çok üzerinde yoğunlaşılan konu ise: “Hayat amacı nasıl bulunur ve böyle bir amaca gerek var mıdır?” ikilemi. Konu bakımından daha çok yetişkinlere hitap ettiği aşikar. İlk kez başrolünde siyahi bir karakter bulunması Pixar dünyasında olumlu bir gelişmeydi. Filmin yönetmeni, Pixar’ın diğer favorilerinden Monsters Inc. ve Up'ın da yönetmenliğini yapan Pete Docter.
WALL-E (2008)
Farklı yaşlarımızda tekrar izlendiğinde farklı yorumlayabileceğimiz bir film. İlk sahnelerinde kurak, terk edilmiş distopik bir evrende görevini devam ettirmeye çalışan yapayalnız ufak bir temizleme robotu ile karşılaşıyoruz. Her ne kadar uzak bir zaman dilimi anlatılsa da günümüzün ekolojik dengesini göz önünde bulundurduğumuzda bu ihtimallerin o kadar da uzak olmadığını anlayabiliyoruz. WALL-E seyircilerine; geçmişi, geleceği, tüketim alışkanlıklarımızı ve aza kanaat etmenin önemini sorgulatıyor. Film, En İyi Özgün Senaryo, En İyi Orijinal Müzik, En İyi Animasyon Akademi Ödüllleri için aday gösterilmişti.
Inside Out (2015)
Riley’in zihninde Neşe, Üzüntü, Korku, Öfke ve Tiksinti olmak üzere beş temel duygu yaşamaktadır. Zihnindeki bu duyguların yaptığı yönlendirmeler Riley'nin hayatını oldukça etkilemektedir ve yaşadığı önemli anları temsil eden sarı renkte olan “çekirdek hatıralar” vardır. Riley’nin San Francisco’ya taşınması ile beraber neşeli anları gittikçe azalmaya başlar… Inside Out, “neşeli olmak varken üzülmeyi seçme, ağlamak zayıflıktır” gibi basmakalıp düşünceleri yıkmayı, her duyguyu yaşamanın insana aslında ne kadar iyi geldiğini anlatan ve her yaştan insanı kendi duyguları ile barışık olmaya davet eden bir yapım. Ayrıca bu film, 88. Akademi Ödülleri’nde ve 73. Altın Küre Ödülleri’nde En İyi Animasyon Filmi ödülünü aldı.
Rango (2011)
2011 yılında En İyi Animasyon Filmi Oscar’ının sahibi olan bu filmin yönetmeni Karayip Korsanları serisinden tanıdığımız Gore Verbinski’dir. Rango, olumsuz sayılabilecek her şeyden kaçmaya çalışan, keyfini bozacak bütün olaylardan uzaklaşmak için ekstra çaba sarf eden bir bukalemundur. Bir akvaryumun içinde yapayalnız hayatını sürdürürken bir kaza sonucu kendisini bir çölün ortasında bulur. Çöle yakın bir yerde kurulmuş olan Dirt kasabasına geldiğinde oradaki kasaba sakinlerine kendisini olduğundan çok farklı biri gibi tanıtır. Cesur ve güçlü olduğu izlenimini verdiği için çok kısa bir sürede kasabanın şefi olur. Kasabanın en büyük problemi olan suyun geri getirilmesi için sadece Rango’ya güvenirler. “Olmadığın biri gibi davranmak ve bu yalana inanmak seni hayalindeki kişiye dönüştürür mü?
Sen To Chihiro No Kamikakushi (2001)
10 yaşındaki Chihiro, ailesinin taşınma sürecinde tanrılara hizmet ettiği bir hamamda çalışmak zorunda kalır ve Japon geleneklerini reddeden ailesinin yarattığı problemlerle baş etmeye çalışır. Japon kültürüne, maneviyata ve mitolojik ögelere yer verilen bu yapım, bilindiği üzere Hayao Miyazaki’nin en iyi filmlerinden biri. 2016'da BBC tarafından yayımlanan ''21. Yüzyılın En İyi Filmleri'' listesinde 4. sırada. En İyi Animasyon Oscar'ını alan yapımlar arasında Akademi Ödülleri tarihinde de yeri ayrı. Açgözlülük, insanların kibrine yenik düşmesi ve doğanın bertaraf edilmesi konu edilirken yine de sevgi ve iyilik kırıntısının hala var olduğunu anlatan hayal gücünün en iyi sergilendiği filmlerden biridir.
Coraline (2009)
Gerilim temasına yer verilen bu animasyon filminin çocuklar için uygunluğu hala tartışılan bir konu. Stop Motion tarzında çekilen bu filmde başroldeki Coraline, evinde bulduğu bir kapı sayesinde paralel evrene geçer ve buradaki her şeyin alıştığı düzenden çok daha farklı olduğunu görür. Coraline bir karar vermek zorundadır: Ya kapıdan geri dönüp sıkıcı hayatına devam edecek ya da burada, kendisiyle çok daha fazla ilgilenen “diğer” anne-babası ile kalacak. Fakat burada kalmasının bir şartı var: Diğer anne-babası gibi onun da gözlerine düğme dikilecek! Film, Neil Gainman’ın küçük kızı için yazdığı kitabından beyaz perdeye uyarlanmıştır. Sahip olduklarımızın dilediklerimizden çok daha değerli olduğu ve gerçek olanın, göz alıcı ama aldatıcı olandan katbekat daha iyi olduğunu anlatan bu filmi kesinlikle izlenecekler listenize eklemelisiniz.
Corpse Bride (2005)
Bir ihtimal, hala izlemeyenler vardır diye eklemekte fayda görüyoruz. Tim Burton’ınThe Nightmare Before Christmas gibi diğer pek çok filminden de aşina olduğumuz gotik bir atmosferde geçen bir aşk hikayesi anlatılıyor. Bu yapımda Johnny Depp, Helena Bonham Carter ve Emily Watson sesleriyle karakterlere hayat veriyor. Victor Van Dort’ın evlenmek için yüzük provası yaptıkları sırada yanlışlıkla yüzüğü Ölü Gelin’in parmağına takmasıyla başına gelen olaylar konu ediliyor. Aşkı, acıyı ve kalp kırıklığını çok naif bir aşk hikayesi üzerinden anlatılıyor.