Beyaz tişört ancak öyle giyerseniz “basic”tir – kesim, etek boyu ve kumaş kalitesi her şeyi belirler. Kot pantolonla giyerken mesele oran, kumaş pantolonla giyerken ise disiplin. İkisinden birini yanlış yaparsanız, sonuç anında belli olur. Beyazları eşleştirmek göründüğünden daha zordur – optik beyazı optikle, kremi kremsi tonlarla eşleştirin; yoksa hiç uğraşmayın. Mükemmel tişörtünüzü bulduğunuzda ona düzgün bakın: soğuk yıkayın, asarak kurutun, asla kurutma makinesine atmayın; böylece spor ayakkabılarınızdan daha uzun ömürlü olur.
Her erkeğin sahip olması gereken tek bir parça varsa, o da beyaz tişörttür. Onun başyapıtınızın boş tuvali olduğunu zaten biliyorsunuz. Minimal bir hırkadan kutu formlu deri cekete kadar her şeyle uyum sağladığını da biliyorsunuz. Kendi ideal versiyonunuzu nereden alacağınızı da biliyorsunuz. Ama her şeyi bilmiyorsunuz.
Bir zamanlar sadece bir iç katman olarak görülen beyaz tişört, pop kültür dalgalarıyla kendi başına bir klasiğe dönüştü. Ve şimdi, her orta halli moodboard’da karşımıza çıkan James Dean geri dönüşlerine, açıklanamayan tüm lekelere ve mükemmel kesimi bulmak için bitmeyen arayışlara rağmen, beyaz tişört hâlâ daha fazlasını yapabilir. En iyi beyaz tişörtünüzü bulmak tamamen ayrı bir macera olsa da, onu giymenin yeni, GQ onaylı yolları var. O yüzden devam edin. Her gün yeni bir şey öğrenilir.
Beyaz tişört ve kot hâlâ bir erkeğin sahip olabileceği en iyi kombin olabilir – tabii oranlar doğruysa. Tişörtün etek boyu, fermuarınızın başlangıcıyla ortası arasında bir yerde bitmeli; daha uzunsa, gecelik gibi görünür (ya da bir zamanlar Tumblr’da her yerde olan Hood By Air tişörtleri gibi). Kollar ise pazıların ortasında bitmeli; kol açıklığı da kola hafifçe değmeli, dışa doğru açılmamalı.
Orta ağırlıkta (180-220 gsm) pamuk bir tişörtü, görsel ağırlığı benzer bir kotla eşleştirin – 13 ila 14 ons denim bu dengeyi sağlar. Optik beyaz, orta yıkama mavilere en iyi eşlik eder; daha krem tonlu bir tişört ise “raw indigo” ya da siyah erkek kotlarıyla daha iyi görünür. Çünkü bu sayede kontrast fazla sert olmaz.
Logolardan ya da herhangi bir markalama detayından tamamen uzak durmanızı öneririz – ancak gerçekten çok minikse kabul edilebilir. Kombini her zaman klasik sneaker’lar veya loafer’larla tamamlayın – ama kemerinizle aynı deri tonunu yakaladığınızdan emin olun. Bu arada küçük bir tüyo: Kol boyu uzunsa, tek ve sıkı bir kat (bir turdan fazla değil) kıvırmak görünümü anında toparlar.
Cherry Los Angeles Logo-Print T-Shirt ve Bode Portrait Logo T-Shirt
Tişörtün üzerine gömlek giymek ya çok cool ve zarif durur ya da fazlasıyla özensiz. Eğer beyazları üst üste giyiyorsanız, tonların birebir aynı olduğundan emin olun – ikisi de parlak beyaz ya da ikisi de krem olmalı; çünkü tonlar birbirini tutmayınca sanki çamaşır makinenizle savaşmış ve kaybetmişsiniz gibi görünür. Net bir OCBD ya da poplin gömlek, tişörtün iz yapmayacağı kadar göğüs kısmında rahat olmalı ama balon gibi şişecek kadar bol da olmamalı. Bisiklet yaka tişörtün yakası, açık ilk düğmenin hemen altında oturmalı ve köprücük kemiğini güzelce çerçevelemeli.
Etek boyları da burada çok önemli: Tişörtün ucu hiçbir zaman gömlek ucundan bir iki santimden fazla sarkmamalı. Daha uzunsa içe sokun ya da bir beden küçüğünü tercih edin. Kolunuzu dirseğin biraz üzerine kadar bir ya da iki kez kıvırın ve orada durun – birbirine karışan manşet görüntüsüne asla izin yok!
Daha rahat bir stil kodu varsa ama hâlâ özenli göründüğünüzü göstermek istiyorsanız, düşük omuzlu, kutu formlu ve kısa bir tişörte geçin. Gövde geniş ama kısa olmalı; bel hizasının hemen altında bitmeli ki pantolonunuzun yüksekliğini “yutmasın”. 220-260 gsm aralığındaki tişörtler, kapüşonlu bir sweat’in altına ya da uzun kollu bir baz katmanın üzerine giyildiğinde formunu korur. Yakada yaklaşık 1.5 cm’lik daha kalın bir rib detayına bakın – chunky kolyelerle çok daha iyi oturur, bize güvenin.
Bir bomber ya da overshirt altında, kolları temiz ve derli toplu tutun ve uzun kesim bir tişörtün katmanların altından sarkmasına asla izin vermeyin; oranları tamamen bozar. Kesimi test etmek için kollarınızı kaldırın – herkese göbeğinizi sergiliyorsanız, bir beden daha uzun seçin. Geniş paça denimlerle ya da hafifçe ayakkabının üzerinde toplanan, bol cepli kargolarla kombinleyin ve sneaker ya da loafer’ların temiz olduğundan emin olun.
Loewe Slim-Fit Logo T-Shirt ve On Club Logo T-Shirt
Dışarısı kavurucu sıcaksa ve her şey hafifçe terlemeye başladıysa, kumaş ağırlığı ve renk tonu her şey demektir. 160-180 gsm pamuk ya da pamuk-keten karışımına düşün – nefes alacak kadar hafif, yapışmayacak kadar yoğun. Dizinizin hemen üzerinde biten bir şortla eşleştirin (çoğu kişi için 5–7 inç iç dikiş ideal) ve tişörtün ucu şortun bel bandının bir iki santim altında bitsin. Şortunuz pileliyse ya da yüksek belse, ön tarafta küçük bir “micro-tuck” oranı düzenli tutar.
Ayakkabı seçimi rahat ama kasıtlı olmalı: deri terlikler, kanvas düşük bilekli sneaker’lar ya da süet loafer’lar. Çoraplar ya tamamen görünmez olmalı ya da özgüvenle baldır ortasında durmalı. Koltuk altı bakımı da önemli: beyaz leke bırakmamak için şeffaf jel deodorant kullanın, tişörtü 30°C’de ters çevirerek yıkayın ve yakası dönmesin diye asarak kurutun. Güneş gerçekten acımasızsa optik beyaz yerine yumuşak ekrü tercih edin. Neden mi? Fotoğrafta daha iyi çıkar ve çok daha doğal görünür.
İçe sokulmuş tişört ancak doğru şekilde “terzi işi” oturuyorsa işe yarar. Kırışmayacak, büzülmeyecek yüksek bükümlü pamuk ya da merserize jarseyle başlayın. Orta-yüksek bel pantolonlar en doğru seçimdir – tişört, siz hareket ettiğinizde yerinde kalması için bel bandının 5–7 santim altında devam etmeli. En pürüzsüz sonuç için “military tuck” kullanın: Yan dikişlerdeki fazla kumaşı çimdikleyip arkaya doğru katlayın ve ince bir kemerin altında sabitleyin.
Amaç: Düz bir ön görünüm ve balonlaşma olmaması. Klasik bir pantolonla kalın ve sportif kemerlerden uzak durun; hattı bozarlar. Loafer ya da minimal sneaker tercih edin ve çoraplarınızı ya pantolona ya da ayakkabıya uydurun – asla üçüncü, alakasız bir renk seçmeyin. Tişörtü içe soktuktan sonra etek ucunu buharlarsanız kat yeri gün boyu kalır. Bu içe sokulmuş görünüm, beyaz tişörtün sadece casual bir parça olmadığının; erkek giyiminin en çok yönlü temel parçalarından biri olduğunun kanıtıdır.
Percival Cropped Regular Fit T-Shirt ve Sunspel Klasik Tişört
Odanızdan çıkmadan önce bir dakikalık bir kontrol yapın. Tişörtü pencereye doğru tutun: Parmağınızın eklemleri görünüyorsa, bu parça dış katman değil, iç katmandır. Omuz dikişi tam omuz kemiğine denk gelmeli, kollar pazunun ortasında bitmeli, etek ucu ise fermuarın başlangıcı ile ortası arasında kalmalı. Yaka ribi düz ve tutarlı olmalı (1–1.5 cm), dalgalanmış olmamalı.
Tonunuzu bilinçli seçin – kontrast için optik beyaz, sıcak bir görünüm için ekru – ve neredeyse-beyaz ya da grimsi tonlardan uzak durun. Soğuk suda, ters çevirerek, düşük devirde yıkayın; düz zeminde kurutun. Kurutma makinesi, mükemmel bir yakayı mahvetmenin en hızlı yoludur.
BU İÇERİK İLK OLARAK BRITISH GQ WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
