Daniel Craig ve Robert Pattinson’ın — evet evet, adı o — bugün Paris Erkek Moda Haftası’nda tasarımcı Jonathan Anderson’ın büyük merakla beklenen Dior Men çıkış defilesine birlikte gelişiyle yayınlanan o muazzam fotoğraflara ilk baktığımda tam da bu sahne gözümde canlandı,
Podyumda Anderson, Regency dönemine selam çakan (kabaran ipek fularlar ve dökümlü kadife smokin ceketler) detayları, JW Anderson ve eski markası Loewe’de imzası haline gelen kitap kurdu-vari post-prep parçalarla (çizgili gömlekler, soluk jean’ler, örgü sandaletler) harmanladı. Pattinson, Craig ve onlara eşlik eden göz kamaştırıcı kalabalık — Sabrina Carpenter, Lakeith Stanfield, Josh O’Connor, A$AP Rocky ve Rihanna da dahil — ikinci kategoriye yöneldi. Ve bu da beni istemeyerek de olsa, moda yazarlarının ve TikTok influencer’larının aylardır gevşek bir şekilde ileri sürdüğü “corpcore” (kurumsal tarzın havalı versiyonu) trendinin aslında gerçek ve hatta iyi bir şey olabileceğini kabul etmeye zorladı.
Tabii ki Craig ve Pattinson bu etkinliğe tamamen zıt yaklaşımlarla geldiler. Craig — Anderson etkisiyle son dönemde daha serbest, daha deneysel ve büyük F ile Moda’ya adım atmış olsa da — nispeten klasik ve net bir görüntüyü tercih etti. GQ ofis üniformasını andıran tweed blazer-ceket ve jean kombinini benimsedi. Bunu çizgili gömlek, repp desenli bir kravat, altın bir Omega saat (henüz piyasaya çıkmamış özel bir model mi, onu Cam Wolf’a bırakıyoruz) ve baba stilinde gri New Balance’larla tamamladı. 40’larınızda ya da 50’lerinizdeyseniz, işe her gün böyle gitmek gerçekten kötü bir fikir değil.
Öte yandan, RPatz her zamanki gibi “işe uygun” giyim konseptini yaratıcı bir çılgınlığa çevirdi. Yakası gelişigüzel kalkmıştı, saçlarının ihtişamlı dalgasıyla yarışır biçimde. Kravatı özenle kaymıştı. İki beden büyük pileli pantolonu, sanki sabaha karşı bir partiden doğruca işe gelmiş gibi kırışıktı. Süet ceketiyse adeta babasından ödünç alınmış gibiydi — ama en iyi ihtimalle. Adam harika görünüyordu — o kadar harikaydı ki, birkaç paragraf önce hâlâ onu sadece Twilight’tan hatırlıyormuş gibi yapmamdan pişman oldum. (The Rover bir başyapıttır!) Yeni mezun olup ilk işinize yeni başladıysanız: Bu adamın yarısı kadar bile havalı değilseniz, yanlış yapıyorsunuz.
Genel olarak, Jonathan Anderson için fazlasıyla başarılı bir gündü. Podyumda sunduğu ileri düzey tasarımlar moda takıntılılarına bolca malzeme sundu (detaylı incelememiz yarın yayında), ön sıradaki ünlü dostlarının üzerinde sergilediği daha ulaşılabilir parçalar ise bizim gibi sıradan insanlar için ofis stili hayallerine ilham verdi. Ha, tabii bir de Benoit Blanc’ın Batman’e “O raporlarla hemen ofisime gel!” diye bağırdığı sahneyi hayal etmek gibi hoş bir sürpriz yaşattı.
Fotoğraflar: Dior Presse Home
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ US WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
