Cacharel; bu sezon rotasını, renkleri, desenleri, tarihi ve yaşayan dokusu ile büyüleyen masalsı MARAKEŞ’e çevirerek İlkbahar/Yaz 2018 Koleksiyonu ile sizleri gizemli ve cesur bir moda yolculuğuna çıkarıyor. Kentin dokularından çöle uzanan bu yolculuk, aynı zamanda da eşsiz bir deneyim sunuyor. Marakeş’in kaotikliği ve dinginliği buluşturan naif yaşam şekli, ışık yansımalarının yarattığı gölge oyunları, yaşanmışlık içeren ahenk dolu tonları, samimi ve bir o kadar da iddialı duruşunun yanında çinileri, iklimi, tarzı, sanatı ve zanaatı da sezon boyu Cacharel erkeğine ilham veriyor.
Kızıl kentin renkleri: Fas kırmızısı ve dahası
Marakeş’te gün batımı ışığıyla tüm şehri saran ve krallığın rengi olarak da bilinen Fas Kırmızısı, Cacharel’in bu sezondaki vazgeçilmezlerinden. Bunun ötesinde çizgi dışı, bir o kadar da günlük hayatla uyumlu renkleri koleksiyona ilham katıyor: Çölün gizemini renklendiren kaktüs ve palmiye yeşilleri, şehrin dokusunun bazını oluşturan kum beji, gökyüzü iddiası getiren doygun çivit mavisi de denilebilecek Majorelle mavisi. Tüm bu renkler sezon boyu hem birbirleriyle ahenkle dans ediyor, hem de kendi içlerinde monokrom etkiler yaratarak modern bir duruş yakalıyor.
Yeni nesil safari
Her sezon gezgin tarzı benimsemiş erkeklerin hayatını kolaylaştıran Cacharel, bu sezon seyyah ruhunu bir adım daha öteye taşıyor. Özgürleşen modayı kişisel deneyimlerle birleştirerek Marakeş’in iç içe geçen şehir ve çöl hayatından aldığı ilhamla seyyah safari ruhunu Cacharel yorumlamasıyla koleksiyona taşıyor. Tarz görünümünü bırakmadan inovatif kumaşlar ve kesimler ile konformist bir duruş sergileyen koleksiyon aynı zamanda legomatik tasarımları ile de modern erkeklerin kurtarıcısı oluyor.
Sanat ve zanaata saygıyla
Cacharel erkeğinin sanatsever ruhu Marakeş’te tekrar anlamlanıyor. Marakeş çinilerinin kendine has desenleri, dönüşen ve etkileşen dünyayı temsil eden yaşanmışlık dolu dokular, zanaati sanatsal bir bakışla yorumlayan yerel dokumalar, dünyaca ünlü sanatçılara ilham veren çiçek ve bahçe kompozisyonları, her bir tasarım tuvalmişçesine koleksiyonda işleniyor. Desene desen çalışmalarda bu etki, sanatın günlük hayatın bir parçası olabileceğine gönderme yapıyor.
