Daniel Craig, 2021 yılında James Bond olarak geçirdiği 15 yıllık dönemi noktaladığında, kimsenin tahmin edemeyeceği bir tarz yolculuğuna çıktı. 007 karakterinin zarif ve özel dikim Tom Ford takımlarını bir kenara bıraktığı günden bu yana geçen dört yılda İngiliz oyuncu, aşırı rahat giyim tarzlarından orta yaş ofis stiline ve eksantrik bir sanat koleksiyoncusunu andıran kıyafetlere kadar her estetik çizgiyi denedi. Hatta geçtiğimiz baharda, eşi Rachel Weisz ile birlikte Loewe’nin 2025 İlkbahar defilesinde adeta festival müdavimi bir çift gibi uyumlu, renkli trikolarla boy gösterdi. (Craig, markanın geçen yıl çok konuşulan kampanyasında da bu estetik anlayışların bir karışımını yansıtmıştı.)
Şimdi ise Craig’in yeni bir görsel kimliği benimsediği görülüyor: Bir zamanlar siyah-beyaz Tumblr sayfasıyla internette ünlü olmuş, bugün ise kreatin takviyesine düşkün ama hâlâ Lou Reed hayranı bir adamın görünümü.
Bu hafta New York’ta Andy Cohen’in Sirius XM radyo programına katılan Craig, dikkat çekici biçimde eskitilmiş kırmızı Dr. Martens bağcıklı botlar giydi. Onları, düz kesim, vintage bir Levi’s kotla tamamladı. Tek başına bu kombinasyon bile 2013’ün el yapımı bira kültürünü çağrıştıran bir uyum sergiliyordu. Üstünde ise JW Anderson imzalı mavi ekose bir flanel gömlek ve kaslarını öne çıkaran bir bomber ceket vardı. (Jonathan Anderson, Craig’i Luca Guadagnino’nun Queerfilminde de giydirmişti.)
Ancak bizi blog döneminin ışıltılı yıllarına geri götüren şey yalnızca flanel gömlek, açık renk kot ve postallardan oluşan o indie-sleaze formülü değil. Craig’in içine giydiği ve bilerek görünür bıraktığı Patti Smith baskılı tişört de bu havayı tamamlıyor. Üstelik günün ilerleyen saatlerinde stüdyodan çıkarken taktığı nostaljik haberci şapkası, bu görünümü daha da pekiştirdi.
Oyuncu, New York’a Knives Out serisinin yeni filmi Wake Up Dead Man: A Knives Out Mystery’i tanıtmak için gelmişti. Craig, filmde yine eksantrik Güneyli dedektif Benoit Blanc karakterini canlandırıyor. Elbette şık dedektif Blanc tercihini muhtemelen Brunello Cucinelli’nin yün kasketlerinden yana kullanırdı. Craig ise bu şapka stilini on yılı aşkın süredir benimsiyor. (Jeremy Allen White’ın yıpranmış Mets beyzbol şapkası gibi, Craig’in bu yumuşak formda kasketi de sevdiğiniz aksesuarları uzun süre kullanmanın ne kadar şık görünebileceğini kanıtlıyor.)
Craig’in Patti Smith tişörtünü nereden bulduğunu kimse bilmiyor. Belki şans eseri bir ikinci el mağazasında rastladı. Ancak üzerindeki görselin, fotoğrafçı Lynn Goldsmith tarafından 1977’de çekildiği biliniyor. Görselde müzisyen, üzerine “Pasolini et vie” yazılı sarı bir duvarın önünde poz veriyor. Bu ifade, İtalyan entelektüel Pier Paolo Pasolini’ye gönderme yapıyor. Craig’in hayali “hipster” avatarı yaşasaydı, muhtemelen Pasolini’nin sözlerini Tumblr sayfasında büyük bir özenle yeniden paylaşırdı.
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ US WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
