Uzmanlar hemfikir: Hermès’in uzun süreli parfümörü Jean-Claude Ellena, çaya parfüm şişelerimizin içinde gerçek anlamda itibar kazandıran kişidir. Bu başarı, 1992’de çıkan ünlü Bulgari Eau parfumée au thé vert ile hayat buldu. Konuya hâkim olanlar bu eser için “bir öncesi” ve “bir sonrası”ndan söz ediyor, hem de hiç abartmadan. İnfüzyonların öncüsü sayılan Ellena, bergamotun ferahlığını yaseminin zarafetiyle birleştiren aydınlık bir akor geliştirdi ve böylece şeffaf, narenciye dokunuşlu ve çiçeksi bir çay vizyonunu ortaya koydu. Bu koku, adeta bir çayevine adım attığınızda sizi karşılayan atmosferin şişelenmiş haliydi. Jean-Claude’un birçok takipçisi oldu, CK One’ı da unutmayın.
“Bu ana akor uzun süre parfüm okullarında öğretilen bir temel oldu” diyor UNESCO’da çay uzmanı ve Paris’teki Parfüm ve Kozmetik Yüksekokulu’nda öğretim üyesi olan Jeremy Tamen. Çoğu zaman olduğu gibi bu sanat ile kimyanın kesiştiği iş kolunda asıl kullanılan şey hammaddenin kendisi değil, o maddenin kokusuna dair fikir oluyor. Dolayısıyla diğer çay türleri (sencha, matcha, oolong...) verim, kalite ve elbette maliyet nedenleriyle bir kenara bırakıldı. Bu gelenek, alışkanlıkla, teknolojik yeniliklerin eksikliğiyle ve belki de yaratıcılık noksanlığıyla devam etti.
“Yaklaşık beş yıldır sektörümüzde çayın yeniden keşfine tanıklık ediyoruz” diyor bağımsız parfümör Patrice Revillard. Kendisi 2020’de Teo Cabanel için yarattığı Je ne sais quoi adlı kokusunda sencha ile kavrulmuş pirincin karışımı olan genmaichadan ilham aldı. Ona göre çayın parfümdeki yeri iki sütuna dayanıyor: tadın kendisi (hem tatlı ve şekerli notalar hem de acı, umami ya da tuzluluk) ve yolculuk fikri. Bu iki boyutu birleştirmek için çaydan daha uygun bir şey olabilir mi?
Nitekim bugün teklif çok çeşitlendi ve Jean-Claude Ellena’nın ötesinde başka kültürel referanslara başvurulmaya başlandı. “Avrupa’da tembelce poşet çayı fincana bırakmaya alıştık ama çay aynı zamanda felsefe ve törensellik içeriyor” diye ekliyor Revillard. “Bu malzemeyle farklı kültürleri ister doğrudan ister soyut bir şekilde ele almak mümkün.”
Son yıllarda fincanlarda, pastalarda, dondurmalarda popülerleşen kaçınılmaz matcha trendi, çok sayıda yeni yaratımın doğmasına yol açtı. Bunların en dikkat çekeni Maison Margiela Replica’nın 2021 tarihli Matcha Meditation kokusu oldu. Burada hem bu yeşil tozun sakinleştirici özelliklerinden hem de bir yaşam tarzından bahsediliyor. Bu parfüm, gerçek bir wellness ritüelinin yankısı haline geldi. Revillard, “Burada yoga matları ile İpek Yolu arasında bir yerdeyiz” diye espri yapıyor. “Parfüm endüstrisi toplumda olanların yansımasından ibaret. Çay demokratikleşiyor ama aynı zamanda lüks, egzotik ve rafine bir ürün imajını da koruyor.” Geriye sadece zevki süzülmeye bırakmak kalıyor.
Olfaktif profil: aromatik
Ana notalar: narenciye, zencefil, neroli, tarçın, siyah çay, ambroksan.
1992’de piyasaya çıkan Eau parfumée au thé vert, baharda yeniden elden geçirildi. Formülü bizzat Jean-Claude Ellena tarafından güncellendi, şişesi daha da zarif hale getirildi (ton sür ton etiket, yeniden tasarlanmış gümüş kapak). Her zaman güvenilir bir seçenek.
Eau parfumée au thé vert, Bulgari (75 ml)
Olfaktif profil: narenciyeli
Ana notalar: bergamot, siyah çay, zencefil, misk, ambroksan, sedir, ladanum.
Givenchy’nin yüksek parfümeri serisi diğer büyük moda evleri kadar tanınmıyor. Ne yazık ki öyle çünkü bu “particulière” koleksiyonunda Fantasque, Trouble-Fête ve Téméraire gibi harikalar saklı. Markanın son çıkışı ise üç çay notalı parfüm: en yeşil ve baharatlısı Désobéissant, en çiçeği Tapageur, en canlısı ise L’Enfant Terrible.
Eau de parfum L'Enfant Terrible, Givenchy (100 ml)
Olfaktif profil: narenciyeli
Ana notalar: narenciye, zencefil, neroli, tarçın, siyah çay, ambroksan.
Louis Vuitton’un 2016’da parfüm üretmeye başlamasından bu yana en çok satan kokularından biri haline geldi ve nedenini anlamak kolay. Narenciye, siyah çay ve amberin uyumu seyahati ve kaçışı çağrıştırıyor. Ferahlık ve şiirsellik yayıyor.
Imagination, Louis Vuitton (100 ml)
Olfaktif profil: yeşil, meyveli
Üst notalar: bergamot, mandalina, çay, muskat, incir, misk.
Bu ferah ve hafif parfümler listesindeki istisna Wulong Cha. Çünkü Türk markası Nishane güçlü kalıcılığa sahip özgün parfüm ekstreleriyle tanınıyor. Wulong Cha ise ferah, meyveli (narenciye, incir) ve rahatlatıcı yapısıyla öne çıkıyor, üstelik uzun süre etkili.
Extrait de parfum Wulong Cha, Nishane (50 ml)
Olfaktif profil: aromatik
Üst notalar: bergamot, mandalina, siyah çay, frenk üzümü, misk, sandal ağacı, galbanum.
Creed’in en kült kokuları arasında Original Vetiver, Green Irish Tweed ve Aventus’un yanında Silver Mountain Water da yer alıyor. İsviçre Alpleri’nden ilham alan bu ultra ferah parfüm, siyah çayı bergamot, mandalina ve frenk üzümüyle buluşturuyor. Gerçek bir taze hava dalgası.
Eau de parfum Silver Mountain Water (100 ml)
Olfaktif profil: odunsu
Üst notalar: pirinç, matcha, maté, menekşe, sandal ağacı, tolu balsamı, vetiver.
Bu seçkideki sıra dışı koku Je ne sais quoi, genmaichayı andıran kavrulmuş pirinç akoru etrafında şekilleniyor. Hoş bir kavrulmuş tat veriyor ve klasik çay notalı parfümlerden ayrılıyor. Şüphesiz listenin en orijinal kokusu.
Eau de parfum Je ne sais quoi, Teo Cabanel (100 ml)
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ FRANCE WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.