Patek Philippe, saatlerinden birini yeni bir kadran rengi ya da yeni bir metal ile piyasaya sürdüğünde, büyük ilgi uyandırır. Öyle ki, Patek Philippe, sadece bir saatin üretimini durdurma kararı alsa bile saat dünyasını sarsacak bir haber olur. Bu da bugünkü duyurunun önemini tarif etmeyi zorlaştırıyor. Saat üreticisi, 1999'da kadınlara özel Twenty~4 modelinin piyasaya sürülmesinden bu yana ilk kez, yepyeni bir koleksiyon olan Cubitus'u tanıttı.
Patek Philippe'nin yüksek saatçilik (“haute horlogerie”) dünyasındaki etkisinin büyüklüğünü anlatmak zor. Audemars Piguet ve Vacheron Constantin ile birlikte koleksiyonerlerin “Kutsal Üçlü” olarak adlandırdığı grubun bir üyesi olarak, bugün kanıksadığımız yenilikleri ilk sunan markalardan biri. Patek Philippe, 1941 yılında dünyanın ilk seri üretim sürekli takvimli kol saati olan referans 1526 modelini piyasaya sürdü. Aynı zamanda, kronograf özellikli ilk perpetual calendar kol saatini de referans 1518 ile tanıttı. Diğer saat markalarının benzer bir model üretmesi neredeyse 50 yıl aldı.
Patek Philippe, onlarca yıl süren karmaşık cep saati ve kol saati üretiminin ardından, 1976’da Nautilus modelini piyasaya sürerek kuralları baştan yazdı. Ünlü saat tasarımcısı Gérald Genta tarafından tasarlanan bu “lüks spor saati”, Audemars Piguet Royal Oak ve Vacheron Constantin 222 modelleriyle birlikte, paslanmaz çeliği değerli bir metal seviyesine yükselten yüksek kaliteli, saat ve tarih fonksiyonlu çelik saatin dönemini başlattı. Rolex Submariner ve Omega Seamaster gibi dayanıklı spor saatleri, her koşulda güvenilir ve hassas zaman tutma özellikleri sunarken, lüks spor saatler paslanmaz çeliği bir sanat eseri seviyesine taşıdı. Eski bir Nautilus reklamında gururla, “Dünyanın en pahalı saatlerinden biri çelikten yapılmıştır.” deniyordu. Nautilus gibi lüks spor saatler bugün koleksiyoncular arasında en çok aranan parçalar arasında.
Zamanla Nautilus, dünyadaki en çok istenen saatlerden biri haline geldi. Çelikten çıkıp değerli metal seçenekleri sunmaya başlayan model, kronograf ve perpetual calendar gibi çeşitli komplikasyonlarla donatıldı. Ancak saat dünyasının hayal gücünü yakalayan ve pop kültürde ikonik bir yer edinen model, uzun süre boyunca paslanmaz çelik kasalı, sadece saat ve tarih özellikli sade modeli olan referans 5711 oldu. Patek, 5711’in üretimini durdurduğunu duyurduğunda büyük bir şaşkınlık yaşandı. Hangi başka saat markası en popüler modelini üretimden kaldırmaya cesaret ederdi ki? Ancak, Patek Philippe işini ciddiyetle yapan bir marka ve aile şirketi olarak bağımsızlığını korurken, , sadece daha fazla kazanç elde etmek için üretim miktarını artırmak yerine, ömrünü tamamladığına inandığı bir modeli emekliye ayırmayı tercih ediyor.
Şimdi, 5711’in üretimden kalkması çok daha büyük bir bağlama oturuyor. Patek Philippe, bugün, “şık spor tarzının yeni bir yorumu” olarak nitelendirdiği tamamen yeni bir koleksiyonu Münih’te tanıtıyor. Nautilus’tan ilham alan çizgiler ve tamamen yeni bir kasa şekli ile Cubitus, markanın lüks spor saat tasarımında lider olarak konumunu daha da sağlamlaştırmaya hazır.
Yeni Cubitus koleksiyonu, geleneksel yuvarlak bir kasa şekli yerine, uzun kenarları eşit olan kareye yakın bir sekizgen formunda. Nautilus’un porthole ilhamlı tasarımını andıran kulakları bu modelin yan taraflarında da mevcut, ancak Cubitus daha kare bir tarza giderek farklı bir yol izliyor. Bu, Patek’in 1970’lerdeki lüks spor saat kökenlerinden tam anlamıyla kopmadan yenilikçi bir hava yaratıyor. Marka Başkanı Thierry Stern, Münih’teki grup röportajında belirttiği üzere, on yılı aşkın süredir kare bir saat hayal ediyormuş ve Cubitus ismini kendisi koymuş.
İki parçadan oluşan Cubitus kasası (arka kapak/kasa gövdesi ve bezel), mekanizmanın saatin ön tarafından yerleştirilmesiyle tasarlanmış. Kasa arkasındaki safir kristal sayesinde mekanizma görülebiliyor. Yatay saten cilalama tekniği kullanılarak düz bezel ve kasa yüzeyinde, çerçeve ve kasa yanlarında ise parlatma işlemi uygulanmış; bu da 9,6 mm olan karmaşık modelde ve 8,3 mm olan saat ve tarih modelinde saatin profilini inceltiyor. Üç referanstan ikisinde mevcut olan bilezik, kasanın yüzey bitişlerine uygun olarak parlatılmış iç bağlantılar ve fırçalanmış dış bağlantılardan oluşuyor ve katlanır tokalı bir kilit sistemine sahip.
Saatin çapı 10’dan 4’e doğru ölçüldüğünde 45 mm olarak belirlenmiş. Günümüzde birçok koleksiyoner daha küçük, vintage tarzında modeller arıyor olsa da, saatin çapı yalnızca konfor açısından önemli bir ölçüdür. Lug-to-lug uzunluğu ve kasa derinliği de saatin rahat veya rahatsız edici olup olmayacağına dair belirleyici faktörlerden. Bu durumda, Cubitus’un inceliği büyük çapla ilgili kaygıları yatıştırıyor. Saati Münih’teki sunumda deneme şansı buldum ve bilekte oldukça rahattı. Bazı kişiler yalnızca 30 metre su geçirmezliği eleştirebilir; ancak Stern, 120 metre su geçirmezliğin gereksiz olduğunu düşünüyor: “Suyla birkaç metreye dalar dalmaz basınç saatin mühürlenmesini sağlıyor. Gerçek tehlike, duş almak veya ellerinizi yıkamakta. Ancak bu konuda oldukça deneyimliyiz,” dedi.
Cubitus kadranındaki yatay kabartmalı deseni Nautilus hayranları hemen tanıyacaktır. Bu tasarım, saatin arka planını gereksiz ayrıntılarla doldurmadan, ona derinlik ve görsel çekicilik veren bir canlılık katıyor. İki referansta, Patek hayranlarının tanıdığı güneş ışını efekti mavi tonunda uygulanmış. Üçüncü modelde ise zeytin yeşili tercih edilmiş. Her kadranda, beyaz altın dikdörtgen veya elmas şeklinde indeksler ile ona uygun kılıç şeklinde kollar yer alıyor ve beyaz ışıklı kaplama bulunuyor. Saat ve tarih özellikli iki modelde 3 konumunda çerçeveli bir tarih penceresi var. Nautilus'tan ilham alan detaylar, Cubitus'un, saat meraklıları tarafından hemen Patek Philippe olarak tanınmasını sağlayacaktır.
Bu ilk üç modelden en çok öne çıkanı, yeni bir komplikasyona sahip olan referans 5822P (88.378 $) modeli. Ultra ince Kalibre 240 üzerine inşa edilmiş yeni Kalibre 240 PS CI J LU, bir büyük tarih göstergesi, gün ve ay evresi göstergelerini bir araya getiriyor. Saniye göstergesi ise 5 ve 6 konumu arasında bir alt kadranda bulunuyor. Bu yeni komplikasyon, enerji yönetimi ile ilgili altı patent gerektiriyor ve kullanıcının herhangi bir göstergeyi diğerini bozmadan ayrı ayrı ayarlayabilmesini sağlıyor. Büyük tarih penceresi, çerçeveli bir pencereyle 12 konumunun hemen altında gösteriliyor ve anlık tarih değişimi 18 milisaniyelik geçişlerle sağlanıyor.
5822P’nin kasası platin olup, bezel üzerinde 6 konumunda baget kesim bir elmasla süslenmiş. Zaman ve tarih modellerinin aksine, krem rengi kontrast dikişlere sahip mavi kompozit bir kayışla sunuluyor. Sıcak iklimlerdeki müşteriler Stern’e deri kayışların hızla terlettiğinden şikayetçi olmuşlar; ancak kompozit malzeme bu sorunu çözüyor.
Saat 6 ile 8 arasındaki kaydırılmış gün/ay fazı göstergesi, 4 ile 5 arasında yer alan daha küçük bir saniye alt göstergesi ile flanşlı; ayrıca 3 saat konumunda yer alan kaydırılmış “Patek Philippe” yazı markası ile birlikte ref. 5822P, tasarım açısından kesinlikle yeni saatlerden en tartışmalı olanı olarak öne çıkıyor. Nautilus ref. 5712 gibi geçmiş modellere bakıldığında, bu tür bir asimetrik gösterim daha önce de yapılmıştı, ancak bunun “yukarı-aşağı” konfigürasyonunda, ref. 5990’da görüldüğü gibi çok daha iyi çalıştığını savunabilirim. Ancak bu konfigürasyon, 5822’nin etkileyici mekanizmalarını kullanma fırsatını elinden alırdı. Örneğin, büyük tarih göstergesinin eklenmesini imkansız hale getirirdi.
Ref. 5822P'nin yanı sıra, çelik 5821/1A ($41,243) ve iki tonlu ref. 5821/1AR olmak üzere iki zaman ve tarih referansı da piyasaya sürülüyor. 5821/1A, Patek’in özel edisyonlarında kullandığı aynı zeytin yeşilini kullandığı için, klasik zaman ve tarih Nautilus modellerinin manevi bir devamı gibi hissettiriyor. Ref. 5821/1AR ($61,276), daha karmaşık modeldeki güneş pateni mavi desenini taşıyor; ancak iki tonlu çelik ve pembe altın kasaya sahip. İndeksler ve kollar beyaz yerine pembe altından oluşuyor. Mavi kadran, bezel ve ortadaki bağlantıların pembe altın rengiyle uyum sağlıyor ve kasa bandı ile dış bağlantıların çeliğiyle şık bir görünüm oluşturuyor.
Eğer zaten bir Nautilus hayranıysanız, zaman ve tarih Cubitus'a olan ilginiz büyük ölçüde iki faktöre bağlı olacaktır: kasa şekli ve boyutları. İlk faktör tamamen bir zevk meselesiyken, ikincisi denemek ve kişisel bilek geometrinize uyup uymadığını bulmak içindir. Diğer büyük boyutlu araç saatleri, genellikle bilek kemiklerimin dışına çıkma eğiliminde; ancak 45 mm’lik Cubitus’u takmak oldukça hoş bir deneyimdi. Üstelik ince kasa profilleri, gömlek manşonumun altına kolayca kaymasına olanak sağladı.
Sonuç olarak Patek Philippe, uzun vadeli düşünüyor. Mekanizma tasarımları şu anda 2039 yılına kadar sabitlenmiş durumda; ayrıca yeni bir koleksiyon geliştirmek uzun zaman alıyor. Stern ve ekibi, Cubitus gibi bir koleksiyonu ne zaman ve nasıl piyasaya sürecekleri konusunda dikkatlice ve düşünerek plan yapıyor. Stern, lüks spor saatlerine olan artan talebe rağmen, daha fazla para kazanmak için üretimi artırma arzusunda değil. Bunun yerine, yeni kare şeklindeki koleksiyonu desteklemek için mevcut üretim seviyelerini yıllık yaklaşık 73,000 parça civarında tutmaya karar verdi; bu da diğer hatların üretimini azaltmak anlamına geliyor. Bu süreç halihazırda devam ediyor. Stern, Cubitus’un herkes için uygun bir saat olmayabileceğini de biliyor. “Biz Patek Philippe'iz,” dedi. “Hareket etmemiz gerekiyor. Eğer bunu ben yapmıyorsam, kim yapacak? Risk almak zorundayız.” Elbette, alışılmadık bir yeni modelin tanıtılmasıyla ilgili örnekler var. Örneğin 1997’de çıkan Aquanaut, hemen büyük bir ilgi görmemişti. Bu günlerde, marka onları raflarda tutamıyor. Cubitus, birçok lüks spor saat öncüsü gibi, muhtemelen popülerlik kazanması için zamana ihtiyaç duyacak. Belki gelecekte daha küçük bir kasa versiyonu bunu sağlayacak, ya da belki de yeşil kadranlı çelik ref. 5821/1A bu konuda başarıyı şimdiden elde etmiştir.
“Müşterilerime ne yapmalıyız diye sorduğumda,” dedi Stern, “yüzde doksan dokuzu ‘Bilmiyorum, ama sana güveniyorum’ diyor.” Bu güven, Stern ailesinin yönetimi altında Patek’i neredeyse bir yüzyıldır ayakta tutuyor ve gelecekteki birçok nesil için de onu ayakta tutma konusunda iyi bir konumda.
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ US WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
