GQ Editörlerinden Vintage Alışveriş İpuçları ve Püf Noktaları

Instagram hashtag'leri, vintage alırken gizli silahınız. Ralph Lauren'in Polo Bear ikonografisiyle takıntılı olmayan normal bir insan var mı aramızda? #polobear'ı takip ederseniz, uygulamada ortaya çıkan tüm kazakları, eşarpları ve tabii boyama kitaplarını görürsünüz. Elbette, bir sürü saçmalığı da elemek zorunda kalacaksınız (örneğin bahsettiğim boyama kitapları), ancak gerçekten aradığınızı bulduğunuzda buna değer olduğunu göreceksiniz. 

Gözünüzü dört açın! Tom Ford döneminden kalma çikolata kahvesi Gucci parçayı eBay, Grailed ve The Real Real’da arama listenize kaydederseniz piyasaya düştükleri ilk anda haberiniz olur. Emin olun gelen kutunuzda bu maili görmek atacağınız ekstra adıma değer. 

Bir şeyi bulmaya fazla odaklanmışken o kadar çok özel parçayı gözden kaçırdım ki size anlatamam. Beklenmedik bir şekilde kendi bedeninize uyan bir çift tüylü Miu Miu pantolonu bulduysanız, mağazaya ne için girdiğinizin bir önemi yok. Satın alın, mümkün olduğunca hızlı bir şekilde satın alın. Sağduyulu olun. Bir şey ararken karşınıza daha iyi bir şey çıktıysa bunu değerlendirin. Evrenin gönderdiği işaretleri takip edin. 

Pandeminin başından bu yana Instagram’da adeta vintage mağaza enflasyonu yaşandı - Unsound Rags, Mask Santa Fe, No Maintenance, Moth Food ve Handbook bunlardan sadece birkaçı. Bu da demek oluyor ki en sevdiğiniz ikinci el dükkan sadece bir DM uzağınızda. Hikayelerinde paylaştıkları Picasso tişörtüyle veya henüz kimseye göstermedikleri OG 107 pantolonuyla ilgili sorular sormaktan çekinmeyin. Özellikle süper özel bir parça arıyorsanız, kişisel bir bağlantının ne kadar yararlı olabileceğine şaşıracaksınız. İyi ve sabırlı bir müşteriyseniz, aradığınız Levi's 646 çıktığında ilk sizin haberinizin olacağına emin olabilirsiniz. 

Dolabımın bir köşesinde tüm vintage Levi’slerimi sakladığım bir kısım var. Alışveriş yaparken yanınıza birini çağırmak gerçekten iyi bir fikir. Çünkü stil sahibi ikinci bir gözden fikir almak kadar önemli bir şey yok. Karmakarışık bir dünyada en iyi parçaları ararken ikinci bir gözün size ne kadar yardımcı olabileceğini tahmin bile edemezsiniz. 

Geçen yaz Chad Senzel, Canal Street’in işlek bir caddesinde eski Stüssy tişörtlerini ve Polo kazaklarını asmaya başladı. Her cumartesi ve bazı pazarlar, hava müsait olursa, Senzel kıyafetlerini askıya asmaya (#streetrack hashtagini kullanıyordu) ve komşuların beğenisine sunmaya başladı. O zamandan beri, şehrin değişik yerlerinde başka sokak rafları da ortaya çıktı, bazıları Senzel'den sadece birkaç metre ötede, diğerleri şehrin bir başka kısmında. New York’ta sokakta kıyafet satmak yeni bir trend değil ancak hiç bu kadar iyi organize edilmemişti. Daha da önemlisi, daha iyi bir küratörlü olmamıştı. Tek dezavantajı ne derseniz eh çoğu sokak satışında bir soyunma odası yok maalesef. Neyse ki, Senzel pantolon iade etmek istediğinizde geri alıyor.

Büyük bir vintage alışverişine çıkıyorsanız öncelikle dolabınızda bazı rafları da boşalttığınızdan emin olun. Yerel ikinci el mağazalarına veya vintage dükkanlarına bazı giysilerinizi bağışlayın ya da satın. İkinci el sistemini döngüsel tutmalısınız. Tabii bu sırada dolabınızın patlamasına da engel olmuş olursunuz.