Timothee Chalamet Chanel
Röportaj

Uzun Süredir Beklenen Timothée Chalamet ve Scorsese İş Birliği (Nihayet!) Ortaya Çıkıyor

Chalamet ile SoHo'nun acımasız sokaklarında Wonka-Dune sonrası ışıltısı, New York Knicks, "kitap-ografisini" yuttuğu yazar ve 'Marty' ile çekim yapmak hakkında konuştuk.

Geçtiğimiz ilkbaharda Timothée Chalamet ve Martin Scorsese Bleu de Chanel kokusu için New York'ta bir reklam filmi çekti. SoHo sokaklarında fotoğraflandılar ve Astoria'daki yükseltilmiş tren istasyonlarında sabahlara kadar çalıştılar. Chalamet Kasım 2023’teki kapak hikayesinde, o zaman 80 yaşında olan yönetmenle geçirdiği zamanı “Sabahın dördünde Queens’teydik ve [Scorsese] metro merdivenlerini hızlı hızlı çıkıyordu.” Diye tekrar hatırlıyor. Reklam filmi Federico Fellini’nin 1968 yapımı kısa filmi Toby Dammit’ten esinlenilen 90 saniyelik bir film, ve koku için direkt satıştan çok bir ‘moodboard’. Eğlenceli, havalı ve çok ‘bleu’. Scorcese kamera arkasının anlatıldığı videoda “60 (ya da 90) saniyede güçlü görüntülerle bir hikaye anlatmak yapılması muhtemelen en zor şey.’ diye vurguluyor. Geçen sonbahar yayınlanması gereken reklam filmi gecikti ve Chalamet fanatiklerini internetin kaldırımlarında bu kısa filmin şık cevherinin nereye gitmiş olabileceğine dair sorgulamalara yöneltti.

Ve, sonunda işte burada:

 
 
 
 
 
Bu gönderiyi Instagram'da gör
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 

GQ (@gq)'in paylaştığı bir gönderi

Filmin yayınlanması vesilesiyle Chalamet, geçtiğimiz birkaç ay boyunca James Mangold'un biyografik filmi A Complete Unknown'un çekimlerinde yaşadığı Dylan-land'den kafasını kaldırdı.

Film çekimi döneminde Chalamet günlük koşturmayla bağlantısını koparmada iyidir. New York’a dönmüştü. Başı eğik, saklanıyordu. Sadece gereken yerlerde çıkıyordu. Az önce New York'un en iyi kokusuna sahip olduğunu belirttiği Ci Siamo'da akşam yemeği yemişti: “Neredeyse şüpheleneceğim, bu bir kürasyon mu? 4DX böyle bir şey mi?” Dedi. 

Eve döndüğünde, Anneler Günü’nde saatler gece yarısını gösterirken beni aradı. 

Selam, Anneler Günü Kutlu olsun. Ci Siamo. İşte buradayız. 

Evet, işte buradayız. Anneler Günü kutlu olsun!

Annene bir hediye aldın mı?

Tabii ki. Annem batı yakasında kız kardeşimle birlikte. O yüzden zaten ufak bir kutlama yaptık. O gitmeden önce Stereophonic’i izlemeye gitmiştik. Harikaydı. 

Martin Scorsese ile Bleu de Chanel için çektiğiniz reklam filminin üzerinden yaklaşık bir yıl geçti. Geçen bahar SoHo'da çekim yaptığınız o günleri düşündüğünde, aklına gelen bir sekans, bir yönlendirme anı var mı?

İki tane aklıma geldi. Birincisi ilk kez Marty’nin evine gidişim ve akşam yemeği yerken reklamın ana hatlarını konuşmamız, Fellini gibi ve bizimkinden belki 13 yıl önce Gaspard Ulliel ile çektiği orijinal Bleu de Chanel gibi diyerek nereden ilham aldığını anlatması. Son derece tanıdık gelmişti. Diğeriyse çekimin ilk günü Marty’nin yeteneğinin her ne olursa olsun anında kendini gösterdiğinin farkına varmam. Örneğin kamera kazayla göğsüme çarpıyor ve o plan şu an reklamda kullanılıyor.  Bu bir ders. İster bir oyuncu, ister bir yönetmen ya da genel olarak bir yaratıcı olsun, binlerce kez öğrenmeye değer, Martin Scorsese olsanız bile hatalar en iyi dostunuzdur.

?ref_src=twsrc%5Etfw%7Ctwcamp%5Etweet

embed%7Ctwterm%5E1719413982875013546%7Ctwgr%5Ec3c4a989a213ad31ff3ba260f2a70ccd1037c

1b5%7Ctwcon%5Es1_c10&ref_url=https%3A%2F%2Fwww.vulture.com%2F2023%2F12%2Fwhere-is-t

imothe-chalamet-bleu-de-chanel-commercial.html]]

Tam olarak nasıl oldu gerçekten? 

Çekimin ilk günüydü, yani yeni bir ekiple, yeni bir kameramanla çalışıyorsunuz, herkes birbirinin farkına varıyor kamera ekibi için de yeni bir aktör demek. Belki de New York'ta, böyle halka açık bir ortamda, insanların önünde çekim yapmıyor olsaydık daha fazla prova yapardık. Belki de tam işaretlenen yeri geçtim, ama geçmedim ki zaten yeni çıkmıştım. (Gülüyor) Sonuçta doğru yapamadık. Fakat o plan şu an reklamda.Ve dediğim gibi o an bana şunu kanıtladı ki, elbette usta bir yönetmen olmak, onlarca yıllık büyük deneyim ve onlarca yıllık büyüklerden ilham alma becerisi, ama aynı zamanda Martin Scorsese olsanız bile size verilenle çalışma durumu. Benim bakış açımdan bu dahil olmanın mükemmel bir yoluydu. 

Bana Shine a Light filminin başlangıcında Scorcese ve ekibin Stones canlı konserini çekmeye başlamasını hatırlattı. Film ışıkları sahneyi aydınlattığında ‘Mick Jagger’ı yakamayı. O etkiyi istiyoruz ama onu yakamayız.’ Demişti. Burada da öyle. Timothée Chalamet’yi ilk günden bayıltmak ya da kaburgalarını kırmak istemezsiniz. 

(Gülüyor) Burada o kadar endişeli değildi. 

Ve sonra bu çekimi bitiriyorsunuz. Gayet hızlı, verimli ve kendi yolunuza gidiyorsunuz. Sonbaharda Bleu De Chanel reklamında ve bizim için çektiğiniz sohbet videosunda tekrar bir araya geliyorsunuz. Reklam çekiminden sonra ilişkiniz nasıl evrildi? 

Aslında onunla Leo vasıtasıyla yıllar önce, şimdi çektiğimiz, Bob Dylan filmine hazırlanırken tanışmıştım. O gece Robbie Robertson ile yemek yiyordu. Orada tanıştık. Chanel reklamını çektiğimiz zamana kadar bir aşinalığımız vardı. Ve kendi açımdan dile getirebileceğim , jenerasyon farklılıklarına rağmen bazı gerçek aşinalık çeşitleri var. Sanırım yaratıcılık ve New York hassasiyetlerimiz yeterince hizalanabildi ki sizin için harika bir diyalog yakalayabildik. Ve böylece daha da aşina olduk. 

Bence reklam kreatif olarak tanışılabilecek harika bir ortamdı. Gerçekten yüksek stresli bir şey değildi. Açıkçası orada Chanel için bir şeyler yaratmanın daha büyük bir amacı var, ancak çok daha basit bir şekilde temel düzeyde, iki yaratıcı olarak bir araya gelmek ve üç ila altı yıl boyunca bir film üzerinde çalışmanın baskı ve gerçeklerine sahip olmayan bir oyun alanında onun ustalıkla yaptığı şeyi yapması ve benim oyunculuk yapmamdı. 

Uzun Süredir Beklenen Timothée Chalamet ve Scorsese İş Birliği (Nihayet!) Ortaya Çıkıyor

Kulağa tamamen farklı bir şekilde serbest, yaratıcı ve özgür geliyor.

Evet, Chanel'e bir marka olarak çok minnettarım, kurumsal bir konuşma noktası olarak değil, ama gerçekten Marty ve Marty'nin senaryosunu birlikte yazdığı Alfonso [Gomez-Rejon] ile sadece istediğimiz şeyi geliştirebildiler. Odak-gruplarına göre düşünülmüş ya da ürün merkezli çalışmaların sandığım gidişatının aksine istediğimiz gibi çalışmamıza izin verdiler. İşte bu bir şekilde markanın mirasını ve yaratıcı sanatlara desteğini gösteriyor ki samimi olarak söylüyorum tümüyle bir film departmanları var, dönem filmlerinin prodüksiyonuna yardım eden köklü bir film departmanı. Şu an üstünde çalıştığım filem değil, fakat başka filmlere.

Seni geçen sonbaharda son görüşümde Martin Scorsese Killers of the Flower Moon’un bir özel gösterimi için ağırlıyordu. Kapıyı kapattılar ve üç buçuk saat oradamıydınız? 

Evet. Öyle bir prodüksiyon ofisi var, reklamla ilgili bir şeyler yapmamız gerekiyordu, çekim değil ama ses kaydının iyileştirilmesiyle ilgili işler. Ve Martin Scorsese’nin ofisinde yeni filmini izleme fırsatını pas geçecek değilim. Çünkü bilirsiniz, işin tamamlandığı odada o filmi izlemenin ruhunu hissedersiniz. Ve ben bir nevi şaşkına dönmüştüm.

tarafından. Marty'nin yönetiminden ilham verici olduğunu düşündüm, ama gerçekten Leo ve Lily Gladstone'un

performansları ve Jesse Plemons… Ayrıca beni David Grann'a yönlendirdi. Kitaop-ografisi, ya da her ne derseniz deyin, o zamandan beri yiyip bitirdim.

Bana Grann dönemini anlatsana.

The Lost City of Z’i bitirdim. The Wager’ı yeni bitirdim. The Wager gerçekten muazzam. Öylece oturup bir günde tamamını okudum. 

Sonbahardan beri Scorsese ile sık konuştunuz mu? Muhtemel projeleri değerlendirdiniz mi? 

Onu Altın Küre’lerde gördüm. Frank Sinatra filmi üzerinde çalıştığını biliyorum, ya da en azından dedikodusu var. Onunla bir şey yapmayı gerçekten çok isterim. Ama aynı zamanda Marty ile New York sokaklarında bir şeyler yapabildiğim için bu konuda en iyi şansı yakaladığımı düşünüyorum.

Ve hatta ona After Hours'u çekmeyi hatırlattığını söyledi. Bir nevi vur-kaç mantığıyla.

Bence şu anda filmlerinde yaratıcı olarak daha büyük şeylere uyum sağlamış durumda. Ki bu biz izleyiciler için harika. Bizim burada 90 saniyede reklamda yaptığımız da, tabii ki After Hours ya da Mean Streets ile aynı kategoriye koymuyorum ama, bir vur-kaç. Kameranın açısı bile beni etkiliyor. Ve beş gün içinde bir şeyler ortaya çıkarmak, Oklahoma’da altı ay çekim yapmaktan çok, o New York filmlerini anımsatıyor. 

Son konuşmamız 2023 Kasım ayında kapak hikayesi içindi ve hem Wonka hem de Dune: Part 2 çılgınlığı öncesindeydi şimdi görünen o ki Dylan filmiyle aklın bambaşka bir yerde. Geri dönüp baktığında, olanlarla nasıl ilişki kurabiliyorsun? 

Büyük bir minnettarlık hissediyorum. Ve hemen ardından yeni bir şeye başladığım için de minnettarım. Kariyerimin başlarında hissettiklerim ve diğer projelerin başarıları en iyi yolu sorgulamamı sağladı ve hepsine minnettarım. Demek ki doğru bir yol varsa ve doğru bir yol olabilir ben de bir şeyleri doğru yapmışım diyorum ki bunu da bana ilham veren işlerde yer almam için bir yeşil ışık olarak görüyorum. Başımı öne eğip işim için çaba göstermeye devam ediyorum. 

Bu muhtemelen daha bağlamsal bir duygu. Gerçekten takılı kalıp hissettiğimse başka. Çünkü işlerin ortaya çıkmasının yıllar aldığı ilginç bir ortamda çalışıyorum bu da 60 km. geriden geliyormuşum gibi hissettiriyor. 

Aslında filmler açısından gelecekte yaşıyorsun? 

Doğru. 

Bu Travolta meselesi nedir? Wonka ve Dune: Part 2 gişe başarılarından sonra John Travolta’dan beri 8 ay içinde iki büyük box-office hitinde yer alan aktörsün. Ya da onun gibi bir şey. Bu aslında insanların ‘ne zaman kırılacak şu rekor?’ Diye beklediği bir şey değil. Fakat durumu belirtmek için yerinde bir metrik. İki filmde aynı adamın merkezde olduğu hit filmlerdi. 

(Uzun süre bekliyor.) Yani kulağa iddialı gelecek ama bu durum yaptığım işi istediğim şekilde yapmam için teşvik etti. Ve yaş aldıkça, hatta Marty ile Arter Hours hakkında konuştukça, işlere dair yayınlandıklarında gelen ilk tepkilerle karşı zamanla nasıl durduklarını anlıyoru. Gerçekten şu an yaptığınız işe dikkat etmelisiniz. Yani; küçük ya da büyük fark etmez ne üstünde çalışacağıma güvenmeye devam etmeliyim. 

Bir Knicks tahmini paylaşsana. 

Kahretsin! Bu seride Knicks diyeceğim ama sonra Boston’ı göreceğiz. 

Playoff maçlarından herhangi birine gittin mi? 

Hayır, bu filmle kapanmış durumdayım. Bu görüşme son iki aydır yaptığım en farklı ve heyecan verici şey. Yemin ederim!

Fakat Knicks Eastern Conference finallerinde olursa ortaya çıkacaksın. 

Evet, kesinlike orada olacağım. 

İlgili Başlıklar
Daha Fazlası