HBO'nun The Penguin dizisinin yayınlanan finali, Matt Reeves'in Gotham Şehri'nin geleceği için önemli statü değişiklikleri getirdi. The Batman ile yaklaşan devam filmi arasında bir köprü olarak tasarlanan bu mini dizi, hem Colin Farrell'ın hayat verdiği Penguen karakteri Oz Cobb'un geçmişini detaylandırıyor hem de 2026'da vizyona girecek olan The Batman II için zemin hazırlıyor.
Dizinin finali, hikayeyi oldukça net bir şekilde sonlandırsa da, Matt Reeves’in gelecekteki filmlerinde keşfedebileceği birkaç önemli ipucuna da açık kapı bırakıyor.
Finalin en belirgin sonucu, Oz’un artık Gotham’ın yeni suç kralı olarak yerini sağlamlaştırması. Üstelik bunu, neredeyse tam bir dokunulmazlıkla hareket etmesine olanak sağlayan bir şekilde yapıyor. Final boyunca Oz ile Sofia (Cristin Milioti) arasındaki gerilim artarken, Oz yozlaşmış bir belediye meclis üyesiyle anlaşma yapıyor.
The Batman filminde gördüğümüz gibi, The Riddler’ın saldırılarının ardından Gotham’a umut getirmek isteyen Belediye Başkanı Bella Reál (Jayme Lawson), şehirdeki ani suç dalgası için bir suçlu aramaktadır. Oz ise, bu rol için mükemmel bir aday bulur. Sofia karşısında üstünlük sağlayan Oz, onu yakalar ve Gotham’ın tenha bir yerine götürür. Sofia gözlerini kapatıp bir kurşun beklerken, bir anda karşısında Gotham polisini bulur. Polis, Sofia’yı yakalar ve tekrar Arkham’a gönderir.
Sofia, Gotham’ın tüm sorunlarının günah keçisi haline gelir. Büyük ihtimalle yargılanacak ya da hapiste kalacaktır ve bu, Gotham’ın artık suçsuz bir yer olduğu izlenimini yaratacaktır. Ancak tüm kontrol artık Oz’dadır. Yozlaşmış bir meclis üyesini kontrolü altına almış ve dışarıdan saygın bir vatandaş gibi görünen Oz, artık organize suç faaliyetlerini rahatlıkla yürütmeye başlayabilir.
Bu noktada, The Batman filminde tanıdığımız orta seviye bir gangsterden tamamen farklı bir figür vardır karşımızda. Film, Oz’un Gotham’daki yıkımı izlerken şehri ele geçirmek için bir fırsat gördüğü sahneyle sona ermişti. Dizi boyunca da canavarca yöntemlerle hedefine ulaşan Oz, Gotham için ciddi bir tehdit haline gelir. Dizinin son sahnelerinde ise, sevgilisi Eve (Carmen Ejogo) ile birlikte lüks çatı katındaki dairelerinde balo salonu dansı yaparlar. Oz, artık önünde hiçbir engel olmadığını söyler. Kamera yavaşça onlardan uzaklaşırken, Gotham’ın siluetini aydınlatan Bat-Sinyali görünür. Batman dizide hiç görünmese de, ikisinin kaçınılmaz bir yüzleşme yaşayacağı net bir şekilde hissettirilir. Muhtemelen bu yüzleşme The Batman: Part II filminde gerçekleşecektir.
Ancak Gotham’da bir araya gelenler sadece Batman ve Penguin olmayacak. Finalde, Sofia hapishanede hayran mektupları ve evlilik tekliflerini karıştırırken, bir not alır. Bu not, Sofia’ya üvey kız kardeşi olduklarını söyleyen Selina Kyle’dan (Zoë Kravitz) gelir.
The Batman filminin sonunda Gotham’ı terk edip Blüdhaven’a gitmesine rağmen, Selina hala Gotham’da olanları takip etmektedir. İlerleyen filmlerde üvey kız kardeşiyle bir karşılaşma yaşaması ihtimali de oldukça olası. Bu aile bağının kurulması, Sofia karakterinin gelecekte de hikayeye dahil edilmesini sağlayabilecek akıllıca bir hamle olacak.
Colin Farrell dizide ne kadar iyiyse -ki gerçekten çok iyi- Milioti de bir o kadar öne çıkmayı başarıyor. How I Met Your Mother ya da Palm Springs gibi yapımlardan tanınmasına rağmen, The Penguin dizisi muhtemelen Milioti’yi yepyeni bir izleyici kitlesine tanıttı. Yılın en iyi performanslarından biriyle parlayan oyuncu, Reeves’in The Batman: Part II için kullanabileceği güçlü bir koz olarak öne çıkıyor. Sofia karakterinin Selina ile etkileşim kuracağı ihtimali, 2026 Ekim ayında vizyona girecek The Batman: Part II için oldukça heyecan verici bir detay olacak.
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ US WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.