Felsefesi/Öğretisi:
Amerikan filmlerinde nedense birisinin babası her zaman balığa gider, ve nedense o kişinin babayla ya arası kötüdür ya da arasını düzeltmeye çalışıyordur. Neyse ki bizim öyle bir durumumuz yok. Balıkçılığın ardında bir felsefesi olduğu çok belli. Teknede yalnız bir adam ermiş gibi sakin bir şekilde avını bekliyor. Gerçekten bu aktivitenin meditasyon görevi gördüğünü söyleyebiliriz. Sessiz bir ortam, sadece rüzgarın, dalgaların ve kuşların sesi duyuluyor. Kendi başınızasınız, düşüncelerinizle baş başa, çok düşündürmeyen ve çoğu zaman yalnızca beklemek zorunda bırakan bir aktiviteyle uğraşıyorsunuz. Arkadaşlarınızla gitseniz de yine de dinlendirici bir program. Hayat hakkında size bir ders öğretiyor: En iyinizi deneyin, en iyisi için umun, bir şey yakaladığınız günler olacak ve hiçbir şey yakalayamadığınız günler olacak ancak her zaman minnettar olun. Suyun sesine minnettar olun, gökyüzündeki güneşe minnettar olun ve yine ve tekrardan oltanızla şansınızı deneyin. Kısacası size sabırlı olmayı ve hayatta birçok şeyin sizin kontrolünüzün dışında olduğunu gösteriyor. Sonra size bir bilgelik geliyor ve hayatın dalgalarıyla düşüp kalkmayı ve akıntıyla hareket etmeyi öğreniyorsunuz. Galiba çoktan erdik.
Av Heyecanı:
Erkeklerin çok sevmesinin sebeplerinden başka biri ise insanlığın ilk gününden beri erkeklerin avdan ve aile doyurmadan sorumlu olmasının verdiği içgüdüsel his olabilir. İnanılmaz bir balık yakalayacaksınız, taptaze, sonra eve götürüp pişireceksiniz ve sizin çabanız sayenizde ailenizi doğadan ve kendi elinizden besleyebileceksiniz. Belki aile olayını biraz fazla yükselttik, kendinizi bile besleseniz yeterli bir tatmin.
Az Efor Çok Haz:
Düşünürsek zor bir aktivite değil, günün sonunda maraton koşmuyorsunuz. Tek yapmanız gereken doğru eşyaları almak, doğru yeri ve yemi seçmek ve oltada bir hareket hissedince hızlı bir şekilde değerlendirmek. Spor olarak düşünürseniz çok davetkar bir spor, hangi boyda, kiloda yaşta olursanız olun balık tutabilirsiniz.
Paylaşımın Keyfi:
Son olarak Amerikan filmlerindeki babaya dönebilirsiniz. Bağ kurmak için ideal bir aktivitedir balık tutmak. Dede, dayı, amca, oğul, torun... Amazonda yırtıcı hayvanlarla savaşılmasa da küçük bir macera yaşıyorsunuz. Balığın gelmesini bekliyorsunuz sonra büyük bir heyecan oluşuyor balık yakalanacak mı diye. Böylece unutmayacağınız bir anı yaratıyorsunuz.