Birazcık dağınıklık iyidir; bomboş bir çalışma alanı sadece iç sıkıcı olmakla kalmaz, motivasyonu da düşürür. Hem bir de dışarıdan bakıldığında gün boyunca hiçbir şey yapmıyormuş gibi gözükürsünüz. Yine de bu sizi düzenli olmaktan alıkoymasın. Patronunuz veya mesai arkadaşlarınız, çalışma masanızı gören herkes sizin hakkınızda bir yargıya varacak ne de olsa. Merak etmeyin; ‘organize’ olmak hiç de sandığınız kadar zor değil.
Her şey yerli yerinde
Evet, gün içinde çalışırken bir anda tüm eşyaları masanızda yığın haline gelmiş bir şekilde bulabilirsiniz. Oysa her şey yerli yerinde olsa, aradığınızı da kolayca bulabilirsiniz. Şimdi sakince, kalemlerinizi kalemliğe, kitapları raflara, kağıtları klasörlere yerleştirin. Azıcık uğraşacaksınız ama sonrasında bir şeye ihtiyaç duyduğunuzda zaman kazanacaksınız.
Pratik olun
Masanızı toplamak için elinize geçen her şeyi çekmecelerinize tıkıştırmayın. Böylesi daha kolay geliyor biliyoruz ama çekmecelerinizi düzenli tutmaya özen gösterin. En iyisi pratik olmak. Üst çekmecelere, elinizin altında olmasını istediğiniz, en çok kullandığınız eşyaları yerleştirin. Böyle hayat daha kolay olacak, bize inanın.
Burası ‘sizin’ alanınız
Birazcık kişiselliğin kime zararı olabilir ki? Sevdiklerinizin fotoğraflarını çerçeveletip masanıza koyabilirsiniz (hem gününüz güzelleşir) ya da küçük bir yeşillikle çevrenize tazelik katabilirsiniz (ofis masasında otururken doğaya hasret kalmayın). Buradaki en önemli kural ‘abartmamak’; neticede ‘az’, ‘öz’dür; değil mi?
