The Office
İş dünyası her halükarda değişim ve dönüşüm içerisindeydi ancak değişimin hızını tetikleyene yeni bir şey oldu: Pandemi. Elbette, toplantılarının, ekipçe çıkılan öğle yemeklerinin ve maillerin geleceğimizde hala bir yeri olacak ama aynı şekilde hayatımıza müthiş bir hızla giren evden çalışmanın, görüntülü aramaların ve Slack’in de yeri olacak. Peki bu değişen ve dönüşen iş ortamının yeni kuralları ne? İşte adapte olmanız için hazırladığımız rehber…
Zoom toplantısı mı? Rahat olun.
Artık herkes nasıl bir yerde yaşadığınızı biliyor, rahat olun.
Pazartesi günü "çok çalışıyorum" içerikli storyler paylaşmayın.
Instagram için zamanınız var mı? O zaman çok da sıkışık değilsiniz demektir.
Evde düzgün bir kahvaltı yapın.
Evde olduğunuz günlerde kahvaltınıza özen gösterin. Her zaman mısır gevreği yemeniz gerekmiyor.
Kravatınızı takmayı ihmal etmeyin.
Evlerde kalmamız kravatları çok daha önemli bir hale getirdi. Ancak basit bir kuralımız var: Küçük düğümler atın ve yaratıcı renkler tercih edin.
Güvenlik kartınızı çıkartmayı unutmayın...
Güvenlik kartınızı hala boynunuza takıyorsanız, şirkete gitmek için herkesten fazla yanıp tutuşuyorsunuz demek.
İş jargonu kullanmakta sorun yok.
1) Zaman kazandırdığı ve 2) "Birine bir şey öğretme" amacı olduğu sürece.
İş arkadaşlarınızla date’e çıkın!
Ama sadece kıdemleriniz aynıysa veya başka bir departmanda çalışıyorlarsa…
En az yarım saat önceden evden çalışmaya hazırlanın.
İşe gidip gelmenin psikolojik bir hazırlanma olduğu ortaya çıktı... Aynı psikolojik hazırlık evden çalışırken de geçerli.
Ebeveynseniz siz de eşiniz kadar izin almaya çalışın.
Bebeğinize bakmak için müdürünüzde izin isteyecek cesaretiniz olmayabilir ama bu konuda her zaman pişmanlık duyarsınız. Oysa bebeğinize vakit ayırdığınız için asla pişmanlık duymazsınız.
Sizden istenen şeylere dönüş yapmakta gecikmeyin.
Her zaman hemen dönüş yapmanız mümkün olmayabilir ama en iyi seçenek insanlara en kısa sürede dönüş yapmaktır.
Herkes ofis dışında olduğunuzu biliyor
"E-postalara sınırlı erişiminiz" yok, bir içecek arası verdiğinizi biliyoruz. Cevap verme nezaketini gösterin...
İş yemeklerine çıkın.
Ama içmeyin. (Tamam, belki sadece bir tane.)
İş zamanında akşamdan kalma olmayın.
Eğer kafanızı işe veremiyorsanız mesaiye hç dahil olmayın.
Her zaman gülümseme, bazen el sıkış, hiçbir zaman öpme.
İş ilişkisini Bozuksa tamir etmeyin
Bozuk bir ilişkiyi onarmak için boşuna zaman harcamayın. Biraz bekleyin, yeniden bir araya gelin ve farklı bir yol deneyin.
Jerry Maguire gibi düşünün.
Ve Thomas Cromwell gibi davranın.
Ekibinizle birlikte check-in yapın.
Zoom, Skype, FaceTime çok fazla sosyalleşmemizi de sağlıyor. O sebeple ofise geri döndüğünüzde satış departmanında çalışan kişiyi tanımamazlıktan gelmeyin. Tabii ki gerçekten sinir bozucu biri değilse.
Presenteeism’in modası geçti.
Ekibiniz işi hallediyorsa, ne zaman ve nerede yaptıkları kimin umurunda?
Seyahatten sonra dinlenmek için ekstra bir gün izin almanıza gerek yok.
Seyahatten döndükten sonra dinlenmek için gerçekten ekstra bir 24 saate ihtiyacınız var mı?
Tamamen spor giyim ofiste kabul edilebilir.
Ama sadece ofisiniz 400 metrelik bir koşu parkuruysa.
Bunu gerçekten tüm ekiplerden oluşan Slack grubunuza göndermeniz gerekiyor muydu?
Hayır, yapmayın.
El yazısı notlar hala işe yarıyor.
British GQ