Videoların çekim sürecinde, sanatçıların hikâyesinin öne çıkmasını sağlamak için nasıl bir üslup tercih ettin?
Her şeyden önce, hikâyeyi anlatan kişinin ruhunu ve karakterini anlamaya çalışıyorum. Odağım, hikâyeyi doğal bir akışta, yapmacıklıktan uzak bir şekilde sunmak. Konuştuklarımız ve yaşanmışlıklar, bence bir hikâyenin en etkili unsurları. Kamerayı çalıştırmadan önce onların dünyasına girmek, neyi anlatmak istediklerini anlamak çok önemli. Bu yüzden daha minimalist bir üslup tercih ediyorum. Karmaşık efektlerden uzak, sanatçının kendisini ifade edebileceği samimi bir alan yaratmayı önceliyorum.
Videoların her birinde, odağındaki ismin yaşanmışlıklarını görsel anlamda yansıtmak seni zorladı mı?
Zorladı, evet. Çünkü herkesin hikâyesi farklı ve o hikâyeyi en doğru şekilde yansıtmak büyük bir sorumluluk. Ama bu zorlanma yaratıcı anlamda beni motive ediyor. Sanatçının duygularını görsel bir dile dönüştürmek için en doğru açıyı, ışığı ve montaj dilini bulmak gerekiyor. Bu bazen günlerce detayları düşünmek anlamına geliyor ama sonunda o duyguyu yakaladığınızda tüm çaba buna değiyor.
Her bir videoda izleyiciye ne tür bir duygu bırakmak istedin?
Her izleyicinin videodan kendi duygusunu almasını istiyorum, ama ortak bir hedefim var: samimiyet. İzleyen kişinin kendini hikâyenin bir parçası hissetmesini, belki de kendi hayatına dair bir şeyler bulmasını arzuluyorum. Sanatçının yaşadığı o benzersiz deneyimleri izleyicilere aktarırken onların bir an durup düşünmesine veya ilham almasına vesile olmak istiyorum.
Videolarda tercih ettiğin siyah beyaz görünümünün, odağındaki kişiyle ve onun hikâyesiyle kurduğu bağ hakkında ne düşünüyorsun?
Siyah beyaz, sade ve vurucu bir dil yaratıyor. Renklerin dikkat dağıtıcı etkisini ortadan kaldırarak odağı tamamen hikâyeye ve hisse yönlendiriyor. Ayrıca siyah beyaz görüntüler, geçmişe bir selam gibi hissettiriyor ve hikâyelerin nostaljik yanını güçlendiriyor. Her bir sanatçı için farklı anlamlar taşıyan bir atmosfer yaratmak istedim ve siyah beyaz estetiği, hikâyelerin zamansızlığını ve derinliğini öne çıkardı.
Bu proje ve bu isimleri çekmek hakkında ne düşünüyorsun? Senin için nasıl bir süreçti, unutamadığın bir an var mı?
Bu projede yer almak benim için çok değerliydi çünkü hikâyeleriyle büyüdüğüm ve bir şekilde hayatımın bir parçası olmuş isimlerle çalıştım. Erol Evgin'in bir çekim sırasında yıllar önce sahnede yaşadığı bir anıyı anlatırken gözlerindeki o ışıltıyı görmek, Haldun Dormen’in tiyatroya olan tutkusunu kameraya yansıtmak, İbrahim Kutluay’ın başarıya dair bakış açısını hissetmek... Bunlar unutulmaz anlardı. Süreç benim için hem profesyonel hem de kişisel anlamda öğreticiydi. Kameranın arkasında olmak bazen sadece bir teknik beceri değil, aynı zamanda insanları dinlemeyi öğrenmek anlamına geliyor. Bu projede bunu çok güçlü bir şekilde deneyimledim.
Bu gönderiyi Instagram'da gör
GQ Türkiye için çekim yaptığın markalar arasında Hemington, Lexus ve Lacoste gibi markalar var. Video açısından markaların görsel diline nasıl katkıda bulundun?
Her markanın kendine has bir hikâyesi ve hedef kitlesi var. Bu nedenle, her çekim öncesinde markanın değerlerini ve görsel dünyasını detaylı bir şekilde analiz ediyorum. Örneğin, Hemington’ın zamansız ve sofistike yaklaşımını yansıtmak için doğal ışık ve yumuşak tonlar tercih ederken, Lexus’un yenilikçi ve ileri teknolojiyi vurgulayan ruhunu dinamik kamera hareketleri ve keskin montajlarla öne çıkardım. Lacoste gibi spor ve şıklığı harmanlayan bir markada ise enerjik, genç ve modern bir estetik yarattım. Video içeriklerinde markaların kimliklerini koruyarak, izleyicinin bu hikâyeyi hissetmesini sağlamak için uyumlu bir görsel dil oluşturmaya çalışıyorum.
Bu gönderiyi Instagram'da gör
Farklı karakterlere sahip markalar için çekim yaparken, her markanın ruhunu ve hikâyesini en iyi şekilde yansıtmak adına nasıl bir yaratıcı süreç izledin?
Yaratıcı sürecim, her markanın özünü ve hikâyesini anlamakla başlıyor. Markanın kimliğini, değerlerini ve hedef kitlesini analiz ederek, görsel anlatımı bu unsurlarla uyumlu bir şekilde kurguluyorum. Bu süreçte, her markanın kendine özgü hikayesini ortaya çıkarmak için detaylara odaklanıyor, ışık, kompozisyon ve estetik öğeleri bu hikâyeye uygun bir şekilde tasarlıyorum. Amacım, izleyiciyi o markanın dünyasına çekmek ve onlara samimi, etkileyici bir deneyim sunmak.
Bu gönderiyi Instagram'da gör
