“Sevdim sevilmedim, seveni sevemedim” durumlarının içine bolca düşüyorsan, “Yine bana hüsran, yine bana hasret var” diye efkârlı mırıldanmalara başladıysan bir otur düşün bakalım: Nerede hata yapıyorsun? Mıknatıs gibi yapışıp kaldığın, gecelerini gündüzlerini feda ettiğin ama bir türlü ortak paydada buluşamadığın o insan gerçekten sana göre miydi?
Zıt kutuplar birbirini çeker çekmesine ama hayat da hep zıtlaşarak geçmez. Sen filme kendini kaptırıp gitmişken o, elindeki telefonda kim bilir hesabı like’lıyorsa, sen “Hadi sahilde biraz koşalım” derken, o “Koş koş nereye kadar” diye yüzünü ekşitiyorsa, bir şeyler bir yerden sonra eski tadını yitirir. Kalırsın hayatın gerçekleriyle baş başa. Sonra gelsin ayrılık şarkıları, yeni denizlere yelken açmaca.
İşte o yeni denizlerde bu kez doğru rotayı bulmak istiyorsan, hayatımızın pek çok alanında bize uygun olanı şıp diye bulan algoritmayı devreye sokabilirsin. New York merkezli tanışma uygulaması OkCupid detaylı sorularıyla seni bir güzel tanıdıktan sonra “Buyur güzel kardeşim, bak bu insanlar sana uygun olabilir” diyor. Uygulama halen 110 ülkede, milyonlarca kullanıcıya sahip.
Uygulama, “Korku filmi izlemeyi sever misiniz”den, “Kalori sayımı sizin için önemli midir”e pek çok farklı başlık altında soru sorup, kişiliğini, zevklerini, hayattan beklentilerini analiz ediyor. Sen kamp tatili yapmayı severken, sevgilin 5 yıldızlı otellerden çıkmak istemiyorsa olmaz tabii.
www.okcupid.com adresinden indirebileceğin uygulamanın sorularını titizlikle cevapladıktan sonra iş, yeni ‘date’in ile eşleşmeye kalıyor.
“Algoritmanın gücü adına” aradığın aşkı bulman dileğiyle...
