The Revenant, Inception, RocknRolla... Tom Hardy, kariyeri boyunca birçok unutulmaz filmde rol aldı. Peki, filmografisindeki en iyi yapımlar eleştirmenlere göre hangileri? Sizin için bu filmler arasından en iyilerini seçtik.
Tom Hardy, son yirmi yılda oldukça geniş bir yelpazede roller üstlendi; Emily Brontë'nin edebi klasiği Uğultulu Tepeler'in bir uyarlamasında anti-kahraman Heathcliff'ten, romantik komedi That's Trouble'da yanlış anlaşılan bir romantik kahramana kadar uzanan birçok karaktere hayat verdi.
Yine de bazı filmlerinde belirli benzerlikler göze çarpıyordu: Mad Max: Fury Road ve Venom gibi filmler de dahil olmak üzere birçok yapımında ister fiziksel çatışmalar ister kontrol arayışı şeklinde olsun, şiddet ve güç temaları işlendi. Ayrıca Hardy, sık sık toplumun kıyısında yaşayan ya da suç dünyasında yer alan karakterleri canlandırıyor. Bunun en güncel örnekleri arasında Capone, The Bikeriders ve tarihi suç dizisi Peaky Blinders bulunuyor.
Bu sıralama, tüm film ve dizi eleştirilerini bir araya getiren Rotten Tomatoes platformundaki puanlara dayanıyor. Yüzde olarak belirtilen oran, ilgili filmin aldığı olumlu eleştirilerin tüm eleştiriler içindeki payını gösteriyor.
Rotten Tomatoes puanı: %84
Uluslararası eleştirmenler tarafından büyük övgü alan film, karma dövüş sanatları turnuvasının finalinde karşı karşıya gelen iki küs kardeşin hikayesini anlatıyor. Filmdeki MMA sahneleri son derece sert; her yumruğu ve tekmeyi adeta hissediyorsunuz. Ancak Warrior, aslında Hardy, Joel Edgerton ve Nick Nolte’nin güçlü performansları sayesinde uzun süre akıllarda kalacak derinlikli bir karakter incelemesi sunuyor.
Rotten Tomatoes puanı: %87
Hardy’nin Christopher Nolan’ın Batman üçlemesindeki performansının tartışmalı olması bir nebze anlaşılır. Sonuçta, efsanevi Heath Ledger’ın ardından büyük finalin merkezindeki kötü adam rolünü devralmak zorundaydı. Yine de filme kendi imzasını atmayı başardı, özellikle de Christian Bale ile olan büyük dövüş sahnesinde sergilediği sert performansla. Daily Herald gibi eleştirmenler, “Hardy'nin Bane karakterine inandırıcılık ve ciddiyet kattığını kabul etmek gerek” yorumunda bulundu.
Rotten Tomatoes puanı: %87
Robert Fischer (Cillian Murphy), ölüm döşeğindeki babasının dev şirketini miras almak üzeredir ve bu nedenle sıra dışı bir hırsız grubunun hedefi olur. Japon girişimci Saito’nun (Ken Watanabe) isteği üzerine, gizemli Cobb (Leonardo DiCaprio) ve ekibi (Elliot Page, Tom Hardy, Joseph Gordon-Levitt), Fischer’ın rüyalarına girerek onu şirketi parçalamaya ikna etmeye çalışır.
Hardy’nin canlandırdığı Eames, hazırcevap esprileri ve umursamaz cazibesiyle bu karmaşık bilim kurgu hikayesine hoş bir dinamizm katıyor ve hatta bazı sahnelerde Leonardo DiCaprio’nun bile önüne geçmeyi başarıyor.
Rotten Tomatoes puanı: %89
Hardy, kuzeni (James Gandolfini’nin son rolü) nedeniyle suç dünyasının karanlık işlerine bulaşan bir barmeni canlandırıyor.
Rotten Tomatoes puanı: %91
Bu gerilim filmi, Tom Hardy olmadan asla bu kadar etkileyici olamazdı. Film, tamamen hareket halindeki bir arabanın içinde geçiyor ve kamera neredeyse sürekli Hardy’nin yüzüne odaklanıyor. Karakteri Ivan Locke, hayatını kökten değiştirecek iş ve aile krizlerinin arasında sıkışıp kalırken, Hardy onun cehenneme dönüşen yolculuğunu büyüleyici bir şekilde izleyiciye aktarıyor.
Rotten Tomatoes puanı: %92
Belçika’nın Dunkirk kasabası, Müttefikler ve Naziler arasındaki savaşta belirleyici noktalardan biriydi. Christopher Nolan, bu görsel açıdan etkileyici kahramanlık destanında olayları hava, deniz ve kara olmak üzere paralel bölümler halinde anlatıyor. Hardy, intihar görevine çıkan bir Spitfire pilotu olarak filmin en duygusal anlarından birini yaşatıyor ve doğru zamanda doğru kişinin ne kadar büyük bir fark yaratabileceğini gösteriyor.
Rotten Tomatoes puanı: %97
Avustralyalı yönetmen George Miller, Mad Max serisinin dördüncü filmiyle modern sinemanın en heyecan verici aksiyon yapımlarından birine imza attı. Dijital efektlerin minimum düzeyde kullanıldığı bu film, durmaksızın süren çılgın dublör sahneleriyle öne çıkıyor. Hardy’nin Max karakteri fazla konuşmayan biri olsa da, Charlize Theron ile birlikte bu görkemli kaosa ve görsel zenginliğe güçlü bir insani dokunuş katıyor.
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ GERMANY WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
