Fransa GP bittikten sonra oluşan tablo ve Red Bull takımının liderliği eline aldığını açıkça göstermesi ile Mercedes takım patronu Toto Wolff ve Red Bull patronu Christian Horner arasında tatlı sürtüşmeler yaşandı. Bunların ışığında Cuma günkü antrenman seanslarına gözler çevrildi. İlk günün lideri Çılgın Max oldu.
Pist limitlerine uymadığı için turu silinen Hamilton eğer ceza almamış olsaydı günün lideri olacaktı. Günün ilginç olayı Bottas’ın pit yolunda spin atmasıydı. İzlemediyseniz kulağa ilginç geliyor ama doğru. Antrenman seansı içinde pit yolunda spin attı
Cumartesi gününe girdiğimizde rüzgar biraz yön değiştirmiş gibi duruyordu. Yağmur beklentisi vardı ve yağmurun kokusunu alan bir Hamilton’a karşı kimse yarışmak istemez.
3.antrenman seansının lideri olan Hamilton sıralama turları öncesi Verstappen’e gözdağı veriyor gibi geldi bize. Hamilton’ı, Verstappen ve Bottas ikilisi takip etti. Sıralama turları başladığında peş peşe hızlı turlar ve mor sektörler ile harika bir seansa tanık oluyorduk. Virajlarda rakiplerine kıyasla zaman kazanan Çılgın Max pole pozisyonunu elde etti. Onu sırasıyla Hamilton, Norris, Bottas ve Perez takip etti.
Yarış günü geldiğinde akıllarımızda tek bir soru vardı. Hava tahminlerinde yer aldığı gibi yağış yağacak mıydı? İlerleyen saatlerde gördük ki yağış heyecanı yaşayamayacaktık. Yarışa ilk çizgiden başlayacak Verstappen’in tek hedefi vardı. Kazanıp daha önce hiç yapamadığı üst üste 2.zaferini elde etmek. Nitekim öyle de oldu. Kusursuz bir kalkış yapan Çılgın Max çizgisini iyi koruyarak ilk sıraya yerleşti.
Formula 1’in olmazsa olmazı olan start kazalarından birine şahit olamasakta ilk turda Charles Leclerc ve Pierre Gasly bir temas yaşadı. Bu temastan dolayı Gasly’in tekeri patladı ve yarış dışı kaldı. Leclerc ise 7.başladığı bu yarışta temastan ötürü pite girmek zorunda kaldı ve son sıraya geriledi.
Sezonun net şekilde en sıkıcı yarışı olarak sosyal medyada da yankı bulan yarışta ne bir heyecan görebildik ne de çekişme.
Yarışın ilk turlarından son turuna kadar tam bir Verstappen üstünlüğü söz konusuydu. Yarış boyunca ilk iki sıra hiç değişmezken Bottas ve Perez, Lando Norris’i geçerek ilk 4 sırayı sezonun geride kalan yarışlarını anlatırcasına oluşturdular. Red Bull ve Mercedes çekişmesi. Kusursuz bir yarış çıkararak güle oynaya kazanan Max Verstappen, Red Bull’a üst üste 4.zaferini kazandırdı. Bu sonuçla birlikte Verstappen ve Hamilton arasında ki puan farkı 18’e çıkmış oldu. Günün yıldız ismi ise ilk turda yaşadığı kazayla son sıraya gerileyip yarışı 7.sırada bitiren Charles Leclerc oldu. Neredeyse hiç içeriden geçiş yapmayarak dışarıdan yaptığı geçişlerle piste damga vurdu.
Yarış sonu röportajında kameralara konuşan Mercedes takım patronu Toto Wolff geçen sekiz yıl içinde hız anlamında en yoksun hissettikleri yarışın bu olduğunu ve bu yıl için araç gelişimlerini durdurup tamamen seneye yatırım yapacaklarını söyledi. Bu bir yenilgi kabullenişi değil de nedir? Üstelik yarışın 52.turunda Hamilton daha fazla zorlayamam yarışı böyle bitirelim diyerek yenilgiyi kabullendi. Turbo hibrit dönemine girdiğimizden beri ilk defa denk geldiğimiz şeyler yaşıyoruz doğrusu. Farklı pistlerde, farklı yarış tiplerinde, sıralamada ve antrenmanda Red Bull takımı Mercedes’i rahatça geçiyor. Darısı Ferrari’nin başına demekte fayda var. Bu heyecanın içinde onları görmek hiçte fena olmazdı. Yazımızı bitirmeden yarışla ilgili ufak ayrıntılara bir göz atalım:
-Lando Norris yarışı 5. sırada tamamladı ve bu sezon her yarışta puan alan tek pilot konumunda.
-Red Bull 8, Honda ise tam 30 yıl sonra üst üste 4.kez yarış kazanmayı başardı.
-İlk turda son sıraya düşmesine rağmen müthiş bir tempoyla yarışı 7.bitiren Leclerc izleyenlerin oylarıyla ‘Günün Pilotu’ seçildi.
-Verstappen bu sezon üst üste iki toplamda dördüncü zaferine ulaştı.
-Red Bull kendi mabedinde ilkleri yaşadı.
Sıkıcı ve heyecandan yoksun geçen bu yarıştan sonra aynı pistteki Avusturya GP.'sini bekliyoruz. 4 Temmuz tarihinde koşulacak ve açıkçası bol çekişme biraz heyecan bekliyoruz.