“Belki bana yardımcı olabilirsiniz, Bayan Erhardt.” Yakın zamanda bir takipçimden gelen özel mesaj böyle başlıyordu. İznini alarak bu mesajdan bazı bölümleri burada paylaşıyorum. “Bir süredir hayalimdeki kadınla birlikteyim, çok mutluyuz. Ancak her şey çok hızlı gelişiyor. Üç aydır tanışıyoruz, bir ay sonra benimle yaşamaya başladı. Şimdiden çocuklardan, evlilikten ve benim hayatının aşkı olduğumdan bahsediyor. Bunlar hoşuma gidiyor ama bu kadar kısa sürede bunların ne kadar gerçek olabileceğini merak ediyorum. Ben de aşığım ama onun hayatımın aşkı olup olmadığını ya da bir gün onunla çocuk isteyip istemeyeceğimi şu an nereden bilebilirim?”
Kendisini önceki ilişkilerinde duygusal istismara uğramış biri olarak tanımlayan okuyucu, bu yüzden tetikte olduğunu belirtiyor. Şunu sormak istiyor: “Yeni kız arkadaşım sadece çok romantik biri mi, çok fazla aşk filmi mi izledi yoksa bu durum aslında Love Bombing mi?”
Beni uzun süredir düşündüren ilginç bir soru. Bir partnerin gerçek duygularını, sizi bilinçli bir şekilde manipüle etmeye çalışan birinden nasıl ayırt edebilirsiniz?
Bu yüzden gelin meseleyi detaylıca ele alalım. Bu rehberin ilk bölümünde kavramın tanımına, Love Bombing’in neden bu kadar sorunlu olduğuna ve nasıl kendini gösterdiğine odaklanacağız. İkinci bölümde ise gerçek sevgi ile Love Bombing arasındaki farkın nasıl ayırt edilebileceğini öğreneceksiniz.
Bu terimle kast edilen şey, bir başkasına karşı hissedilen duyguların abartılı biçimde dışa vurulması değildir. Love Bombing, kişinin karşısındakiyle hızlıca derin bir bağ kurmak amacıyla uyguladığı bilinçli bir manipülasyon taktiğidir. Love Bomber, kurbanını belirli bir zaman diliminde aşırı ilgiye boğar, ilişki adeta hızlandırılmış şekilde ilerler. İlk bakışta aşkla başlayan bu süreç, ilk geceden sonra edilen sadakat yeminleriyle devam eder, birkaç hafta içinde evlilik teklifine kadar uzanabilir. Tüm bunlar bir Disney masalını andırır ve dürüst olmak gerekirse, hepimiz gerçek aşk olduğunu düşündüğümüz böyle uyumlu bir yıldırım aşkının hayalini kurarız. Ancak sağlıklı bir ilişki normalde zamana yayılır. Gelişir. Ve bu gelişim bir gecede gerçekleşmez.
Diyelim ki geçmişte sürekli kullanılmış, aldatılmış ya da genel olarak kötü ilişki deneyimleri yaşamış birisiniz. Ya da yeni bir aşka duyduğunuz özlem artık çaresizlik boyutuna ulaşmış. İşte bu durumda Love Bombing için ideal bir hedef haline gelirsiniz. Çünkü sevgiye açsınızdır.
Bu arada, terim son yıllarda popülerlik kazanmış olsa da psikologlar tarafından aslında 1970’lerden bu yana kullanılmaktadır. İlk başta dini tarikatlar gibi toplulukların yeni üyeleri kazanmak için başvurduğu manipülatif taktikleri tanımlamak için kullanılmıştır. (Ayrıca okuyun: Stack-Dating, Roaching ve benzeri flört olgularını mutlaka tanıyın)
Love Bombing’in en sinsi yönü, balayı etkisi yaratacak kadar yoğun olan bu ilgi selinin aslında içten gelen duygularla değil, belirli bir amaç doğrultusunda planlanmış olmasıdır. Love Bomber’ın amacı, yeni partnerini mümkün olan en kısa sürede kendine bağlamaktır. Ona mükemmel anlar ve olumlu duygular sunarak kurbanın, bir gün her şeyin tekrar eski güzel hâline döneceğine inanmasını sağlar. Bu da kurbanın ilişkiyi bırakamamasına yol açar.
Daha açık bir ifadeyle: Bu yapay bağımlılık hali, ileride kurulacak toksik ilişkinin zeminini hazırlar. Bu durum çoğu zaman duygusal, psikolojik ve hatta fiziksel istismara kadar varabilir.
Kendini güvende hissetmeye başlayan kişi, gösterdiği ilgiyi yavaş yavaş azaltır ve en sonunda tamamen keser. Suçu ise kurbana atar. Kurban bir hata yapmış ve onu, yani Love Bomber’ı üzmüş gibi gösterir. Elbette bu tamamen saçmalıktır. Ancak kalpten seven biri, bu noktaya geldiğinde artık tuzağa düşmüştür. Karşısındaki ona ne kadar toksik davranırsa davransın, inanmaya meyilli olur. Ve bundan sonra tek bir hedefi olur: Karşısındakinin sevgisini yeniden kazanmak.
Genel olarak konuşmak gerekirse, her şey bir rüya gibi görünür. Gerçek olamayacak kadar güzel. Love Bombing birçok biçimde ortaya çıkabilir ancak sıkça gözlenen bazı davranış kalıpları vardır. Bunlar arasında şunlar yer alır:
• Sürekli aşk ilanları ve duyguların aşırı derecede dile getirilmesi
• Abartılı hediyeler
• Aşırı övgü ya da iltifatlar
• Çok erken dönemde ortak bir gelecek planları yapılması
Devamı bir sonraki seferde!
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ ALMANYA WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.
