Tasarımcı ve modaevinin “ortak kararla iş birliğinin sonlandırıldığı” açıklamasıyla, 2018’de Bottega Veneta’ya kreatif direktör olarak katılan genç İngiliz tasarımcı Daniel Lee, lüks İtalyan markasından ayrılıyor. 3 yılı aşan dönemi boyunca Lee, misket limonu yeşilini kült bir imzaya, modaevinin “intrecciato” örgüsünü dev boyutta kullanarak sanat galerilerinin olmazsa olmazına dönüştürüp, Kanye West, Mary J.Blige, hatta Virgil Abloh gibi diğer tasarımcılardan yüksek derece övgü alarak, kendi halinde deri ürünler yapan modaevini lüks segment “hype” hareketinin temel taşlarından birine dönüştürdü.
Lee döneminde Bottega’nın üstün finansal başarısını ve daha geçen ay tasarımcının serin bir destinasyon olan Detroit, Michigan da İlkbahar 2022 koleksiyonunu sunduğunu düşününce bu açıklama bir nevi şok etkisi yarattı. Kering (markanın bağlı olduğu ana şirket) Bottega için yeni kreatif organizasyonu yakında açıklayacağını söyledi.
35 yaşındaki Lee, Temmuz 2018’de Bottega’ya bir bilinmez olarak geldi fakat gelişi, Celine’de birlikte çalıştığı Phoebe Philo’nun zevk klasmanında “low-key” bir tasarımcı olarak sunuldu. İlk birkaç koleksiyonunda gerçekten de büyük boy silüetlerde kararsız minimalist parçalarla sözde Philophiles'la diyalogda gibi görünse de, kısa sürede kendi dilini buldu ve hatta lateks kaplamalı kuzu derisi gibi kafa karıştırıcı kumaşlardan endüstriyel ilhamlı beklenmedik giysiler yaptı. Örneğin Detroit defilesi metal karışımlı pamuktan yapılmış parçalar içeriyordu ki, koleksiyona dengeli bir agresyon katıyordu. En başarılı parçalar da aksesuarlardı. Modaevinin ünlü “intrecciato” örme deri çantalarını dev boyutlara taşıdı ve kocaman çizmeleri ve balon gibi kısa yağmur botları canlı organik tonlarda, “hype” peşindeki tüketiciler arasında hala en çok satanlarda.
Markanın pazarlamasında da aynı derecede etkili bir sıçrama yaptı. Markanın liderliğini yaklaşık 20 yıl boyunca yapan Tomas Meier döneminde Bottega kulaktan kulağa fısıldanan bir gizlilikteydi. Lee bu repütasyonu bir “millennial” seçkinliğiyle genişletti ve değiştirdi. Başta röportajlar vermesine, hatta Document dergisinin Eylül 2020 kapağında üstsüz pozuna rağmen, sonunda şirketi Instagram modası çağında ana karakterin ulaşılamadığı en üst kademeye taşıdı. Önce kendi Instagram hesabını sildi sonra da modaevinin hesabını. Onun yerini yüksek prodüksiyonlu, Travis Scott, Missy Elliott gibi sanatçıların Bottega yorumlarıyla ortaya çıkan görsellerle dolu bir dijital dergi aldı. Moda takipçileri endüstrinin dijital normlarına meydan okumayı takdir etse de, bazıları markanın mesajı karşısında kafa karışıklığı yaşadı. (Örneğin haberlerini ve çevrim içi aktivitelerini hiç alışılmadık şekilde @newbottega fan hesabından duyurmaya bağlı kaldı.) Geçtiğimiz Ekim’de Paris’te moda çevrelerinin katıldığı akşam yemeklerinde bu stratejinin ne kadar etkili olduğu konuşuldu, zira biraz kafa karışıklığı o kadar da kötü bir şey değildir. Lee’nin seçimleri her zaman merkezin biraz dışındaydı ki bu da Bottega’nın mevcut hareketine ve şirketlerin “cool’luk” stratejlerine son derece şüpheci yaklaşan Z jenerasyonu ve milenyumlu müşterilere kuşkusuz hizmet etti.
Sosyal medyanın dışında bile markanın ana stratejisini takip etmek zordu. Salon stilindeki defilelere sadece seçilmiş basın mensupları davet edildi ve fotoğraflar mağazalara gidene kadar ambargoluydu. Ve kıyafetler de kısa süre içinde Maier (ve Philo) tarafından kolay, el işçiliği ağırlıklı meşhur lüksten, neredeyse giyilemez hale getiren teknik deneylere dönüştü (tabii bu durum Lee’nin seyrek tüylü pantolonları ve kürk kuyruklu paltolarını onbinlerce dolara alabilenler için heyecan vericiydi.) Calvin Klein’da Raf Simons’la çalışan ve 2014’te John Galliano’nun gelişine kadar Martin Margiela’da tasarım yapan, Raf Simons kanatları altındaki harika çocuğu Matthieu Blazy Haziran 2020’de tasarım direktörü olarak işe alınmış ve bu da kılıkları muhtemelen daha tutarlı hale getirmişti.
Kafa karıştırıcılığından bağımsız şekilde Bottega bazen ilham verdi, Lee’nin markası en çok satanlardandı - müşterilerin o büyük botlar ve çantalar için açıklamaya ihtiyacı yoktu. Pandemi döneminde Kering grubu da diğer moda holdingleri gibi payına düşen ekonomik etkiyi yaşasa da, Bottega portfolyoda özellikle Amerika ve Batı Avrupa pazarlarında bir yıldız gibi parlıyordu.
Bu durum, Lee’nin ayrılığının zamansızlığıyla birlikte tasarımcının yönetimle bir anlaşmazlığa mı düştüğünü yoksa başka bir markaya mı gittiği sorusunu gündeme getiriyor. (Mesela, Twitter’daki dedikodulara göre Lee, Burberry’ye ya da Louis Vuitton’a gideblir.) Lee aynı zamanda CFDA moda ödüllerinde hem uluslararası kadın, hem uluslararası erkek kategorisindeki finalistlerden biri. Bir kazanım - oylama haftalar önce kapanmış olsa da - başka bir modaevindeki iş durumunu kuvvetlendirebilir, hatta böyle bir durum söz konusu değilse bile gündeme getirebilir.
Bottega’nın geleceğine bakacak olursak? Blazy yeni kreatif lider olarak bariz bir seçim gibi görünüyor ve sektör kaynakları şimdiden ismini fısıldıyor. Moda fanatikleri tasarımcının kendi markasını yönetmesi için uzun süredir seslerini çıkarıyor ve onun dönemi markanın tekrar tamamen baştan başlatılmasındansa -Instagram’a katılmasındansa- nazik bir şekilde kendi içinde çalışmasını sağlayabilir (Dijital yayın ve çılgın deri ürünleri deneyleri de kalabilir.)
Balenciaga, Gucci ve Saint Laurent’in de sahibi olan Kering, Lee’nin ilk aşamada atanmasında kanıtladığı üzere bilinmeyen yetenekleri sektörün arka sıralarından alıp atamak konusunda oldukça kabiliyetli.