Çok uzun zaman önce Lucas evreninde
Popüler

Çok uzun zaman önce Lucas evreninde

George Lucas 35 yıl önce sinema tarihinin en unutulmaz destanını yarattı. Ama Star Wars'a gelmeden önce, çok çok uzak bir galakside deneysel işler peşindeydi.

 

Popülerite için geniş kitlelerle aynı dili konuşmak gerekir. Oysa ki; muhtemelen, galaksinin en çok izlenen serisi Star Wars’un -hatta belki de ikinicisi, Indiana Jones’un- yaratıcısı George Lucas, kariyerinin ilk döneminde kendini epey deneysel ve marjinal bir sinema diliyle ifade ediyordu. Lucas hikayelerinin temel taşları, epik karakterler, iyiler ve kötüler arasındaki mutlak çatışma ve yaratıcı sembolizmin kökleri bu yıllara kadar uzanıyor.

Deneme yanılma yılları

Dışarıdan bakıldığında fantezi ve bilimkurgu temalarıyla tanınan George Lucas filmleri üzerinde western filmlerinin –ve klişelerinin- etkisi çok fazla. 60’lı yıllara rastlayan öğrencilik döneminde, klasik bir western filmi MacKenna’s Gold’un çekimlerini bir dokümanter haline getirmek için Columbia Pictures’tan burs alan genç Lucas, Hollywood sinemasından darlanmış olacak ki filmin çekimlerinin sürdüğü Arizona’da, çölün tam ortasında, taşı toprağı, börtü böceği kaydederek kendi kafasına göre bir kısa film çekmeye başlıyor. Bu deneysel kayıtlardan 6-18-67 ortaya çıkıyor. 

 

 

Lucas, bundan iki yıl önce ilk filmini tamamlıyor. Pratikte birkaç dakikalık bir koşuşturmacadan ibaret olan Freiheit, mesajını almak izleyiciyi biraz zorlasa da yönetmenin anlattığı üzere Berlin Duvarı hakkında, politik bir kısa. Daha ilginci; filmin başrol oyuncusu, George Lucas’ın sınıf arkadaşı Randal Kleiser daha sonra Grease ve Blue Lagoon gibi filmleri yönetecek.

 

 

1967’ye geri döndüğümüzde popüler George Lucas sinemasının ilk habercisi sayılabilecek 15 dakikalık bilim kurgu Electronic Labyrinth - THX 1138 4EB karşımıza çıkıyor. 1971’de THX 1138 adıyla uzun metraj olarak uyarlanan film 25. yüzyılda, bir adam ve bir kadının baskıcı rejime karşı isyanını konu ediyor. Yoksa bu tema size de bir yerden tanıdık geliyor mu?

 


Nereden nereye

Apple’ın kuruluşu, punk müziğin Britanya zaferi, Elvis’in ölümü; 1977 senesi popüler kültürde öyle çok şey değiştirdi ki... Bu değişimin öncülerinden biri de George Lucas'tı. Lucas’ın başyapıtı Star Wars serisinin ilk filmi –yani 4. bölümü- 1977 Mayıs’ında gösterime girdi. Epik uzay fantezisi A New Hope inanılmaz bir gişe başarısı yakaladı ve geçen 35 yıla rağmen popüleritesini yitirmedi.

 

 

Kariyerinin başlangıcında Hollywood’u pek takmayan bir adam olanLucas, nasıl oldu da dünyanın en çok para kazanan sinemacılarından biri haline geldi? Tabii ki Hollywood’a karşı Hollywood’u kullanarak... Yarattığı evren o kadar gerçekdışıydı ki hiç kimse onu gerçeklikle bağıntılı olarak eleştiremezdi. Sinemadan büyük beklentileri olan yeni bir jenerasyona sınırsız hayaller üzerine kurulu bir evren sunan Lucas; genç neslin yaratıcı beyinlerine “ekranda gördükleri her şeyin gerçek olduğu” fikrini değil “hayal ettikleri her şeyi bir gün yaratabilecekleri” fikrini yerleştirdi. Ve ne mutlu ki başlangıçta takıntılı olduğu deneysel sinema konseptlerini tadında bırakıp popüler bir şeyler denemeye karar verdi. Yoksa, bir sorun kendinize, bir ömür Uzay Yolu'yla geçer miydi?

Yazı: Eser Teker

İZLE
Deniz Tortum’dan Belirsizlik Çağında Hayatı Olumlama
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası