Kan Kardeşler: Malcolm X ve Muhammed Ali Belgeseli Ne Hissettiriyor?
Popüler

Kan Kardeşler: Malcolm X ve Muhammed Ali Belgeseli Ne Hissettiriyor?

Sadece ABD’de değil dünyanın her yerinde ses getirmiş ve sadece siyahileri değil tüm insanlığı derinden etkilemiş iki isim: Malcolm X ve Muhammed Ali. Dostlukla başlayan ilişkinin nasıl küskünlükle bittiğini gözler önüne seren Netflix belgeselinde neler var? GQ Binge Club sizin için izledi.

Netflix’in 9 Eylül’de yayınladığı Kan Kardeşler: Malcolm X ve Muhammed Ali belgeseli, 20.yüzyılın insan hakları bakımından en önemli figürlerine yer veriyor. 95 dakikalık belgeselde kronolojik sırayla bir taraftan Malcolm X’in, öteki tarafta Muhammed Ali’nin yaşamına tanıklık ediyoruz. İkili arasındaki gel git insanı yormuyor, ayrıca belgeselin uzun olmaması (95 dk.) dikkatin dağılmasını engelliyor. Çocuklarının, kardeşlerinin ve yakın arkadaşlarının ağzından dinlediğimiz iki ikonun hayatı her ne kadar siyahi haklarına yaptıkları katkıdan dolayı kamuya açık olsa da aslında özel bir arkadaşlık hikayesi izliyoruz. Belgesele tabii ki birçok akademisyen, tarihçi katkı sunuyor ancak aile üyelerinden hikayelerini dinlemek insana daha çok dokunuyor. 

Kan Kardeşler: Malcolm X ve Muhammed Ali, sonunda ortada buluşan iki farklı yolculuk.“White Supremacy” yani beyazların üstünlüğü öğretisinin farklı şekillerde ikisinin de hayatına acı şekillerde dokunduğunu görüyoruz. İslam Örgütü sayesinde başlayan arkadaşlık yine İslam Örgütü yüzünden sona eriyor. İkisi de siyahi kimliğinin yanına Müslüman kimliğini ekliyor. Bu buruk arkadaşlığın nasıl ilerlediğinden önce ikilinin geçmişine ana hatlarıyla göz atalım. 

succession

Malcolm X belki de birçoğumuzun bilmediği karanlık bir geçmişe sahip. 20.yüzyılın kült isimlerinden, adıyla Malcolm Little, uyuşturucu, hırsızlık ve fuhuş gibi birçok suçtan hapis yattı. Malcolm’un anne ve babası siyahi haklarını savunan Marcus Garvey Hareketinin takipçileriydi. Babasını çok küçük bir yaşta beyaz ırkçılar yüzünden kaybeden Malcolm, hapiste kardeşinden aldığı bir mektupla İslam Örgütü lideri Elijah Muhammed ile tanıştı. Örgüte katıldıktan sonra adını Malcolm X olarak değiştirdi. "X", bilinmeyen Afrika adını temsil ediyordu.

Müslüman olmadan önceki ismiyle Cassius Clay yani Muhammed Ali ise 20’li yaşlarının başında olmasına rağmen 1964 Roma Olimpiyatları başarısıyla ABD’de büyük ses getirdi. Dünyanın en iyi boksörü olarak görülüyordu ancak duyulmasına imkan verilmiyordu. Roma, evi Kentucky’den daha özgürdü. Siyahilere özel tuvalet, restoran, otobüs yeri yoktu. Özgürlük ortamından çok etkilenen Clay, eve döndüğünde Olimpiyat madalyası boynunda olmasına rağmen restoranda servis alamadı ve madalyasını nehre attı. Kaptan Sam lakaplı Abdul Rahman’ın aracılığıyla İslam Örgütü ile tanıştı. Hatta kendisine Muhammed Ali ismini İslam Örgütü lideri koydu.

Blood Brothers

İkilinin hayatını birleştiren İslam Örgütü lideri Elijah Muhammed’e baktığımızda dini lider olmaktan daha ötesi olduğunu görüyoruz. Siyahilerin haklarını savunmaktan öte, “black supremacy” yani siyahilerin üstünlüğü öğretisini yani bir nevi ırkçılığı savunan biri. Beyaz ırkın özünde kötü olduğunu savunan Elijah Muhammed, Malcolm X’in hayatına hapiste dahil oluyor . Ancak Malcolm X Elijah Muhammed’e göre çok daha karizmatik ve daha güçlü bir hitap yeteneğine sahip. İkilinin arasındaki önemli bir kırılma noktası olarak belgeselde başkan J.F. Kennedy’nin suikastını görüyoruz. MAlcolm X Demeç vermemeleri gerektiği konusunda İslam Örgütü üyelerini uyaran Elijah Muhammed’in sözüne uymuyor. Baş sağlığı dilemek yerine “rüzgar eken fırtına biçer” diyerek mutluluğunu dile getiriyor. Bunun üzerine Elijah Muhammed, Malcolm’u örgütten uzaklaştırıyor. Vaaz vermesi yasaklanıyor, Harlem’de camilere gitmesi yasaklanıyor ve hatta kendisiyle konuşmak bile yasaklanıyor. Yalnız kalması üzerine ittifak arıyor ve gözünü Cassius Clay’e çeviriyor.

Malcolm, Cassius’un artık sıradan biri olmadığını, kitleleri harekete geçirebilecek bir şampiyon olduğunu hatırlatıyor. İkilinin yakın arkadaş olması üzerine Elijah Muhammed ünlü boksörü arıyor ve Malcolm’la arkadaşlık yapmasını yasaklıyor. Ruhani babasıyla kan kardeşi arasında kalıyor. Elijah Muhammed’in ona verdiği Muhammed Ali ismini kabul etmesiyle Malcolm X kan kardeşini kazanmak uğruna savaştığı yenilgiyi kabul ediyor. Ve kan kardeşliği aslında sona eriyor. Muhammed Ali’nin pişmanlığı ise Şubat 2015’te Malcolm X’in öldürülmesinden sonra başlıyor. Malcolm’un dediğine göre olaydan bir hafta önce evi Elijah Muhammed tarafından bombalandı. 

Belgesel, her iki figürün aile üyelerinden Ali'nin Malcolm’a karşı hissettiği derin bir pişmanlık duyduğunu açıklayan röportajlarla sona eriyor. Muhammed Ali, hayatında duyduğu en büyük pişmanlıklardan birini otobiyografisinde belirtiyor:  “Keşke Malcolm'a üzgün olduğumu, birçok konuda haklı olduğunu söyleyebilseydim. Ama buna fırsat bulamadan öldürüldü."

Muhammed Ali ve Malcolm X’i daha çok bir marka gibi duyanlar için belgeseli izledikten sonra bakış açısının değişmesi söz konusu olabilir. 

Kan Kardeşleri'nin yazarları“Malcolm öldü, Ali'nin sesi ise Parkinson hastalığı nedeniyle kısıldı ancak dostluklarının mirası hala bizde.” diyor

 

NETFLIX'TE YENİ NE VAR?

NETFLIX YENİ

 

İZLE
UYSALLAR GQ HYPE'TA
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası