David ve Victoria Beckham, uyumlu Rolex Yacht-Master saatler takarken. Dave Hogan / Getty Images
Mükemmel partneriniz için mükemmel saati bulma fikri sizi kaygılandırıyorsa, yalnız değilsiniz. Saatlere adanmış Instagram hesabım @Dimepiece.co üzerinden erkeklerden en sık aldığım soru, eşlerini ya da sevgililerini saat dünyasına nasıl dahil edebilecekleriyle ilgili.
Peki, partnerinizin ne istediğine dair önceden oluşmuş hiçbir fikri yokken doğru saati nasıl bulursunuz? Ve böylesine içsel bir miras değeri taşıyan bir parçayı nasıl seçersiniz? Elbette istisnalar var. Kadınlar giderek daha fazla saat merakına kapılıyor ve hatta saat nerdlüğü yarışında sizi geçebiliyorlar. Ancak tüm çabalarınıza rağmen eşiniz, sevgiliniz ya da sugar baby’niz hâlâ ikna olmadıysa, horoloji partisinin fitilini ateşlemek için bazı en iyi uygulamaları aşağıda sıraladım.
Sohbete aktif biçimde katılın. Sizin Rolex Submariner’ınızın kalın, erkeklerden ödünç alınmış havasını mı seviyorlar? Yoksa şu sıralar hem kadınlar hem erkekler arasında çok revaçta olan, daha zarif ve mücevher odaklı modellere mi ilgi duyuyorlar? Sorular sorun ve gerçekten dinleyin.

Rihanna, Rolex’in klasik Day-Date modelini takarken. thecelebrityfinder / Bauer Griffin
Ya da belki saatlere tamamen ilgisizler. Bu durumda, saat dünyasına yabancılar için ünlülerin taktığı saatleri gözlemlemek harika bir başlangıç olabilir. Kalibre numaraları ya da ünlem kadranlar işe yaramadığında, Rihanna’nın kolunda nefis bir saatle çekilmiş bir fotoğraf işi çözebilir. Favori bir ünlü üzerinde saati göstermek ve partnerinizin tepkilerini dinlemek, onun saat zevkini sezmenin en iyi yolu olabilir.
Bunun sağlam bir strateji olduğunu biliyorum çünkü kendi saat zevkimi bu şekilde keşfettim. Ünlülerin farklı saatler taktığı fotoğrafları ne kadar çok gördüysem, aralarındaki vibe farklarını anlamak ve sonunda kendi tercihlerimi daraltmak o kadar kolaylaştı. Sizin göreviniz bağlam sunmak ve onun gerçekten neyi sevdiğini anlamak, sizin en iyisi olduğunu düşündüğünüz şeyi değil. Bu yüzden egonuzu ve kişisel zevkinizi bir kenara bırakın ve partnerinizin zihnine girmeye çalışın.
Hayatınızın aşkını bulmak için tek bir Hinge randevusuna çıkmazsınız ve ömürlük bir parça ararken de tek bir saat denemezsiniz.
Fiziksel mağaza deneyiminin yanı sıra, kendi sosyal çevrenize de bakın. Arkadaşlarınızla yemeğe çıktığınızda, en yakın arkadaşınızın sevgilisi bir Cartier Panthère takıyorsa, sevgilinize denemesini önerin. İlk lüks saatimi almadan önce, akşam yemeklerinde, kahve molalarında ya da Oscar izlemek için eve geldiklerinde arkadaşlarımın tüm saatlerini denemek isterdim. Farklı parçaları ne kadar çok denediysem, neyi sevdiğimi ve neyi sevmediğimi o kadar iyi anladım.

Chris Jackson/Getty Images
Eğer bir Cartier butiğinin ya da birçok saat markasını bir arada sunan büyük bir perakendecinin bulunduğu bir yerde yaşıyorsanız, bunu bir randevuya dönüştürün. Şık giyinin ve güzel bir akşam yemeğinden önce sevgilinizi Cartier’ye götürün. O gün bir şey satın almayı planlamıyor olsanız bile, milyon tane saat denesin, bilgili satış danışmanlarıyla konuşsun ve sunulan ikramlardan faydalanın. Lüks saat butiklerinde genellikle şampanya ikram edilir ve Cartier söz konusuysa sevimli markalı çikolatalar da gelir. Çekinmeyin, bu butiklerin varlık sebebi bu.
Eğer koleksiyonunuz varsa, paylaşın. Kızlarla akşam yemeğine çıkmadan önce, evden çıkarken Submariner’ınızı nazikçe onun bileğine takın. Doğru şekilde kombinlendiğinde ne kadar glam durduğuna şaşırabilir. Birkaç saat kullandıktan sonra, bileğinde metalin ağırlığını gerçekten sevebilir ve daha sık ödünç almak isteyebilir. Mesele şu: Bu saatlerle fiziksel dünyada, internetin sınırları dışında ne kadar çok vakit geçirilirse, bizim için neyin doğru olduğunu o kadar iyi anlarız.
Eğer bütçe olarak tam anlamıyla lüks seviyesinde değilseniz, saat yine de düşünceli ve eğlenceli bir hediye olabilir. Belki eBay’de bulduğunuz, sabah yürüyüşlerinde takabileceği sportif ve vintage, 500 doların altındaki bir TAG Heuer. Ya da TikTok’ta viral olan Moon Seiko’lardan biri. Ya da dilediği gibi şık ya da gündelik kullanabileceği, 150 dolarlık minicik bir Timex. Ya da en sevdiği renkte 65 dolarlık bir Swatch. Bir saatin değeri her zaman ona harcadığınız dolar miktarıyla doğru orantılı değildir. Niyetle seçildiyse, kıymeti bilinir.

Serena Williams doubling up on Audemars Piguet's mini Royal Oak Frazer Harrison/Getty Images
Boyut konusunda güncel anlatı şu: Küçük saatler moda, büyük saatler demode. Ancak tamamen şu an neyin popüler olduğuna yaslanmak ve trend döngüsünün satın alma kararınızı belirlemesine izin vermek yerine, pratik soruları sorun. Eşinizin bileği ne kadar kalın? Çok incesiyse, erkeklerden ödünç alınmış gibi duran oversize bir modeli taşıyacak özgüvene sahip mi? Ya da vücudunda bu kadar ağır bir metali taşırken rahat hissedecek mi? Değilse, daha bileklik tarzı, küçük bir saate yönelebilir.
Çoğu zaman bir kadının ilk saati oldukça küçük olur: Cartier Baignoire, 26 mm Rolex Lady-Datejust ya da Movado Museum Bangle gibi. Bunlar daha çok mücevher hissi veren seçimlerdir ve çoğu kadının mevcut gardırobu ve takı koleksiyonuna zahmetsizce uyum sağlar. Ben de küçük başladım çünkü daha sade ve çok yönlü hissettiriyordu. Ama kendi saat koleksiyonculuğumda derinleştikçe daha büyük bir ifade arzulamaya başladım. Bugün Audemars Piguet Royal Oak Jumbo’ya hazır olmayabilir ama ona zaman tanıyın.
Para konuşmak asla seksi değildir ama burada konuşmamız gerekiyor, çünkü bütçe, saat arayışını daraltmada tartışmasız en belirleyici faktördür. Bir bütçe belirleyin ve ona sadık kalın. Genel bir kural şudur: Bir saate o kadar çok para harcıyorsanız ki ileride partnerinize karşı içten içe bir kızgınlık duyacaksanız, o fazla demektir. Ama şunu da unutmayın: Bu sadece bir hediye değil, ideal olarak ömürlük bir hediyedir, bu yüzden biraz daha fazla harcamaktan da kaçınmayın. Buna değer.
Saat meraklısı erkekler çoğu zaman saate o kadar odaklanır ki, başka şeyler de giydiklerini unuturlar. Çoğu kadın için durum böyle değildir. Zaman gösterme işlevinden soyutlandığında, saat bazıları için sadece bir aksesuardır. Bu yüzden büyük resme bakın. Partneriniz çok sportif mi? O zaman altın ve gösterişli bir şeydense küçük bir dalış saati tercih edebilir. Öte yandan modaya takıntılıysa, belki de favori pop yıldızlarının taktığı bir şey ister, örneğin minicik bir Royal Oak. Onun için seçeceğiniz saat, genel estetiğine ve tutkularına uyum sağlamalıdır. Bunu anlamak bolca birinci adımı, yani dinlemeyi ve öğrenmeyi gerektirir, o yüzden vakit kaybetmeyin.
Bu bariz gelebilir ama partnerinizin genellikle ne tür takılar taktığına bakın. Takı kutusunda çok altın varsa, altın bir saat alın. Gümüşse, çelik bir saat alın. John Mulaney’nin bir zamanlar dediği gibi metalleri karıştıracaksanız, bu tercihi dikkatle yapın.
Bir de şu var: Pırlanta ve gösteriş mi seviyor, yoksa Mary-Kate ve Ashley’nin The Row estetiğine taparcasına minimal mi? 2025’te bile, saatler çok daha cinsiyetsiz hale gelmişken, birçok marka hâlâ pırlanta bezelleri ve indeksleri, sedef kadranları, pembe kayışları olan “kadın” saatlerinde ısrar ediyor. Eğer kızınızın havası buysa, işiniz neredeyse bitmiş demektir. Değilse, biraz daha yaratıcı olmanız gerekebilir. Belki onun istediği sizin Tudor Black Bay’iniz değildir, ama maskülen ile feminen arasında bir şeydir.
Gerçekten tıkandıysanız, Cartier ile asla yanlış yapmazsınız. Saatleri şık, klasik ve zamansızdır. Bugünden tam yüz yıl öncesine kadar uzanan, toplumun kim kimdir listesini müşteri portföyünde barındıran, mirasıyla dolup taşan bir maison’dan, sevgilinizin seveceği bir şey mutlaka çıkar. Üstelik o muhteşem kırmızı kutuya kim hayır diyebilir?
BU İÇERİK İLK OLARAK GQ US WEB SİTESİNDE YAYINLANMIŞTIR.