Öncelikle, ekranlardaki doğal tavrınla öne çıkıyorsun. Oyuncu olma arzun nereden geliyor? Bu sektöre nasıl girdiğinden biraz bahseder misin?
Lisede edebiyat hocamın oluşturduğu bir ekiple tiyatroya başladım. O an kendimi bu dünyaya ait hissettim ve bir parçası olmalıyım dedim.
Genç yaşta, özellikle sosyal medyada göz önündesin. Her hareketin, röportajın ya da paylaşımının yoruma maruz kalacağını bilmek nasıl bir his? Senin bu süreçte aldığın en büyük ders ne oldu?
Yaptığım işten büyük bir zevk alıyorum. Elbette bunun olumlu olumsuz dönüşleri olacaktır, bu gayet normal. İlk başta yadırgasam da yaptığımız işin doğası gereği bu yorumlar eşliğinde kendimi geliştirmeye çok açığım. Onun dışındaki şeylere ne yaparsam yapayım bir etkim olamayacağının çok farkındayım. Benim kendime ve beni sevenlere yapabileceğim en büyük iyilik kendim olmaktan vazgeçmemektir.
Sıla Türkoğlu GQ HYPE Kapağı - Fotoğraf: Mesut Yazıcı
Kendini ekranda izler misin? Kendini eleştirdiğin noktalar oluyor mu?
Karakterin birden fazla seçeneğinin olduğu zamanlarda oyuncu olarak yaptığım seçimin doğruluğunu aklına güvendiğim insanlara izlettiğim olur.
Duygusal biri misin? Özel hayatında tecrübe ettiğin duygular işine ve oyunculuğuna nasıl yansıyor? İyi bir oyuncu olmak için kendini ve duygularını iyi çözümlemiş olmak gerekli diyebilir miyiz?
Duygusal farkındalığı yüksek bir insanım, her duygumu kabul edip yaşama ve anlama tarafındayım. Bir insan kendi iç dünyasını ne kadar tanırsa, empati ve farkındalığı ne kadar yüksekse karakterine katacağı katman da o kadar fazla olur. İzlediğim ve etkilendiğim çoğu işin sebebinin bu olduğunu düşünüyorum.
Kararlarını alırken kalbini mi mantığını mı dinlersin? Hiç bu konuda pişmanlığın oldu mu?
Yaşamımızın her anı bize bir şey söylemeye çalışıyor, biz kendimizi her şeyden soyutlayıp gerçekten kendimizi dinlediğimizde asıl doğru olanı yapıyoruz. Kalbinin sesini dinleyenlerdenim. Pişmanlık duymuyorum. Kötü bir tecrübe yaşasam da bana sonucunda iyi hissettiriyor.
Ekran başındaki çoğu kişi için Doğa karakteriyle özdeşleştin. Doğa ve Sıla hangi noktalarda benziyor ve hangi noktalarda ayrılıyor? Doğa’nın ben olsam kesinlikle onaylamam dediğin kararları var mı?
Şuna inanıyorum; bir karaktere ruh vermek bana düştüyse bunun bir sebebi var. Elbette benzer şeyler bulduğum noktalar oluyor. Her insan gibi benim de kırmızı çizgilerim var; fakat bazen içindeyken göremesem de o çizgileri aştığım ve her şeyi göze aldığım noktalar oldu. Doğa da öyle. Toyluğumuzun getirdiği yanlış tercihlerimiz olabilir elbet, ders çıkarmak mühim olan.
Sen de Doğa kadar affedici misin? Aşk ile benliğimiz arasındaki ince çizgileri nasıl koruyabiliriz? Bir ilişkide kendini kaybetmeden ve sınırlarınla var olabilmek ne kadar mümkün?
Affetmenin o iç rahatlığını yaşadığımdan beri daha affedici bir yapıdayım. Sınırlarım aşıldıysa da kendime yük etmektense affedip yoluma bakmayı tercih ederim. Yaşanılan duygu her neyse zaten gerçekse benliğinizle sınanmazsınız. Birbirimizi olduğumuz gibi kabul ettiğimiz ilişkiler kurmak mümkün.
Sıla’nın aşk tanımı nedir? Aşık olduğunda dünya sana nasıl görünüyor?
Sıradan olan şeylerin bile bir anda anlam kazandığı ve karşıdakini bütün zaafları, onu o yapan her şeyiyle kabul etmek.
Sence şanslı mısın yoksa şansını kendi yaratanlardan mı? Hayatta başardıklarımızın ne kadarı çalışma ve ne kadarı uygun koşulların ürünü?
Ben her şeyden önce hazırım. Yeniliğe, fırsatlara; olumlu olumsuz her durum hayatın içinde var. Hal böyle olunca şans dediğimiz şey kapıyı çaldığında hemen kabul ediyorum. Uygun koşulları yaratma cesaretimiz olursa ve çalışmanın bir sonunun olmadığını da bilirsek bence her şey hallolur.
Hayallerin ve hedeflerin için yeterli cesarete sahip olduğunu düşünüyor musun? Gerekirse kalıplarını kırar mısın?
Kendimi hiçbir kalıba sokmamaya çalışıyorum. Cesaretli olmasam bu kadar duygularıyla iş yapan bir meslek seçemeyebilirdim. Çünkü bütün duyguları yaşamayı kabul etmek çok büyük cesaret gerektiriyor.
İlgi alanların neler? Yoğun tempoda çalışırken seni neler besler?
Kendimi ifade edebildiğim pek çok alanım var. Bu zaman zaman resim yapmak, zaman zaman yazıya dökmek. Bu aralar yemek yapmaktan çok keyif alıyorum.
Sana ilham veren, doğru yolda olduğunu gösteren işaretlere inanır mısın? Senin hayatında böyle örnekler var mı?
Bana uğur getirdiğini düşündüğüm sayılarım var. Onlarla karşılaşırım.
Hayata karşı heyecanını koruyor musun? Kendin için neler diliyorsun?
Kendimi bulma yolculuğunda yolun kendisi heyecanımı diri tutar. Kendimle ilgili dileğim kendimi kabul ettirme çabamın olmadığı insanlarla yolumun kesişmesi diyebilirim.
Teknoloji ile aran nasıl, Galaxy S24 Ultra’nın en çok kullandığın özellikleri ne?
Teknoloji hayatımın her alanına dokunuyor, bu yüzden büyük bir bağ kurmak mümkün. Galaxy S24 Ultra ise bu konuda en büyük destekçim. En çok kullandığım özelliklerden biri ‘Circle to search’ özelliği. Bu sayede merak ettiğim her şeyi daire içine alarak öğrenebiliyorum.”
AI’ın hayatımıza girmesiyle gündelik hayatta birçok alanda işlerimiz kolaylaştı. Senin Galaxy S24 Ultra’nda Galaxy AI özelliklerinden sıklıkla kullandıkların hangileri?
Mesleğim gereği ve kişisel ilgimden dolayı sık sık fotoğraf ve video çekiyorum. Galaxy S24 Ultra’mda Foto Asistanı özelliğiyle fotoğraflara ekleyip çıkarabildiğim her nesne ile benzersiz kareler oluşturuyorum, bu da benim için büyük bir keyif kaynağı oluyor.
