Sonbahar kasvetli bir mevsim. Muhtemelen en kötüsü. Yazın sona ermesinin şoku çok ağır. Ancak erken gün batımları, tek haneli sıcaklıklar ve yağışlar bir yana, erkek giyimi yeni bir sezona işaret ediyor: Sonbahar/Kış 2023 trendleri geliyor.
Ve şu anda ne satın alacağınıza bakmak için en iyi yer, her zaman olduğu gibi, podyumlar. Sonbahar/Kış 2023 sezonu (şu anda içinde bulunduğumuz sezon) için dünyanın en büyük tasarımcıları yılın başında Londra, Paris ve Milano'da bir araya geldi. Londra merkezli Martine Rose, Pitti Uomo'nun saygın yıllık konuk tasarımcısı olarak Floransa'da start verdi. Louis Vuitton, KidSuper tasarımcısı Colm Dillane'in geçici yardımıyla (Pharrell devralmadan önceki ara dönem) Paris'te defile yaptı. Gucci, uzun süredir kreatif direktörlük yapan Alessandro Michele ile yollarını ayırmasından bu yana ilk koleksiyonlarını sundu. Ve tabii ki, Miuccia Prada ve Raf Simons birlikte yine harika bir koleksiyon sundular.
Büyük isimler, büyük kıyafetler ve bu sezon için heyecanlanacak büyük şeyler. Önümüzdeki sezon için size bir yön vermek amacıyla, 2023 erkek giyim trendleri için büyük GQ rehberini bir araya getirdik.
O Mor
Yemek için en iyi şey, giymek için en zor renk; (İngiltere'nin meşhur) Cadbury moru erkek giyiminde hiçbir zaman üst sıralarda yer almadı. Ta ki şimdiye kadar. Fendi'de şaşırtıcı derecede ince deri pantolon ile bolca mor vardı, Kiko Kostadinov'da ise Bournville'in en sevdiği mor tonundan kesilmiş yüksek parlaklıkta naylon eşofmanlar podyuma çıktı. Sonuçta giymek o kadar da zor değil.
Çılgın Şekiller
Erkek giyiminde çılgın bir dönem yaşanıyor. Justin Bieber, Bad Bunny ve Lil Nas X gibi erkeklerin giyim tarzına bir bakın. Londra, Milano ve Paris'teki podyumlarda da aynı şey oluyor. İrlandalı marka JW Anderson'ın ceketleri oldukça iddialı. Yine Jonathan Anderson tarafından yönetilen Loewe, podyuma karikatürize, ampul benzeri (beklediğiniz kadar ağır) ceketler giyen modeller çıkardı.
Egon Lab'in jilet gibi keskin takım ceketleri belden dar kesilmişti ve kontrast oluşturan devasa kollar ve sivri omuzlar dikkat çekiyordu. Rei Kawakubo'nun markayı kurduğundan beri şekillerle oynayan Comme des Garçons'da, boxy'ye yeni bir anlam kazandıran çarpık blazer tasarımlar vardı.
Grungecore
Yırtık kotlar. Yırtık kazaklar. Bol hırkalar. Grunge geri döndü ve biraz tanıdık geliyor. Tasarımcılar, Kurt Cobain ve Nirvana grup arkadaşları tarafından popüler hale getirilen bu akıma büyük ilgi gösterdi.
Gucci, modellerini kışın iyi görünmekten başka bir işe yaramayan yırtık pırtık örgüler ve ufacık bere şapkalarla podyuma gönderirken, Givenchy'de Matthew Williams'ın ekose gömlekleri katmanlı ve uzun çizgiliydi. "Parisian weird"ın yeni taçlandırılmış ustası (ve Harry Styles onaylı marka) Egonlab'de grunge gerçekten gelişti. Rinse-washed denim ceketler, ekose gömlekler ve çamurlu dizlere sahip kot pantolonlarla kombinlendi.
Devasa Yakalar
Yakalar bu sezon için ciddi şekilde büyütüldü. Ami'nin havacı ceketleri kalkış için yeterince büyük boyun kanatlarıyla kuşatıldı. Dior'un sahte leopar desenli yakaları trençkotların üzerinde dalgalanırken, Casablanca'da yün örgü yakalar gösterişli trikoların üzerinde görüldü.
Loverboy'da, İngiliz tasarımcı Charles Jeffrey, imzası haline gelen ekose iş gömleklerinin üzerinde seksenler tarzı büyük yakalar sundu. Milano'da ise, Prada'da Miuccia ve Raf bize en sıra dışı tasarımı sundu: keskin ve dart benzeri.
Kısacası: gömleğinizin, ceketinizin ya da paltonuzun yakası varsa, büyük olsun.
Bere, bebeğim!
Tüm bu balıkçı olayı orta büyüklükte bir muhabetti: Soho'da küçük mağazaları olan küçük markaların sunduğu güvenilir, iş kıyafetine yakın bir yaklaşımdı. Fakat bu sezon büyük markaların hepsi kendi ufacık berelerini podyuma gönderirken, bildiğimiz bere lüks bir şeye dönüştü.
Bode'unki, Amerikan markasının çoğu kıyafetinde olduğu gibi muzip ve gösterişliydi. Fendi'ninki ise kurdeleli, soyut ve hafif Lego detaylı. Gördüğünüz gibi bereler süper lüks ve aynı zamanda hazır giyim. Armani'de sade; Casablanca'da gösterişli; Gucci'de orijinal, balıkçı beresine olabildiğince yakın.
Anime Kötü Adam Paltoları
Paltonun müthiş gücü malum. Dahası, herkes onu kullanabilir ve moda haftası, son zamanların en iyi paltolarından bazılarını sunarak bu gücü en üst düzeye çıkarmayı başardı. Ami tasarımı platolar büyük, sağlam ve gösterişliydi. Dolce'de daha teatraldi, biraz Phantom of the Opera gibiydi. Saint Laurent'da ise adeta "kutsal kase" vardı: hem anime kötüleri, hem mafya patronları hem de şatolarda yaşayan ve geceleri beslenen şüpheli genç erkekler için yapılmış titiz, zahmetsiz paltolar.
Klasik Terzilik
Klasik takım elbiseyi erkek giyiminin tekerleği olarak düşünün. Onu yeniden keşfetmeyi deneyebilirsiniz. Metalik süslemeler, lastik, zincirler kullanabilirsiniz. Ancak göreceli olarak konuşmak gerekirse, en iyisi basit olanı ve çoğu erkeğin istediği de bu. O halde, Canali, Emporio Armani ve hatta Vtmnts'in (Vtmnts!) kitlesel, evrensel çekiciliğe sahip ürünler sattığı bir dizi markanın fazla zorlamayan kusursuz terzilik anlayışına sadık kaldığını görmek güven verici.
Dekonstrükte Takım Elbise
Tam da klasik takım elbisenin gardırobunuzdaki en temiz ve en keskin şey olduğunu düşündüğünüz anda, aslında daha da temiz ve keskin hale geliyor. Cerrahi olarak öyle! Kenzo, Vuitton ve Bianca Saunders'da terzilik, detayları en aza indirmek ya da tamamen ortadan kaldırmak için sadeleştirildi. Sonuç aynı anda hem 90'lar, hem bilim kurgu hem de basitti. Yakalar zaten abartılıyordu.
Erkek Etekleri
Robert Pattinson'ın geçen yıl Dior defilesinde etek (yoksa "skort" muydu?) giydiğini gördünüz. Evet, o daha büyük bir hareketin parçasıydı. John Cena da giydi, Ncuti Gatwa da. Bu erkek giyiminde büyük bir hareket.
Martine Rose, Pitti Uomo'yu kot pantolonlu, yere kadar uzanan etekli erkeklerle dolu bir koleksiyonla kapattığında çarkları harekete geçirdi. İtalyan markası Etro'nun erkekleri büyük boy rugby gömleklerle giyilen uzun ekose etekleri tercih ederken, Ludovic Saint Sernin tam da Y2K'ya uygun pileli mini etekleri tercih etti. Sadece bacak gününü es geçmemeye çalışın.
Bomber Ceket 2.0
Bomber ceket erkek giyiminde yeni bir şey değil (1917'de ABD Ordusu Havacılık Giyim Kurulu tarafından Birinci Dünya Savaşı pilotlarını sıcak tutmak için yaratıldı, bilginize, o zamandan beri onları seviyoruz), ancak AW'23 için büyük markalar mütevazı uçuş ceketine yeni yaklaşımlar sundu.
Prada'da Raf Simons (bir koleksiyonunda sık sık bir tane bulundurur) normdan uzaklaşarak kendine özgü büyük boy siluetine sadık kaldı; Miuccia ile birlikte podyumu boydan boya ceketlerle kapladı. Dolce and Gabbana'da Domenico ve Stefano, kabarık kollu ve sıkıca kelepçelenmiş bellere sahip deri bomber ceketler gönderirken, Hed Mayner'da bu ceketler devasa boyutlarda ve naylondan kesilmişti.
Bu yazı ilk olarak BRITISH GQ websitesinde yayınlanmıştır.