La Liga (İspanya) - Real Madrid
Zinedine Zidane, 2018 yılında art arda 3 Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuyla zirvede bıraktığı Real Madrid ile belli ki hikayenin yarım kaldığını düşünüyordu ve 2019 Mart’ında Santiago Barnabeu’ya dönüş yaptı. Dönüşünün ardından Ronaldo’suz nasıl olacağı merak konusu olan Madrid ekibini hızlıca toparladı. Pandemiye rağmen son haftalara kadar Barcelona’yla rekabetin kıran kırana geçtiği bir La Liga sezonunda Real Madrid, kaptan Sergio Ramos’un olağanüstü final performansıyla müzeye bir kupa daha eklemiş oldu.
Serie A (İtalya) - Juventus
Artık Juventus’un şampiyonluğuna alıştık diyebiliriz. Bu sene dokuzuncu kez üst üste şampiyonluk ipini göğüslediler ama en zoru bu sene oldu dersem yanlış olmaz. Özellikle koronavirüsün Mart ayında İtalya’yı kaosa sürüklediği dönemde dünyada en çok etkilenen takımlar İtalyan takımları oldu. Karantinadan sonra rehavete kapılmış bir Juve izledik. Bazı haftalarda puan kayıplarıyla rakiplerine fırsatı altın tepsiyle sundular ama rakipleri bu fırsatı ellerinin tersiyle bir güzel itti. 42’lik Buffon’un kaptanlığında bir kupa daha kazanılmış oldu.
Bundesliga (Almanya) - Bayern Münih
Yazımın bu bölümünü sezonun ilk haftasında da gözüm kapalı yazabilirdim çünkü yıllardır Almanya’da lig havalar ısınmadan bitiyor. Bundesliga’ya uzun bir süredir rekabetsizlik havası hakim. Bu rekabetsizlik ortamı da Avrupa arenasında Bavyera ekibinin elini zayıflatıyor. Bireysel performanslara gelecek olursak, Lewandowski’nin sezonlardır devam eden istikrarlı performansına değinmezsem olmaz. 34 golle harika bir sezon daha geçiren Lewa, şüphesiz Bayern Münih’in bu şampiyonluğunda aslan payını hak ediyor. Özetle: Almanya yine şaşırtmadı!
Premier Lig (İngiltere) - Liverpool
Bu kadar klasik şampiyonluktan sonra ağız tatlandıran bir ekibe geliyorum: Liverpool! 30 yıl sonra deyim yerindeyse şeytanın bacağı kırıldı. Daha önce ne badireler atlattılar ne! Kaptan Gerrard’ın ayağının kaymasıyla kaçan şampiyonluğun yaraları hala tazeyken 2020 yılını tek güzel hatırlayacak şehir Liverpool oldu diyebiliriz. 99 puanla büyüyü bozdular. Önceki şampiyonluklarda hep oyunculara pay biçmiştim ama bu kez tacı hak eden kişi tabii ki de teknik direktör Jürgen Klopp. Tartışmasız bu Jürgen’in kariyerinin en değerli şampiyonluğuydu.
Ligue 1 (Fransa) - Paris Saint-Germain
Kepenkleri en erken kapatan majör lig, Ligue 1 oldu. Koronavirüsün ilk günlerinde liglerin durdurulmasıyla Fransa liginden tescil kararı çıktı. 28. hafta itibariyle maç eksiğiyle en yakın rakibi Marseille’nın 8 puan önünde giden Paris Saint-Germain art arda üçüncü şampiyonluğunu kazanmış oldu. PSG’de dikkat çeken detay, Edinson Cavani’nin Icardi’nin gelişiyle yavaş yavaş perde arkasına itilmesi oldu. Mbappe-Neymar ikilisinin yeni tamamlayıcısı Arjantinli Icardi olacak gibi durdukça Cavani’nin bavullarını toplama ihtimali artıyor.
Süper Lig (Türkiye) - İstanbul Başakşehir FK
2014 yılında kurulan ve yıllardır Süper Lig’in üst sıralarını domine eden Başakşehir, Trabzonspor ile çekiştiği şampiyonluk mücadelesinin sonunda amacına ulaştı. Başakşehir, diğer büyük kulüpler tarafından taraftar sayısı nedeniyle belki şampiyonluğa layık görülemiyordu ama gerek kadro kalitesi gerek saha performansıyla herkesi yanıltmayı başardı. UEFA Avrupa Ligi’nde de her şeyin yolunda gittiği Türkiye’nin altıncı şampiyonunda Okan Buruk’la her şey sağlam adımlarla ilerliyor.