Geçen Temmuz, Milwaukee Bucks’ın NBA şampiyonu olmasının ardından Khris Middleton onca insanın içinde (takım arkadaşları, yöneticiler, ailesi…) 12 dakika boyunca Larry O’brien kupasını tek başına elinde tuttu. (12 dakika tek bir şey yaptığınızda gerçekten uzun bir süre olabilir.) O sırada tabii bu kupayı elinde tutan son oyunculardan biri olduğunu henüz bilmiyordu. En azından bu haliyle…
Çünkü kendisinden yüzlerce mil uzakta Victor Solomon, Tiffany & Co. ile Los Angeles'taki atölyede toplantıdaydı ve yıllardır üzerinde çalıştığı Larry O'Brien kupasının (diğer beş NBA sezon sonu kupasıyla birlikte) yeniden tasarımını titizlikle gözden geçiriyordu. Basketbolla ilgili gösterişli totemler tasarlayan tek kişilik stüdyo Literally Balling'in arkasındaki sanatçı ve tasarımcı Solomon, Khris Middleton’ın 12 dakika boyunca elinde tuttuğu 45 yıllık kupayı yeniden tasarlamak üzere çağrılmıştı. Tiffany & Co.'nun Rhode Island'daki atölyesinde ustalarla birebir çalışan Solomon; Bill Russell Finalleri MVP ödülünü, Doğu ve Batı finalleri şampiyonluk kupalarını, Larry Bird Trophy ve Earvin “Magic” Johnson Trophy MVP kupalarını yeniden tasarlamak üzereydi.
Solomon NBA’in en önemli kupalarını yeniden tasarlama sürecini açıklarken basketbol takıntılı bir Boston çocuğu olmasından, sanat dünyasının boğucu tarafından ve sadece şanslı bir takımın göreceği Larry O’Brien kupasına saklayacağı paskalya yumurtasından bahsediyor.
Victor Solomon
İkimiz de 80'lerin, 90'ların sonunda muhteşem hikayeleri izleyerek büyüdük. Boston’da büyürken basketbolun hayatınızın belki de en önemli şeyi olduğunu ilk ne zaman anladınız?
Fazla dramatik olmak istemiyorum ama Boston'da esmer bir çocuk olarak büyümek zordu. Orası bunun için uygun bir yer değildi. Her zaman toplumdan biraz kopukmuşum gibi hissettim çünkü etrafımda çoğunlukla sadece İrlandalı, İtalyan, Yahudi çocuklar vardı.
O zamanlar Boston'daki popüler şey hokeydi. Her gün okula giderken önünden geçtiğim bir aile tarafından işletilen küçük bir dükkan vardı. Vitrinde tam kaleci duruşuyla bir manken olduğunu hatırlıyorum. İnanılmaz görünüyordu. Ama asla alamazdım çünkü ailemin hiç parası yoktu. Bunun söz konusu bile olmadığını biliyordum. Ama basketbol odaklanmak için harika bir şey. Çünkü sadece yürüyerek çıkıp oynamaya başlayabilirsiniz. Geçmişinizin, ten renginizin, maddi durumunuzun ne olduğu önemli değil - herkes sahadayken, çok saf ve temizdi. Çünkü herkesin aklında aynı amaç vardı. Bu, insanlardan kopuk olduğumu hissettiğim bir dönemde bir topluluğun parçası olabilmem için harika bir fırsattı. Yani top, insanları tanımak ve topluluğumu genişletmek için kelimenin tam anlamıyla benim için hayattı.
Hızlı ileri gidelim. San Francisco'da çalışıyorsun. 2013'ten başlayarak Literally Balling'e dönüşen bir yan projeniz var. Peki Literally Balling'den Tiffany & Co. ve NBA ile çalışmaya nasıl geldiniz?
Film yapımcılarıyla çalışıyordum, farklı farklı bir sürü şey yapıyordum, ancak bir fikri gerçekleştirmek için bu kadar çok insanı ve kaynağı harekete geçirmem gerektiğini bilmiyordum. Zengin bir vitray geleneğine sahip San Francisco'da yaşıyordum. Bir gün bir vitray dükkanına girdim. Hayatlarını vitray yapmaya adayan bu yaşlı adamlar beni kelimenin tam anlamıyla kanatları altına aldı. İlk başta bunu sadece eğlence için yapıyordum. Benim için çok anlamlı bir sporu kutlamak için vitray bir arkalık yaptım.
Sosyal hayatımda çok popülerleşmiştim. Altı ay sonra Art Basel'de gösteri yapıyordum. Hayat çok hızlıydı, bunu anlamıştım. Bir sanat eseri almak/toplamak pek çok insan için bir tür ödül gibiydi - bu, ulaştıkları bir başarının sembolüydü.
Bir galeriyle kötü bir deneyim yaşadım. Gerçekten bunu isteyip istemediğimi düşünmek için Palm Springs'e gittim. Bu zaman zarfında, belki 2014 veya 2015 gibi, basketbol kültürel olarak büyük bir dönüş yaşıyormuş gibi hissettim. Tünelin ucu çok daha aydınlıktı. Erkeklerin kültürel olarak çok daha sofistike hale geldiğini ve estetik hakkında daha çok düşündüklerini görmeye başladım. Bir kupa sembolünün bu ömür boyu süren yolculuğun bir tür zirvesini temsil ettiğini düşündüğüm an bazı parçalar benim kafamda da yerine oturmaya başladı. Oyuncular hayatlarını bu nesnelere adamışlardı ve bu kupaların da en az onlar kadar yenilikçi ve düşünceli olması gerektiğini hissettim.
NBA 2018 civarında bana ulaştı - ne yaptığımı gördüler. İlk görüşmemizde, “Kupalardan kim sorumlu?” diye sormaya devam ettim - gerçekten bilmiyorlardı. Ben sormaya devam ettim. NBA'de saha içi marka ortaklıklarının başkanı olan Christopher Arena, aynı soruyu kendi tarafına sormaya başladı. Sonuç olara bu çılgın proje üzerinde çalışmak için 2019'da bir araya geldik.
NBA'in kesin olarak bildiği tek şey, Tiffany & Co.'nun Larry O'Brien'ı ve birkaç başka ödülü tasarladığıydı. En son 1977'de Tiffany, Larry O'Brien'ı yeniden tasarlamıştı. Bu, 75. Yıldönümü kutlamak adına büyük bir şey yapmamız için bize fırsat vermiş oldu.
Chris Marion Sr
Chris Marion Sr
Hem bir ikonu mahvetmek istemiyorsunuz hem de NBA bir dönüşüm içerisinde ve onunla aynı havayı yakalamanız gerekiyor. Larry O'Brien kupasını ve diğer kupaları yeniden tasarlarken nelerden ilham aldınız?
Christopher Arena ve benim yaptığım şey temelde dışarıdan bakmaktı. Daha önce var olan her şeyi tekrar inceledik. Merkezimizde Larry O'Brien vardı, biz de o kupanın etrafında estetik bir evren inşa ettik. Çünkü yıllar geçtikçe PR gittikçe önem kazanıyordu, iletişim bir takımı tanıtmak için çok önemli hale gelmişti. Tiffany & Co.'nun tasarladığı başlıca kupaların yanı sıra bir sürü kupa daha vardı ve NBA bunları kimin tasarladığını bilmiyordu. Oysa şimdi kupalar üzerinden yeni bir PR çalışması hazırlıyorduk.
Kupaların birbiriyle uyumlu olduğu bir evren yaratmak istiyorduk. Böylece hepsine bir arada bakarsanız, aynı ailedenmiş gibi görünüyorlardı. “Biz” olmuştuk: Diğer her şeyin dışarıda olduğu ve dünyamızı Larry O'Brien kupası etrafında inşa ettiğimiz bir “bizden” bahsediyorum. Bu, bu projenin en heyecan verici kısımlarından biriydi. Dolayısıyla ligin tüm tarihinden ilham aldık. Sen kupaları görmüş müydün?
NBA
Evet, gerçekten havalı bazı detaylar var.
Çok objektifim diyemem ancak kültürel olarak NBA yani basketbol en ilgili olduğum spor olduğu için Larry O'Brien kupasının en tanınmış ve en ikonik kupalardan biri olduğunu düşünüyorum. Snoop'un zincirinde özel olarak tasarlanmış bir örneği var, Drake kendi sahnesi için 30 metrelik bir tanesini yaptırıyor. Bu spor etrafındaki kültürle o kadar ilişkili ki bunları dışlamak mümkün değil. O sebeple bir ileri seviyeye taşımak istedik. Bu yüzden birkaç ince ama bence hikaye anlatımı için gerçekten önemli şey yaptık.
Her şeyden önce, kupanın siluetini NBA'in yenilikçilik ve ileriye dönük itibarına bir tür sembolik selam olarak öne eğilecek şekilde yeniden yönlendirdik. Topun, çaprazın üstte olduğu yerde, biraz daha tanınabilir olması için onu ileriye döndürdük. Sütundaki ağ gravürü biraz daha gerçekçi ve daha çok gerçek bir ağ desenine benziyor. Her ikisi de kontrastla kaplandı, bu nedenle biraz daha belirginler.
Chris Marion Sr, Tiffany & Co.
Sonra en büyük güncellemeyi altı için yapmış oldu. Daha önce dikdörtgen bir taban vardı. Biz onu çift istifli silindire dönüştürdük. Üst yüzeyde kazınmış bir şekilde önceki şampiyonların tümü bulunuyor. İkinci yüzey ise ilerideki şampiyonlar için boş tutuluyor ve onlarla doldurulacak. Bizi 100. yıl dönümüne kadar götürecek, sonraki 25 şampiyon için yeterli alan olacak kadar bir yüzey tasarladık. Bu tasarımlarla 25 yıl sonrasını dahi düşünmüş olduk.
Christopher Arena'nın dahiyane fikri, altına Finals logosu kazınmış bir taban eklemekti, böylece oyuncu onu kaldırdığında, altında küçük bir Paskalya yumurtası görüyordu. Demek hepsi Larry O'Brien içindi diyebiliriz ama gerçekten biz tüm dünyayı geliştirdik gibi hissediyorum.
Doğu ve Batı Konferansı MVP kupaları, bence senin için çok önemli. Boston bölgesinde büyüdüğünüz için artık Legend'in adını taşıyan bu yeni parça üzerinde çalışıyorsunuzdur diye düşünüyorum.
Siluet için başlangıç noktası olarak Bill Russell Finalleri MVP ödülünü kullandık, bunun bir versiyonunu alıp biraz küçülttük. Batı Konferansı'nın iki geçiş halesi vardır ve Doğu Konferansı'nın üç ayağı vardır, bu nedenle her konferans MVP'sinin kendi karşılık gelen donanımı var. Top kupanın tam üstünde oturur. Bunları Larry ve Magic'ten sonra adlandırmak çok şiirsel. En önemli kuralımız, bizden önce var olan her şeyi almak ve bunu bir sonraki çağı bilgilendirmek için kullanmaktı - yol boyunca efsanelere borcumuzu ödememiz gerekiyormuş gibi hissettik. Cousy, Larry O'Brien, Russell… Larry ve Magic'i o gruba, o kademeye getirmek, kendi isimlerini taşıyan bu kupalara layık olmak gerçekten güçlü bir hissiyatı var.
Chris Marion Sr, Tiffany & Co.
Oturup gerçekten “Vay canına, gerçekten bunu yapıyorum” dediğiniz bir zaman oldu mu?
Kupanın kendi versiyonumu inşa etmek gibiydi. O kadar uzun zamandır peşinde olduğum bir hayal projemdi ki. Gerçekten NBA krediyi bana verdi, hiç kimse bu başarıyı üstlenmeye çalışmadı. Sonunda, bu sezon 150'den fazla yeni kupa dağıttık, hepsi de inşa ettiğimiz bu yeni evrenle uyumlu. Hepsinin felsefi, kavramsal, estetik olarak birbirleriyle ilişkisi var. Bu hepimiz için çok büyük bir başarı ve benim de çok gurur duyduğum bir şey. Ama korktuğum birkaç an da oldu. Çok uzun zamandır elde etmek için uğraştığınız bir şeyi sonunda elde ettiğinizde “şimdi bunu gerçekten yapmam gerekiyor” diyorsunuz. Sevinç ve korku birbirine karışıyor.
Ancak Steph'in All-Star MVP'sini alması gibi, onları oyuncuların elinde görmek bana iki kat daha fazla güç veriyor. Veya Ray Allen'ın üç sayılık atışlar için KAT'a pası vermesi… Bu paslaşmayı; NBA ile bir kupa üzerinde işbirliği yapmaya, bu süreçte Tiffany & Co. ile çalışabilmeye ve onların zengin mirasını hayata geçirebilmeye benzetiyorum.
Bu başlı başına çılgınlık. O yaşlı adamların bana öğrettiği vitray tekniği, Tiffany & Co.'nun kurucusunun 80'lerde geliştirdiği tekniğin aynısı. Bu benim için hareket halindeki şiir gibi.
Şans eseri?
“Şans eseri” işte bu. Gerçekten, bahsettiğim o şans eseri an bu an. Harika.
GQ