Dünya Kupasının Yeni İlahları
GQ Sports

Dünya Kupasının Yeni İlahları

Tokyo’dan Rio’ya, Münih’ten Mexico City’ye GQ, Katar 2022’de izlenebilecek en elektrik yüklü oyuncularından oluşan başlangıç kadrosunu sunuyor.

Bir defa efsanevi İngiliz yorumcu Martin Tyler’dan bir futbolcuyu küresel bir kahraman yapan şeyin ne olduğunu açıklamasını istemiştim. İngiliz oyununun sesi Tyler anında “Futbol’’ diye cevap verdi. “Herhangi bir oyuncunun topa sahip olduğu zaman seçim yapması gereken, üç karara sahip olduğu basit bir oyundur: pas mı vermeli, sürmeli mi, yoksa şut mu çekmeliyim?” Cümlesine teatral bir ara verdikten sonra devam ediyor, “En büyük oyuncular, sadece ‘iyi’ olanlardansa, iyi kararlar verenlerdir.” Tyler’ın bu teorisini akışında görmek için 20 Kasım’da başlayacak Dünya Kupası’ndan daha büyük bir sahne olamaz. Nihayetinde beş milyarı bulacağı tahmin edilen kümülatif izleyici kitlesiyle, canlı oynanan, dünyanın en büyük gişe rekorları kıran markası...

Unutulmaz bir gol, bir nesil hatıra oluşturabilir. Çalımların, vuruşların, ihtişamın koreografisi, dünyanın dört bir yanındaki tozlu okul bahçelerinde milyonlarca çocuk tarafından taklit edilebilir. 2022 Dünya Kupası hem övgüye değer hem de kurnazca nedenlerle benzersiz bir deneyim olacak. Orta Doğu’da düzenlenecek ilk Dünya Kupası, Katar’da yapılacak. Çölde yaz sıcaklığı 41 derecelerde seyrederken, FIFA organizatörleri daha serin iklimler arayışına girdi ve bu süreçte kulüp takviminin ritmini bozarak rekabeti Temmuz’dan Kasım’a kaydırmak durumunda kaldılar. Bu, sahadayken, neredeyse kesinlikle tüm zamanların en baskın iki oyuncusunun uluslararası kariyerlerine perdenin indiği bir turnuva olacak: 37 yaşındaki Portekizli Cristiano Ronaldo ve onun ezeli rakibi, 35 yaşındaki Arjantinli Lionel Messi. Futbol, aynı doğa gibi boşluktan nefret eder, bu yüzden biz taraftarlar yeni kahramanlar aramaya yöneliriz. Bu dosyada GQ, bu kahramanlardan bazılarının kim olabileceğine dair bahse giriyor.

Çoğu Dünya Kupası’na ilk kez çıkıyor. Bazıları, 22 yaşındaki Brezilyalı Vinícius Júnior gibi genç oluşundan dolayı bu listede, bazıları ise Botticelli tablosunu anımsatan Hollandalı defans oyuncusu 31 yaşındaki Virgil van Dijk gibi takımları kariyerlerinde ilk kez kalifiye oldukları için. Hepsini birbirine bağlayan şey, yeteneklerinin yanı sıra belli bir kalitede olmaları: İspanyol yetenek Ansu Fati’nin zaman ve mekânı kendi isteğine göre bükme süper gücü ya da Trent Alexander- Arnold’un topu geçme, yörüngeyi, hızı ve mesafeyi bir NASA bilim insanının hassasiyetiyle hesaplama becerisi gibi hem oyunlarında sergiledikleri bir şıklık hem de kendilerini saha dışında temsil edişleri. Bu, kendine hakim olma, olağan dışı atletik yetenekler ve kendinden şüphe duymayı dize getiren bir yüzleşme kabiliyeti ile donatılmış bireylerin bir koleksiyonu. Bazıları ise bir kahramanın yolculuğunu üstleniyor. Kanadalı Alphonso Davies Ganalı bir mülteci kampından umulmadık frijiteye sahip Edmonton’a kaçtı ve orada kendisini dünyanın en iyi sol beklerinden biri olarak ilan etti. Phonzie, müthiş bir coşkuyla, 1986’dan bu yana ilk kez milli takımını Dünya Kupası’na geri götürdü. FIFA’nın paha biçilemez mücevherini en yüksek teklifi verene sattığı bir zamanda, bu nispeten genç oyuncu grubunun yapmak için toplandıkları şeye karşı gösterdikleri hürmeti deneyimlemek sahiden heyecan verici. Sırtındaki ikonik 1994 Brezilya formasıyla Vinícius Júnior’a ya da eski Alman günlerinden kalma vintage bir tişört ile Kai Havertz’e baktığımda bunu görüyorum. Geçmişin yankıları, günümüzde oyuncuların zihnine sızıyor. Kendi ulusal kahramanları, onların gelecekteki zaferlerine ilham veriyor.

İZLE
Mario Gómez Kamera Arkası
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası