Ah Belinda’dan başlıyorum: filmin orijinal versiyonunu izlediğin andan, kendi sahnelerini görene kadarki süreçte bu fantezi-komedi yolculuğu kişisel olarak nasıl geçti?
Ah Belinda kült bir film ve yeniden çekilmesi tabii ki heyecan verici. Ama aslında çocukluğuma dair bir anı tetikledi beni. Ah Belinda’yı ilk defa kardeşimle izlemiştim ve ikimiz de çocuktuk. Filmi pek anlamamıştım, bir yandan komikti ama Belinda’yı daha sonra rüyamda görmüştüm, çok korkmuştum. O korkudan bugünkü heyecana geçiş benim için çok eğlenceli. Hakan Bonomo sevdiğim bir kalem, senaryoyu okurken hikayenin içindeydim sanki ve böyle kült bir projede var olmak istedim.
Kerem Ayan’ın projesi Oregon’daysa bu kez Ah Belinda’nın ilk yayınlandığı 80’lere dönüp o dönem toplumundan bir profili yansıtıyorsun. Hem rolünü hem de 80’leri çalışırken seni şaşırtan, belki bugünü daha iyi yorumlamanı sağlayan anekdotlarını paylaşır mısın?
Dönem işleri birçok oyuncu için her zaman heyecan vericidir. Şimdiki günlük alışkanlıklarımızın birçoğu o yıllarda yoktu. Tabii ki teknoloji bunun en büyük etkeni. Bu bakımdan hayat şartları belki daha zordu ama bana hep daha samimi geliyor. Görsel olarak da daha özenliydi her şey. Daha önce Kıbrıs dizisini çekerken deneyimledim bunu ama iki işin dünyası elbette çok farklı. Beni asıl heyecanlandıran hiç oynamadığım bir karakteri canlandırmaktı ve bunun bir Ümit Ünal senaryosu olması. Kısa bir zamanda çektik filmi ve müthiş eğlendiğimiz bir set oldu. Ben aşırı keyif aldım. Tabii bunda hem Kerem’in hem Aslı’nın hem de ekibin büyük payı var. Açıkçası çok mutluyum Oregon’da yer aldığım için. Vizyonu merakla bekliyorum.
Kiraz Mevsimi final yaptıktan sonra da yaz sezonu dizilerine dair jenerik bir yapım gibi anılmaya devam etti. Diziyi ve kariyerindeki yerini yaklaşık on yıl sonra nasıl değerlendiriyorsun?
Kiraz Mevsimi bir nevi başlangıç gibi benim için. İlk projem değil ama en özel işlerimden biri olduğunu söyleyebilirim. Ben hayatta anı biriktirmeyi çok severim ve aslında yıllar sonra elimizdeki en büyük değer anılarımız oluyor. Kiraz Mevsimi başarısının yanı sıra hayatıma güzel dokunuşları olduğu için çok özel.
Eşinle tekrar bir dizi ya da filmde bir araya gelmek fikrine nasıl bakıyorsun?
Sıkça sorulan bir soru bu ama sanırım genelde cevabı tatmin etmiyor :)
Doğru bir iş doğru zamanda ikimizi de mutlu edecekse tabii ki sıcak bakıyoruz.
Rol yaparken iyi görünmek ne kadar umurunda oluyor?
Önemsiyorum. Ama iyi görünmeyi yakışıklı veya güzel olarak yorumlamıyorum. Karakterin sahnede nasıl olması gerektiği ile ilgileniyorum. Önce dış görünümle karakteri seyirciye inandırıyorsunuz ve benim için en gerçekçi ve en doğru olan en iyisidir. Dolayısıyla evet iyi görünmek bu yüzden önemli.
Oyunculuktaki en büyük motivasyonun nedir?
Oyunculuk benim için en büyük motivasyon. Mesleğimi çok seviyorum ve bu yüzden kendimi şanslı hissediyorum. Projelere hazırlık süreci en sevdiğim dönemler oluyor. Yeni bir başlangıç yapıyorsunuz ve doğrusu neyin içine girdiğinizden asla emin olamıyorsunuz. Korku, heyecan, hırs, mutluluk... Epey bir kelebek etkisi yaratıyor.
Bu çekimde seni biraz İtalyan havasında görüyoruz. Modaya ne kadar meraklısın? Damatlığında beyaz frak seçmek gibi bir hareket alanına sahip görünüyorsun.
Evet, beyaz frak riskli bir hareketti. Daha önce örneğini ben de görmemiştim ama kendime yakışacağını bildiğim her şeyi giyerim ve iyi taşırım. İlk aklıma geldiğinde bu fikri yakın çevremle paylaştım, yüz ifadelerini siz hayal edin:) Ama mutlaka denemek istedim ve böyle karar verdiğim için mutluyum. Genel olarak giyinmeyi seviyorum ama bunun için çok uğraşmıyorum.