Eğer bir koşucuysan ya da koşmaya yeni başladıysan, muhtemelen “Koşucu Yüzü” ya da “Runner’s Face” hakkında bir şeyler duymuşsundur. Bu, koşmanın seni daha hızlı yaşlandırdığı, tekrarlayan sarsıntıların yüzünü olduğundan daha kırışık, sarkık ve yaşlı gösterdiği fikrine dayanıyor.
Bu düşünce, birçok kişinin erken yaşlanmaktan korunmak için koşmayı bırakmasına ya da daha az yapmasına neden olabiliyor. Fakat gerçekten böyle bir şey var mı, yoksa endişelenmene gerek yok mu?
Koşmak harika bir spordur, akciğerlerin, kemiklerin ve kasların için faydalıdır, zihinsel sağlığına iyi gelir ve Dünya Sağlık Örgütü’nün günlük önerdiği minimum aktif kalma süresini karşılamanın kolay bir yoludur. Ancak koşuya dair hangi şeylerin efsane hangilerinin gerçek olduğunu bilmek, gerçekten nelerden endişelenmen gerektiğini (mesela sakatlanma ya da aşırı antrenmana kapılma gibi) anlamak önemlidir. Evet, “Koşucu Yüzü” konusu sosyal medyada çokça döndü ama artık neyin doğru neyin yanlış olduğunu öğrenme zamanı geldi.
Koşucu yüzünün olmasından endişe mi ediyorsun? Kaynak: GettyImages; Nikada
Koşucu Yüzü, 2023 yılında TikTok’ta viral oldu. Doktor Gerald Imber, koşmanın özellikle uzun mesafe koşularının insanları daha hızlı yaşlandırdığını ve yaşlanma belirtilerinin yüzlerde çok daha belirgin hale geldiğini söylemişti.
Ayrıca doktor, koşucuların sadece daha kırışık görünmekle kalmadığını, yüzlerinin sarkık ve çökmüş görünebildiğini de iddia etti. Bunun sebebinin ise tekrarlayan sarsıntıların cildin genç görünümünü koruyan elastikiyeti etkilemesi olduğunu belirtti.
Koşucu Yüzü hakkında dikkat edilmesi gereken nokta şu: Bunun gerçek olduğunu ya da koşmanın insanları daha hızlı yaşlandırdığını kanıtlayan hiçbir bilimsel veri yok. Aksine egzersiz genç kalmana yardımcı olur ve cildin için de faydalıdır. Dermatolog Ivy Lee’nin Business Insider’a anlattığına göre, koşmanın yüzünde ufak değişiklikler yaratabilmesinin bazı nedenleri var, ama bu senin daha yaşlı görüneceğin ya da düzenli koştuğun için yüzünün sarkacağı anlamına gelmiyor.
Lee, koşmanın kilo ve yağ kaybettirebileceğini (ki bu durum herhangi bir egzersizde de olur) ve bu yüzden yüzün daha ince görünebileceğini açıkladı. Ayrıca dışarıda koşuyorsan, güneşe maruz kalmak lekelerin, kırışıklıkların oluşmasına ve yaşlanma sürecinin hızlanmasına yol açabilir. Ancak bu, uzun süre güneş altında kalan ve uygun güneş koruması kullanmayan herkesin başına gelebilecek bir şeydir. Yani sorun doğrudan koşmak değil, koşarken nasıl davrandığındır.
Herkes gibi, koşucular da ciltlerini korumak ve yaşlanma sürecini yavaşlatmak için dikkatli olmalıdır.
Dışarıda koşuyorsan şapka takman önerilir. Bu ekstra bir koruma sağlar ve cildinin uzun süre güneşe maruz kalmasını önlemeye yardımcı olur. Ancak bunun güneş kreminin yerine geçmediğini, sadece ekstra bir katman sunduğunu unutma.
Güneş kremi vazgeçilmezdir, kapalı alanda koşarken bile. Terlemek korumayı azaltır, bu da çok terlediğinde ya da suyla temas ettiğinde yeniden sürmen gerektiği anlamına gelir. Yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi kullanmak ve yüz için uygun bir ürün seçmek önemlidir.
Ter tüm cildinde birikir. Bu yüzden duş almanın yanı sıra, özel bir temizleyiciyle yüzünü yıkaman, cildinin genç görünmesini destekleyecek bir nemlendirici kullanman ve günlük güneş kremini eklemen tavsiye edilir.
