- Çocukluğundan beri istediğin komedyenliğin para kazanmak için zor bir yol olabileceğini fark edip altın bileziğin mühendisliğe dönmek istediğin oldu mu hiç?
Düşünmenin ötesinde denedim de. Yetenek Sizsiniz Türkiye’de yuhalanınca annem “Bak oğlum denedik olmadı, gel biz işimizi yapalım” demeye başladı. Sürekli bunu konuşur olduk. Bilgisayar mühendisliğinin çağımızın mesleği olduğunu, dünyanın en kritik işi olduğunu anlatarak mühendisliğe methiyeler başlığı altında ele alınabilecek konuşmalar bütünü haline geldi. Ben de başka işlere başvurma kararı aldım. Neyse ki kimse işe almadı…
- Peki okul yılların?
Okul yıllarım çok eğlenceliydi. Ben hocalarımı da severdim. Arkadaşlarımla da hala görüşürüz. Bilgisayar mühendisliği de, lise de basketbol ve eğlenceyle dolu yıllardı.
- Komedyen ile oyuncu dışarıdan bakan seyircinin gözünde çok farklı şeyler. Ama hem Türkiye’de hem dünyada iyi komedyenler aynı zamanda çok iyi oyuncular ve senaristler. Sen oyunculuğunu Ahlat Ağacı ile kanıtladın, hayatını anlatan bir dizi çektin… Doğu oyunculuğa ve komedyenliğe nasıl bakıyor? Senin için biri birinden daha eğlenceli ya da heyecanlı mı?
Komedyenlik benim tek hayalimdi. Aklıma sürekli komik şeyler geldiği için bunları anlatmam gerektiği kanısına vardım. Kendimi bildim bileli de anlatmaktayım. Oyunculukla ilgili de her zaman bir fikrim vardı. Bir film izlerken, bir karakteri irdelerken, ben olsam nasıl yapardım diye düşünmeden edemem küçüklüğümden beri. Şimdi diziyi de ben yönettiğim için sahnelerin amaçlarına, yönetmenin maksadına, bize o duyguyu nasıl geçirdiklerine odaklanır hale geldim. Oyunculukla komedyenliği kıyaslamak mümkün değil neticede. Ben genel olarak öğrenme modunu seviyorum ve sahnede yeni bir şakayı anlatmayı denemek de sette yönetmenlerle çalışmak da bana ayrı ayrı heyecanlar yaşatıyor.
- Sinemanın iki ayrı dahi adamıyla iki film çektin. 2019 Siyad En İyi Erkek Oyuncu ödülünün sahibisin. Ölümlü Dünya ve Ahlat Ağacı… Sinema kariyerinin devam senaryosunu nasıl yazmayı planlıyorsun?
Sinemada kamera önünde de arkasında da görmem gerekeni gördüm. Şimdi artık bir Doğu Demirkol filmi yapmanın zamanı gelmiş gibi geliyor bana.
- Bu sene bir de Mustafa Sandal’la düet yaptın. Var mıydı hep aklında müzikle ilgilenmek yoksa bir anda çıktı ve neden olmasın mı dedin?
O iş çok enteresan şekilde gelişti. Bundan yaklaşık üç yıl önce şans eseri bir prodüktörle tanıştım bir alışveriş merkezinde. Bana bestelerinden bahsetti, ben de sözlerini hatırlamadığım şarkıları uydura uydura söz yazma yeteneğim olduğunu, isterse ona sözler yazabileceğimi söyledim. Sonra birkaç şarkı yaptık eğlencesine. Bu yazdığım sözlerin çok iyi olduğunu söyleyerek “Besteleri almak isteyenler var, ne yapalım?" dedi. Ben de “Bu şarkıyı Mustafa Sandal söylesin isterim!” dedim. “İlk yaptığın şarkıyı Mustafa Sandal söylemez. Bu dünya öyle bir hayal alemi değil” şeklinde bir itirazla karşılaştım. Aradan iki yıl geçti. Konu tekrar gündeme geldi. Ben yine “Mustafa abi söylesin” dedim. “Tamam, bir sorayım menajerine” dedi, beş dakika sonra telefon geldi; “Mustafa Sandal seni haftaya teknesine bekliyor!” dedi. Heyecanımı dizginleyip “Doğu! Cool olma zamanı!” dedim ve cevap verdim “Haftaya müsait değilim, 10 güne ancak…”
- Şu an sahne, perde ve müzik sektörlerindesin. Kariyerindeki bu çeşitliliği devam ettirmeyi düşünüyor musun? Seni ilerleyen süreçlerde farklı sektörlerde de görebilecek miyiz?
Yeme içme sektörüne girmeyi planlıyorum. Bir tarifim var, Arda’ya ulaşmaya çalışıyoruz… Şaka bir yana, gelecekte bir televizyon projesi var.
Devamı GQ Men of the Year 2021 Kış Sayısında