Yoksa Kelleşiyor Musunuz?
Bakım

Yoksa Kelleşiyor Musunuz?

Hiç kuşkusuz erkek milletinin en büyük problemi, saç dökülmesi. Kaç yaşında olursanız olun, gen kodlarınızda varsa, yavaş yavaş saçlarınıza veda etmeye hazır olun.

Her ne kadar karizmatik bir görünümü beraberinde getirse de çoğu zaman erkekler saçlarını kaybetmeye pek hevesli değiller. Saç dökülmesine kesin bir çözüm bulunamasa da (evet, bir noktadan sonra saç ektirmek durumu kurtarsa da giden saçları hiçbir şey geri getiremiyor) süreci erkenden fark edip yavaşlatmak mümkün.

Yine de unutmayın; bakımlı olduğunuz sürece lepiska saçlı mı yoksa kel mi olduğunuzun hiçbir önemi yok. Önemli olan özenli ve kendine güvenen bir duruş...

Genlerinizde saklı

Öncelikle şu söylentiye bir son verelim: Kellik genleri annenizin babasından geçer. Yanlış. Evet durum her ne kadar genetik olsa da anneniz kadar babanızdan da size geçen genlerin rolü büyük. Uzmanlar saçın uzamasında etkili olsan 200’e yakın gen bulunduğunu ve bunların farklı kombinasyonlarla bir araya geldiği için, ailede genlik olsa da herkeste aynı etkiye sahip olmadığını söylüyor. Yani kardeşinizin saçları dökülüyorsa sizin de döküleceği anlamına gelmiyor.

Eskiden aile fotoğraflarına bakıp kelleşip kelleşmeyeceklerinin ipucunu arardı ‘büyüklerimiz’. Günümüzde artık çok daha bilimsel yollarla bunu anlamak mümkün. DNA testleri ne kadar kelleşeceğinizi (ve ne kadar hızla ilerleyeceğinin) tespit edebildiği gibi, saç dökülmesine karşı tedavilere karşı vücudunuzun nasıl bir reaksiyon gösterebileceğini de belirliyor.

Saç dökülmesine ne sebep olur?

Cevap veriyoruz: DHT hormonu. Testosteronun bir versiyonu olan DHT (yani dihidrotestosteron) kelliğin en büyük belirleyicisi. Yalnız bilmekte fayda var; DHT hormonunun salgılanmasından ziyade, bu hormona karşı olan hassasiyet saç dökülmesinde belirleyici. Ayrıca sigara, stres ve testosteron takviyesi gibi etkenlerin DHT üretimini artırarak saç dökülmesini tetiklediğini de belirtelim.

Peki ne zaman başlar?

Evet, ‘genetik’ dedik ama DHT hormonuna karşı hassasiyetiniz ne ölçüde olursa olsun, ilerleyen yaşla birlikte erkeklerde saç dökülmesi de belirli bir ölçüde artıyor. Bunu kabul etmek gerek. DHT hassasiyetine göre bu süreç kimilerinde 20’li yaşların sonunda başlıyor, 30’larda zirveye çıkıyor ve 40’lara doğru devam ediyor.

Saçlarınıza sahip çıkın

Yine de bu süreci yavaşlatabilirsiniz. Hem de saç ektirme gibi zahmetli yöntemlerden bahsetmiyoruz: 

  • Öncelikle, uykunuzu düzene sokun ve hem sigara hem de alkol tüketiminizi azaltmaya özen gösterin; bu iki değişiklik, yeni saç tellerinin oluşumunda etkili olacaktır.
  • Bazı ilaçlar (antidespresanlar, hormon takviyeleri vs.) saç dökülmesini artırabilir. Saç tellerinin dayanıklılığını etkileyebilir. Öncesinde araştırmaya özen gösterin. Her şeyden önemlisi, kreatinden uzak durun; kreatinin DHT hormonunu artırdığı çoktan kanıtlandı.
  • Gıda takviyesi hem saçlarınızı güçlendirecek hem de dökülme sürecini yavaşlatacaktır. Biotin içerikli vitaminlerden faydalanabilirsiniz.
  • Kafein (ve yeşil çay) içerikli saç ürünleri de dışarıdan alacağınız yardımların başında geliyor. Bu ürünler saç tellerinizi ve derinizi güçlendirecek.

Gerekli önlemleri aldığınız sürece, DHT hassasiyetiniz ne ölçüde olursa olsun saç dökülmesi sürecini uzatabilirsiniz. Belki gelecekte bir gün tamamen dökülmesine engel olamayabilirsiniz ama birlikte daha pek çok güzel günler geçirebilirsiniz.

(Kaynak: www.gq.com)

İLGİLİ İÇERİKLER kellik saç dökülmesi DHT
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası