Üşüten dinginlik
Wellness

Üşüten dinginlik

Ultra Maratoncu Özgür Tetik’le birlikte CyroTherapy’nin eksi 140 derecede sunduğu şifayı keşfediyoruz. Sıkı giyinin, buralar biraz soğuk…

Uzun mesafeler koşabilmek insanı diğer canlılardan özelliklerden biri. Biz, tabiri caizse, soğuması gerekmeyen bir motora sahibiz. Performansımızı belirleyen ise hem fiziksel hem zihinsel kuvvetimiz hem de dayanıklılığımız… Bu üçü de önemli bir bütünün bileşenleri. Bunların dışındaki en önemli unsur ise yenilenme; yani dinlenme, beslenme ve bakım periyodunu tam anlamıyla uygulamak. Hele ki benim gibi kendinizi ultra maraton koşarken buluyorsanız…

 18-01/11/screen-shot-2018-01-11-at-152005.png

Bir ultra maraton koşucusu olarak, 100 kilometrenin ya da 10 saatin üzerinde birçok yarışta mücadele ettim, ediyorum. Biraz önce bahsettiğim tüm özelliklere kilometreler boyunca ihtiyacım oluyor. Mesela çok zor bir yarışımdan sonra (yaklaşık 40 saat sürmüştü), bir hafta boyunca merdiven inmekte ve oturmakta zorlandığımı hatırlıyorum. Dolayısıyla böylesi zor yarışların öncesinde ve sonrasında vücudun bakım ve yenilenme süreci çok önemli.

Birçok spor dalında olduğu gibi ultra maratonda da branşın karakteri gereği sene içinde defalarca yarışlarda start alıp, zor doğa şartlarında mücadele etmek zorunda kalıyoruz. Özellikle iki yarış arasındaki geçiş dönemi büyük öneme sahip: Vücutta oluşan yıpranmaları olabildiğince iyi bir şekilde tedavi edip, diğer mücadelenin şartlarına hazırlanmak gerek. Ben de tam böyle bir dönemimde CyroTherapy ile tanıştım. Aslında daha önce duyduğum ancak uygulama şansı bulamadığım bir tedavi şekliydi.

 18-01/11/screen-shot-2018-01-11-at-152018.png

Ekim ayındaki 110 kilometrelik Ultra-Trail World Tour kapsamında gerçekleştirilen ve Türkiye’den kabul edilen tek yarış olan Cappadocia Ultra-Trail’ı koştuktan sonra benim için yeni bir deneyim olan CyroTherpy tedavisine seanslar halinde başladım. Eski toparlanma sürecimle karşılaştırdığımda kaslarımda daha çabuk bir iyileşme hissettim ve antrenmanlara daha hızlı dönebildim.

CyroTherapy’nin tekniği, vücudu eksi 140 derecelik soğukla tedavi etmeye dayanıyor. Aslında Antik çağlardan günümüze uzanan ve teknolojiyle birlikte daha da geliştirilen bu yöntem, soğuğun etkisiyle vücuttaki kan dolaşımını hızlandırıyor, daha fazla endorfin salgılanmasını sağlıyor ve canlanmaya ihtiyaç duyan vücudun oksijen ve besin miktarını artırıyor. Başka bir deyişle; soğukla karşılaşınca vücut, koruma içgüdüsüyle tüm kanı gövdeye ve iç organlara taşıyor, kana daha çok oksijen depoluyor. Bu tedavinin zihinsel boyutu da var elbette; tüm bu süreç zihinsel dinçleşme sürecini de aktif tutuyor.

 18-01/11/screen-shot-2018-01-11-at-152311.png

Christiano Ronaldo, Lebron James, Stephen Curry, Floyd Mayweather, Manchester City, Paris Saint Germain ve Golden State Warriors gibi dünya çapındaki sporcular ve spor takımları da performanslarını artırmak ve yaralanmalarının daha hızlı iyileşmesini sağlamak için bu tedaviden faydalanıyor. Hücre gençleşmesi ve kolajen seviyesinin artırılması gibi konularda da vücuda destek olan CyroTherapy’nin cilt üzerinde de faydaları var ama o başka bir yazının konusu olsun.

Kasım ayının sonunda 250 kilometrelik ikinci çöl yarışım için Peru’ya ICA çölüne gittim (birinci yarışım Marathon des sables’dı) ve iki maraton arasında uygulanan CryoTherapy’nin pozitif etkilerini çok belirgin bir şekilde hissettiğimi söyleyebilirim. Hem günlük hayatta hem de maraton sırasında…

Çöl artık çok geride kaldı. Vücudu bir sonraki maratona hazırlamanın vakti gelmiş de geçiyor bile…

Meraklısına not: CryoTherapy, Nişantaşı City’s -3. katta tedavilerine devam ediyor. www.cryo.com  

İLGİLİ İÇERİKLER CyroTherapy Özgür Tetik
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası