form.focus.pierre. Fotoğraf: Alper Deniz Styling: Koza Kurtuluş
Röportaj

form.focus.pierre.

Dyshawn Pierre ile var olmak, hareket ve hiç değişmeyenler üzerine bir sohbet.

Oyun Son Düdükle Bitmez

EuroLeague Şampiyonluğu ve içsel yansımalar üzerine

Bir EuroLeague Şampiyonu’sun. O anda, tüm o gürültünün ortasında, aklına ilk ne geldi?
Açıkçası, sadece hızlıca “Vay be, gerçekten yaptık” oldu. Takım arkadaşlarımın kutlamasını izlemek, yüzlerindeki sevinci görmek, farklı bir şekilde çarptı. Bütün yıl o an için çalıştık ve Avrupa’nın en büyük şampiyonluğunu kazanmak mı? Daha iyisi yok.
Birçok oyuncu için bu ilk şampiyonluktu. Bazıları Final Four’a çıkıp kısa düşmüştü. O anın onlar için, hepimiz için ne anlama geldiğini görmek bana sıkı çalışmanın karşılığını verdiğinde gerçekte neye benzediğini hatırlattı.

O anda, daha önce ortaya çıkmayan hangi yönün ortaya çıktı?
Dinginlik. Genelde kafamda çok fazla şey döner, ama o anda sadece “Tanrı’ya şükür. Yapmaya geldiğimiz şeyi yaptık” oldu. Bir sonrakine acele etmeden, o anı yaşamaya çalıştım.
Ertesi sabah daha da çok oturdu. Tüm yılı ve aslında öncesindeki yılları düşündüm. O şampiyonluk sadece bir sezona ait değildi, zaman içinde inşa edilmişti. Şiirsel hissettirdi. Ve ötesinde, burada beş yıldır bulunuyorum. Fenerbahçe’nin dünyanın dört bir yanında taraftarları var. Onlara yeniden bir şampiyonluk getiren takımın parçası olmak, her zaman hatırlayacağım bir şey.

Herkes bir zaferden sonra neyin değiştiğini konuşuyor ama ne değişmedi?
Mütevazı kalmak. Başımı eğmek. Bu değişmiyor. Kazanmak harika, kimse onu bizden alamaz, ama oyunu gerçekten seviyorsanız, her zaman büyümenin yollarını ararsınız. Ve eğer bir şans daha bulursam, daha da fazla katkıda bulunmak istiyorum. Yapabileceklerimin en iyi versiyonunu göstermek istiyorum.

form.focus.pierre.

Dingin Olacak Kadar Güçlü

Pilates, hareket ve gücü yeniden tanımlamak üzerine

Pilates’i antrenmanının düzenli bir parçası yaptın. Seni ona çeken neydi ve devam etmeni sağlayan şey ne?
Başta sadece merak ettim. Ama Pilates beni hızlıca alçakgönüllü yaptı. Sessiz ama zor. Seni yavaşlamaya ve aslında bedenini dinlemeye zorluyor. Ağırlık salonunun hiç yapmadığı şekilde beni güçlendirdi.
Bazen rutini değiştirmek iyi oluyor. Hem bedenini hem zihnini taze tutuyor.

Yavaşlamanın hareket etme biçimini ya da düşünme şeklinizi nasıl değiştirdi?
Bana kontrol duysunu sağladı, hem fiziksel hem zihinsel olarak.
Tepkiyi niyete dönüştürdüm. Her seans ilerleme gibi hissettiriyor. Pilates’te bulduğum o sakinlik sahada da ortaya çıkıyor. Daha fazlasını yapmak değil, amaçla yapmakla ilgili.

Dayanıklılık üzerine kurulu bir dünyada, daha soft bir şeyi benimsemek ve oyuna onun için yer açmak ne anlama geldi?
Açıkçası, soft bile hissettirmiyor. Bazı seanslarda hayatım için savaşıyor gibiyim.
Pilates ihtiyacın olduğunu bile bilmediğin yerlerde güç inşa ediyor. Odağını ve dengenizi keskinleştiriyor. Sessiz bir dayanıklılık türü ama gerçek. Ve bu benim nasıl hareket ettiğime, nasıl toparlandığıma, nasıl göründüğüme yansıyor.

form.focus.pierre.

Kimsenin Görmediği Sessiz Çalışma

Denge, baskı ve öz-farkındalık üzerine

İnsanlar istikrar için sana yaslandığında, sen nereye yaslanıyorsun?
Önce Tanrı. Her zaman.
Ve ailem, özellikle de babam. İlk günden beri benimleydi. Bir şey söylemesem bile anlıyor. Kontrol ediyor, beni ayakta tutuyor.
Bu sezon zihinsel olarak beni zorladı, oynayabileceğimden daha az dakika aldım. Ama o temele sahip olmak, beni bunun içinden çıkardı.

Dengede kalmak için bırakmayı öğrenmek zorunda kaldığın şey neydi?
Herkese kendimi kanıtlama ihtiyacı.
O baskı, o gürültü, seni yolundan saptırabiliyor. Bazen zamanlama ve fırsatla ilgili olduğunu kabul etmek zorundaydım. Ve o an geldiğinde, hazır olmalısın.

Günlük hayatında hâlâ deneme-yanılma gibi hissettiren bir şey var mı?
Alarmımı ertelemek dışında? Pek yok.
Benim için işe yarayan bir ritim kurdum. İlgilendiğim birini aramak, arkadaşlarla yemeğe çıkmak ya da antrenman sonrası beni resetleyen bir şey yapmak olsun, kendimi ben gibi hissettiren şeylere yer açmaya çalışıyorum.

Kendini yeniden sen gibi hissettiren küçük bir şey yapıyor musun?
Aileyle zaman geçirmek. Yatmadan önce dua etmek.
Bana ne yaptığımın ötesinde kim olduğumu hatırlatan sessiz anlar.
Ve açıkçası, sadece oyunu oynamak. O beni her zaman geri getirir. Bana neden başladığımı hatırlatır.

form.focus.pierre.

Kendini Stil ile İfade Etmek

Kimlik, özgüven ve kişisel evrim üzerine

Çaylak halin şimdiki stilini görse ne söylerdi?
Muhtemelen güler ve “Uzun bir yol katetmişsin” derdi.
O zamanlar çılgındı, her gün sadece basketbol şortu ve eşofman. Şimdi planım varsa gerçekten kombin yapıyorum. Hâlâ keşfediyorum, ama kendi stilimde ve tenimde daha rahat hissediyorum.

Dolabında hâlâ sakladığın en eski şey ne ve neden?
Vince Carter formam.
O benim ilkimdi. MJ, KG, Kobe, Bron, Iverson koleksiyonum vardı. Şimdi hepsi kaldırıldı, ama o VC hâlâ dolapta.
Ayrıca birlikte oynadığım takım arkadaşlarımdan da formalar saklıyorum. Ama o ilk olan, kalacak.

form.focus.pierre.

Yalnızca Oyunumdan Daha Fazlasını Barındıran Bir Şehir

İstanbul ve mekân hissi üzerine

İstanbul’da yaşamak sana sadece şehir hakkında değil, kendin hakkında da ne öğretti?
Sevdiğim şeyi yapabildiğim için inanılmaz derecede şanslı olduğumu.
İstanbul devasa, tarih dolu, insan dolu, hayat dolu. Seni alçakgönüllü yapıyor. Seni en iyi şekilde ne kadar küçük olduğunu fark ettiriyor.
Ayrıca bana yavaşlamayı öğretti. Çaya oturuyorsun ve bir bakmışsın iki saat geçmiş, sadece konuşup bağ kuruyorsun. O ritim beni değiştirdi. Burada büyüdüm, sadece oyuncu olarak değil, insan olarak da.

Yarın ayrılmak zorunda kalsaydın, şehirden yanında neresi kalırdı?
İnsanlar. Kesinlikle.
Burada bir sıcaklık var, nasıl yanındalar, nasıl destek oluyorlar, seni evinden uzakta bile aile gibi hissettiriyorlar.
Ve Türk çayı. İçinde ne varsa bilmiyorum ama onun için bir el bagajı ayırmam gerekir. Belki bir iki simit de.

Seni Ayakta Tutan Şey

Neşe, kimlik ve gürültü dağıldığında kalanlar üzerine

Son zamanlarda sana neşe getiren, basketbolla hiç ilgisi olmayan küçük bir şey ne?
Sevdiğim insanlarla bir maçtan sonra deşarj olmak. O alan, o zaman, her şeyden daha önemli.

Hayat seni nereye götürürse götürsün, Dyshawn’da asla değişmeyen parça ne?
Şükran. Az da olsa çok da olsa, onu takdir etmeye çalışırım.
Ve elimden geldiğinde yardım etmeye çalışırım. Tanıdığım ya da tanımadığım biri olsun, onlara gülümsetebilir, güldürebilir ya da sadece fark edilmiş hissettirebilirsem, bu bana huzur verir. Bu benim.

İZLE
Denge 2025 Kapak Yıldızı Hakan Kurtaş
İLGİLİ İÇERİKLER
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası