Stalk yani belli birini sosyal medya hesapları üzerinden gizlice takip etmek, bu araçları kullanan hemen hemen herkesin hem yaptığı hem de maruz kaldığı bir durum. Türkçeye henüz tam geçemeyen kelime, fiil olarak kullanıldığında 70’li yıllarda size hapse götürecek olan “stoklamak” gibi tınlasa da sosyal medyada herkesin kullandığı bir terim oldu. Stalk’ladığınız veya sizi stalk’layan kişiye göre tepkiler değişiyor tabii. Karşılıklı olduğunda birden o sapkınlığa gidebilecek durumdan birbirine gülen suratlar gönderen sempatik bir flörte dönebilirken, platonik olduğunda dertler dilbilgisini aşıyor. Uykular kaçıyor, elinde büyüteçle kanıt arayan bir dedektif gibi geceler boyu süren araştırmalara sürükleyebiliyor insanı.
Bir kadınla tanıştığınızda ekran romantik komedilerdeki gibi ikiye ayrılıyor. Yanınızdan ayrıldığı an hemen girip Twitter’da ne yazmış, Instagram’da ne paylaşmış diye kontrol ederken stalk başlamış oluyor bile. Burcunu, siyasi görüşünü, tuttuğu takımı ve ilişki durumunu öğrenmeniz 10 saniye sürebilir. Tabii eğer bir sonraki buluşma olacaksa bunların hiçbirini bilmiyormuş gibi yapmanız lazım. Burada iki taraf da anlamsız derecede iyi oyunculuk sergiliyor genelde. Aslında herkes her şeyi biliyor ama prosedürü aşmadan kızın elini tutup yürümenize imkan vermiyor hâlâ hayat. Muhtemelen ikinci veya üçüncü buluşmada “Sen benim portakal reçeli sevdiğimi nerden biliyosun be?” gibi bir soruda sukoyuvereceksiniz ama oradan sonra, önemi yok.
Eğer kadınla tanışmıyorsanız bu sefer stalk, tam bir heyecan kasırgasıdır. Beğendiğiniz birinin sadece ayak fotoğraflarını paylaşması bile sizin için çok önemli bir ipucu olabilir. Instagram’da bir surat fotoğrafı görebilmek için kadının yıllar önce koyduğu karelere kadar giderken yolda adeta bir yakın tarih belgeseli izler gibi olur insan. Bu noktada stalk ikiye ayrılır: Hiç çaktırmamak veya merak uyandırıcı izler bırakmak. Hazır gitmişken, onun yıllar önce koyduğu bir fotoğrafı beğenmek en çok kullanılan yöntemdir ve çoğunlukla kadının bir arkadaşını arayıp “Serhan benim üç yıl önceki fotoğrafımı beğenmiş!” demesiyle sonuçlanır. Arada fotoğraflarını gördüğünüz adamların profillerine girip “ne ayak” olduklarını anlamaya çalışacağınız için saatler sürebilir.
Gelelim en zorlusuna: Eski sevgiliyi stalk’lamak! Bu gerçekten titizlikle yapılması gereken bir durum. Çünkü artık sizin kıta sahanlığınız dışındaki bir gemiye müdahale etmek üzeresiniz ve merakınız da “başka bir ülkenin sınırlarına girdi mi” şeklinde oluyor genelde. Dünyadaki savaşların çoğunun kaynağı olan bu durum yakalanmanız veya kendinize hakim olamayıp “Kim ulan o?” diye kükremeniz halinde hem geminin hem de diğer ülkenin saldırısı kaçınılmaz olacaktır. Gemi başka bir ülkeye yaklaşmamışsa bile arıza çıkma olasılığı oldukça yüksektir. Genelde kullanılan yöntem, bir müttefik alıp “Ya beni engellemiş, bi Facebook’tan girip baksana kanka, bir şey var mı?” demektir ama kankanızı iyi seçmeniz gerekir. Öterse bitersiniz.
Bu yazıda oluşan muhtemel bir merakı da gidereyim: Evet, sizi de stalk’layan en az bir kişi vardır.