Olimpiyatlarda spor, sahnede sanat, sokakta bazen serserilik; breakdance. Onlar için de en başta bir yaşam felsefesi. Daha iyi anlamak için hip-hop kültürünü ve sokak dansının köklerini de anlamak gerekiyor. Hip-hop öncüsü Kurtis Blow’un “15 yaşımdayken Nell Gwinn’e giderdim, o çılgın Breakdance’ı yapardım. Ve kalabalığı avucumun içinde tutardım” dediğini okumuştum eskiden. Parladığını hissettiren dansı, okul sonrası saatlerde gizli kimliği olurmuş Kurtis’in. Çocuk sayılacak bir yaşta bu keşfi çok etkilemişti beni.
Şimdi de, bu işi ciddiye alan b-boy ve b-girl’ler ile Türkiye’nin global breaking sistemi içerisinde var olabilmesi için çalışan, gücünü, zekasını, hayata bakış açısını dansıyla gösteren, genç, enerjik ve fazlasıyla disiplinli bir grup dansçının arasındayım; ve soracak çok sorum var.
Neden break dansçı olmak istedin?
2004 senesinde bir film çıkıyor. Filmin adı You Got Served; Türkçe ismi Hip-Hop Dansçıları… Başrolde David ve Angie, bunlar B2K isimli bir grubun şarkıcıları. Hip-hop filmi çeviriyorlar. Evde DVD’miz vardı, abim, ikiz kardeşimle bana 2005’te bu filmi getiriyor. Biz her gün izliyoruz bu filmi, figürleri deniyoruz vs. Abim de break dansçıydı, o çok çok önceden dans ediyordu. Böyle sobalı bir evimiz vardı. O zamanlar koltuk yoktu evde, abim halıda “windmill” hareketini çalışıyordu. “Helikopter” denilen hareket. Biz onu görünce büyülendik. Bu ne falan, 8 yaşındasın biri dönüyor böyle sebepsiz yere. O yüzden neden dans ediyorum bilmiyorum. Break dansçıyım demiyorum, dansçıyım demiyorum. Bir şeyler oluyor, ben de içinde varım ve mutluyum ama. Çünkü mutsuzluğu da güzel.
Bu dansın kendini ifade etme, yaratıcılık ve topluluktaki rolünün yanı sıra nasıl bir kültürel sorumluluğu var?
Break dansçılara dikkatli bakarsak herkesin yaşadığı ve yaşamak istediği kimlikleri sunduklarını görebiliriz diye düşünüyorum. Kendini bulmak veya kendini araştırmak üzerine kişi kendini özgürce ifade edebilir. Özgünlük çok önemli, bu yüzden break dansçılar hareket araştırması yaparak yaratıcılığını sunma gayretinde ve bu gayretin tekrarı sonucu oluşan hareket, bir imza gibi sanatçının üzerine yapışır, kendisi olur. Yaratıcılık anlayışım bu. Topluluklar için bir sorumluluk taşıdığı fikrinde değilim. Kişinin kendi yolunu oluşturup ilerlemesi benim için bu kültüre karşı iyi bir sorumluluk göstergesidir.
Breakdance’ta müzik ne kadar önemli? Özellikle hip-hop, funk ve breakbeat parçaları mı daha çok tercih ediliyor?
Ses-Müzik, breaking kültüründe alanın nasıl bir hal içerisinde olacağını, dansçıların breakbeat tercih ettiği kadar kimi zaman sessiz kimi zaman duymak istediği parçalar ile anda oluşunu, nasıl var olmak istediğini antrenman veya performansları ile sunar. Hip-hop kültürüne ait müziklerin çok fazla duyulma sebebinin DJ’lerin sunmak istediği hal durumu ile alakalı olduğunu düşünüyorum. Bunun yanı sıra caz, rock, gerekirse ses ile çalışmaları devam ettirilebilir.
Breakdance’ta ayak hareketleri, dönüşler ve geçişler gibi teknikler hakkında bilgi verir misin?
Breakdance’ın temelinde genel olarak bilinen top rock, go down, footwork, floorwork ve powermove vardır.
Kendine özgü dans stili nasıl oluşturuluyor?
Breakdance’ın temel elementlerinin üzerine ne kadar çalışılırsa o kadar güçlü bir performans ortaya çıkıyor. Dansçı öncelikle temel hareketleri ve elementleri iyice öğrendikten sonra kendi stilini oluşturup tarzı üzerinde beğendiği dans stilini ortaya koyabilir.
Bir dansçı olarak neyi miras bırakmayı isterdin?
İsmimi Türkiye’de en yukarıya yazdırıp dünyaca bilinen dans sayfalarında kendi orijinal hareketlerimin paylaşılmasını ve bundan ilham alınmasını isterdim.
Breakdance’a başlamak isteyen birine ne demek istersin?
Önce hip-hop kültürünü anlaması gerekir. Tarihini ve gelişimini öğrendikten sonra başlamalı. Anlamadan başlamak, yaptığımız her şeyi hareket odaklı gösterir. Oysa ki breaking hareketlerden ibaret değildir. Kültür yaşam tarzını öğretir. Bu yaşam tarzını sevip benimsemek gerekir. Sevmeden olmaz.
Bu alanda iyi olmak için nasıl bir çalışma rutini olmalı, günde kaç saat çalışıyorsun, dansını destekleyen hangi sporları yapıyorsun?
Kendi fikirleriniz ile oluşturulmuş karakter, yetenekler, move’lar gibi temeller sürekli olarak tekrar edilmeli bir yandan da üretim hiç durmamalı. Denemeler yaparak kendi çalışma sisteminizi kurmalısınız. Ben günde en az üç saat çalışıyorum. Bir yandan da vücut dinamiğini artıran güç ve kondisyon antrenmanları yapıyorum. Ayrıca kas gücünde dayanıklılık için düşük ağırlıkla yapılan full body antrenmanlarını yapıyorum. Bu antrenmanları haftanın dört günü breaking antrenmanım ile beraber yapıyorum.
Geleceğe yönelik hedeflerin ve isteklerin neler?
Öncelikle kendi ülkemde breaking ile uğraşanların kendilerini sürekli olarak güncellemelerini ve global gündemi takip etmelerini istiyorum. Hedefim burada öğrenip, öğretip bu işi ciddiye alan b-boy ve b-girl’ler ile beraber gelişip, Türkiye’nin global breaking sistemi içerisinde var olabilmesini sağlamak.
Breakdance’ta gelenek ve yenilik arasında nasıl bir ilişki ve denge var?
Breakdance sürekli olarak kendini güncelleyen bir dans türüdür. Hayatımızın her anından ve gördüğümüz her şeyden esinlenip bunu dansımıza ekleyip ifade edebiliriz ama bu dengenin bozulmaması için esinlendiğimiz her şeyi breakdance’ın temel hareketleri üzerinden devam ettirmemiz gerekiyor.
Bu dans türünün topluluk duygusunu geliştirmede nasıl bir rolü var?
Sokak sanatını, sosyalleşmeyi, özgüveni, kişisel gelişimi öğreniyorsun. Hayata olan bakış açını değiştiriyor, birlik, beraberlik duygunu geliştiriyor.
Breakdance pratiğindeki aksiliklerle, başarısızlıklarla ve engellerle nasıl başa çıkıyorsun ve bu deneyimlerden nasıl dersler çıkardın?
Breakdance yaparken bedenimizin her kısmını kullandığımız için pratik yaparken de tüm vücudumuzu ısıtmak ve esnetmek gerekiyor. Çünkü breakdance dünyanın en zor dans stili. Ne kadar zor da olsa, aksilikler, başarısızlıklar ve engeller önümüze çıksa da bunu yenmenin tek yolu sabretmek.
Daha derin anlamak isteyen birine bu dansı nasıl ifade edersin?
Bu dans stilini spor olarak, sanat olarak ve aynı zamanda hobi olarak yapabiliriz.
Breakdance’ı tanıtan yarışmalar, etkinlikler ve organizasyonlar neler?
Dans partileri, Battle etkinlikleri, olimpiyat yarışmaları ve etkinlikler ile break dansı tanıtan birkaç yarışma.
Dans ederken ne hissediyorsun?
Fiziksel olarak güçlü ve zengin hissediyorum.
Breakdance terminolojisinde bilinmesi gereken ilk on’da neleri sayarsın?
Öncelikle bunun bir dans olduğunu unutmamak lazım; müziğin önemli bir yeri var. Ardından ‘Foundation’ dediğimiz breaking’i breaking yapan temel adımlar var. ‘Flow’ dansımızın akıcı ve temiz olması gerekir. ‘Orginality’ kendi çıkardığımız hareketleri dansımıza uyarlamak demek. Tüm bunları yaparken ‘dans karakteri’mizi de bulmamız gerekir. ‘Dinamik’ olmak dansımızı daha güçlü gösterir. ‘Form’ yaratmak, kendi ‘flava’mızı bulmak yani bir tarz sunmak ve bu hareketleri çıkardığımız karaktere uyarlamak. Bu ayrıntılar dışında ‘history’ bilmek gerekir işin ruhunu anlamak için. Ve toprock, footwork, freeze ve powermove dediğimiz breaking’in ana elementlerine hakim olmak gerekir.
Dans etmek, hem kişisel hem de sanatsal olarak seni nasıl güçlendirdi?
Her şeye daha farklı bakmamı sağladı. Stresi üzerimizden atmak için de büyük bir rolü var. Breaking zor bir dans olduğu için sabretmeyi öğretti. İçinde battle (savaş) olduğundan rekabet duygumu geliştirdi. Bu da dansın evrimini sağladı, bakış açımı değiştirdi. Özgüveni artırıp kendini daha iyi ifade edebilme ve sosyalleşmede büyük rolü var.
Bu dansın bir emeklilik yaşı var mı?
Hayır. Sağlığınızın el verdiği kadar dans edebilirsiniz.
Breakdance’a nasıl başladın?
Üniversite yıllarımda breakin’ ile ilgilenen bir çevrem vardı. Zaten dansçı olduğum için onların yaptıkları hareketleri öğrenmeye ve benzetmeye çalışarak başladım aslında. Ama bu o kadar da sürdürülebilir değildi. Profesyonel anlamda başlamam eşim sayesinde oldu. 2018 yılında Türkiye’de her yıl düzenlenen bir yarışmaya katılabilmek için antrenmanlara başladım. 2019 yılından itibaren de bu işi profesyonel anlamda sürdürüyorum.
Dans etmek senin için ne anlama geliyor?
Bu sadece bir dans değil bir yaşam tarzı. Bu benim gerçekliğim ve benim dünyam. İşim, evim, yemeğim, kıyafetlerim her şey ama her şey breakin’ çerçevesinde oluşuyor. Dolayısıyla onu sevmiyorum onu yaşıyorum.
Breakdance’ı bir tutku olarak hayatında görmende sana ilham veren şey neydi?
Bir dans stilinden, yarışmadan veya hareketleri birilerinin önünde icra edebilmekten çok daha büyük bir şey olduğunu anlamamdı. Breakin’ kendinizi adım adım büyütmek ve tanımak ile ilgili. Hem fiziksel hem de mental olarak. Karşınızdakilere zekanızı, gücünüzü ve hayata nasıl baktığınızı anlatabilmelisiniz.
Prodüksiyon Kredileri
Işık Şefi: Okan Ataş
Fotoğraf Asistanı: Furkan Irmak
Moda Asistanları: Emre Köklüçınar, Toprak Gülduran
Prodüksiyon: Sena Kaynakin
Işık Teknisyeni: Hasan Öz, Hakan Özcan
Elektroteknik Teknisyeni: Mustafa Ayşan
Elektromanyetik Teknisyeni: Çağlar Gür
Breakin Takımı
Berk Elibol, Sezer Altınışık, Furkan Yılmaz, Setenay Karadaş Baylan, Batuhan Baylan, Uğur Ökçü