Britanya’nın kuzeyini kendine mesken edinmiş bir halk düşünün. Yüzyıllardır aynı coğrafyadan ve sert iklim koşullarından beslenen ritüelleri hayatlarının bir parçası yapmış insanlar. Kendilerine has bir İngilizce ile iletişim kuran, sonsuz gibi görünen yeşil vadiler olmadan yaşayamayan, viski kültürünün dünyaya yayılmasına önayak olan bir halk. “Kötü hava yoktur, yanlış kıyafet vardır.” cümlesini benimseyecek kadar farklı iklim koşullarında yaşayan ancak sahip oldukları yeşil alanları yılın her anı değerlendiren insanlar. İskoç kimliğine karakterini veren bir coğrafya ve iklim hayal edin. Geçmişe ait sembollere her an rastlayabileceğiniz derecede köklerine bağlı bir halk. Zengin tarihli cömert bu ulusun vazgeçmediği ve sıkı sıkıya tutunduğu değerler ise günümüzde Brothers kimliğine yapı taşı olmuş. Bu nedenle bir Brother’ın en önemli özelliği de aslında tıpkı bir İskoç gibi köklerine saygılı ve değerlerine bağlı olması.
Kardeş kadar yakın olan arkadaşları olduğu kadar geçmişle günümüzü de birbirine bağlayan değerlerin hayati olduğu İskoç toprakları Brother hikayesinin de esinlendiği yer. Savaşlar ve sonra da hayatımızı değiştiren Endüstri Devrimi’ni yaşamış topraklarda bin senedir izi sürülen bu kültür, sıcakkanlı ama bir o kadar da gururlu insanlarıyla dünyaya izini bırakanlardan. Gelenek, deneyim ve mirasın en iyi anlaşılabileceği, cömertlik, dostluk ve dürüstlüğe en yakından tanık olunabileceği İskoç toprakları bu nedenle Brotherlara ve bu kültüre ev sahipliği yapıyor.
İskoç kültürünün belki de en önemli parçalarından olan viski üretiminin olabilecek en rafine şekilde nasıl yapıldığına tanık olunan bir çok damıtım evinin bulunduğu İskoçya aslında viskinin de anavatanı olduğu gibi aynı zamanda büyük bir ihracat kaynağı. Üretim yerlerinin başında da özellikle Speyside bölgesi gelmekte. Gelenek, görgü ve 200 yıllık bir mirasın artık iç içe geçtiği bu mekanlar İskoçya ekonomisini diri tutan başlıca yerlerden.