Dünyanın yüzde birinin aseksüel olduğu düşünülüyor. Hiçbir cinsiyete ya da cinsel aktiviteye ilgi duymama hali, cinsellik olmadan ilişki yaşama, hayatında cinsellik olmadan devam etme biçimi olarak da tanımlanabiliyor.
Aseksüellik Cinsel Yönelim midir? Aseksüellik, cinsel yönelim gibi değerlendirilebilir. Eğer kiminle seks yapılacağına bilinçli bir şekilde karar verilmiyorsa, seks yapmak istememek aynı paralellikte değerlendirilebilir. Toplumda görülme sıklığı nispeten çok az olduğu için, ve ‘Herkesin bir cinsel tarafı vardır.’ düşüncesinden dolayı çelişiyor gibi geliyor. Ama herhangi bir şeye bağlı olarak gelişmek durumunda değil. Mesela aseksüel evlilikler var… İkisi de evliliğinde cinselliği yaşamak istemiyorlarsa ve bununla ilgili bir sorunları, sıkıntıları yoksa, bu iki tarafın da onay verdiği bir durum olabilir. Evlilik İçi Cinsel İsteksizlik, Sebepleri ve Çözümleri ‘‘Cinsel çekim ve tutkunun azalma durumu aseksüellik midir?’’ Hayır, bu duruma aseksüellik diyemeyiz. Cinsel istekte azalma diyebiliriz. Taze ilişki ile yıllanmış ilişki arasında farklar olabiliyor. Zaman içerisinde ilişkinin şekli, şemali, niteliği, niceliği, pek çok durumu değişkenlik gösterebiliyor. Ama ilişki sonuçta üstüne yatılacak bir şey değil. İlişki beslenmek, canlı tutulmak ister. Cinsel anlamda soğukluk tabiri kullanılır mesela. Sonuçta ilişki emek istiyor. Dolayısıyla günlük yaşam olaylarımız, bir de büyük şehirde yaşıyorsak faktörlerimiz çok. İşimiz, gücümüz, sosyal ilişkilerimiz, yaşam gayemiz, sürekli bir yerlere yetişmek, koşturmak durumundayız... Zihinsel olarak da bedensel olarak da yorgunuz. Dolayısıyla hayat bizi yorduğu zaman ihmal ettiğimiz bir şey haline gelebiliyor cinsellik. Özellikle de evli çiftlerin günün sonunda, günün yorgunluğunun çöktüğü bir yerde akşam icraate geçirdikleri bir şey gibi sürdürdükleri zaman hep listenin sonlarına kaçıyor… ‘Yarın toplantım var, erken kalkacağım bir uyumalıyım’ ya da ‘çocuklar şöyle, onun okulu var ya da yarın ödememiz var’ kafa bir dünya dolu.. ‘Temizlik yaptım, elimi kolumu kaldıracak halim yok’ gibi daha bir sürü şey üst sıralara yerleşebiliyor. Ama bunu yukarıya çıkartmak, çiftlerin çok rahatlıkla başarabilecekleri bir şey. Bir şeylere öncelik vermek gerekiyor.. Listenin üst sıralarındaki diğer şeylere yem etmemek gerekiyor. Çözümleri... -Randevulaşabilirler! -Belki bir hafta sonu başka mekanlara kaçamak yapabilirler. -Bir şekilde gün içerisinde birbirleriyle mesajlaşabilir, notlaşabilirler. Uğraştıkları zaman da sonucunu alacaklardır mutlaka. ‘Yok biz hiç beceremiyoruz, başaramıyoruz’ durumunda yardım alabilirler. Sonuçta, biz cinsel hayatımızda gerçekten şu anda hoşnut değiliz ve iyileştirmek istiyoruz demek çift terapisine başvuru için yeterli bir neden değil mi? Bence çok iyi bir sebep. Dolayısıyla destek de alınabilir ama farklı şeyler denenebilir; birlikte bir film seyretmek ya da mekan değiştirmek veya hayallerindeki bir şeyleri canlandırmak gibi yapılacak çok fazla şey olabilir. Ama emek vermek lazım. İlişkinin üstüne yatmayın.