Lewis Hamilton GQ Tişört Tom Ford, Bileklikler (sol bilek, ve sağ bilek Üst) David Yurman. Bileklik (sağ bilek, alt), kendisine ait
Argüman

Lewis Hamilton Şerit Değiştiriyor

Yedi kez F1 şampiyonu, bir dünya şampiyonluğu daha kazanabileceğine inanıyor. Kim bilir belki Mercedes’teki bu son yılında, belki de (çağırarak gerçekleştirdiğini söylediği hayret verici bir gelişmeyle) önümüzdeki yıl katılacağını duyurduğu Ferrari’de… Fakat yarış kariyeri damalı bayrağı gördükten sonra bile onu çalışmaya iten şey, yarış dünyası dışında modada, sinemada ve müzikte imza attığı tutku dolu işler.

Sonraki Hayata Hazırlık

Formula 1’de geçirdiği 18 sezon boyunca Lewis Hamilton kendisini efsanelerle aynı odaları sık sık paylaşırken buldu. Bunlardan bazıları sinema, müzik, moda gibi başka egzotik sektörlerdendi. Tarihin en çok şampiyonluk kazanan F1 pilotu olma yolculuğunda Hamilton’ın giderek daha fazla yakınlık hissettiği dünyalardan... Bu isimlerin birçoğu diğer büyük sporlardandı. Hamilton zamanla bir şeyi fark etti; bilhassa emekliliğin diğer tarafındaki bu geçkin sporcularla sohbetin dönüp dolaşıp ölümden sonraki hayata hazırlık konusuna geldiğiydi.

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorLewis Hamilton GQ Global Creativity Awards 2024 sayısı global kapağında . Dergiye Abone olmak için tıklayın. - Palto, Dior Men

Tam olarak ölüm değildi bu aslında; spordan sonraki hayattı. “Boris Becker’dan Serena Williams’a, hatta Michael Jordan’a kadar pek çok muhteşem sporcuyla konuştum” diyor 39 yaşındaki Hamilton. “Yol boyunca tanıştığım, emekli olmuş ya da bazıları hâlâ rekabet eden başarılı isimlerle konuşurken, bir sonraki adımın ne olacağı korkusunu ve buna hazırsız olmayı konuştuk. Birçoğu ya ‘Çok erken bıraktım’ ya da ‘Çok uzun kaldım’ dedi. ‘Bittiğinde, planladığım hiçbir şey yoktu. Tüm dünyam yıkıldı çünkü tüm hayatım bu spordu.’ ”

“Bazıları şöyle diyordu: ‘Emekliliğimi planlamamıştım ve biraz zorluydu çünkü sonrasında gerçekten kayboldum. Öyle bir boşluk hissettim ki. Kocaman bir boşluk. Ve bu boşluğu nasıl dolduracağıma dair hiçbir fikrim yoktu. Başlangıçta o kadar acele ettim ki, yanlış şeylerle doldurdum. Birkaç hata yaptım. Sonunda yolumu buldum.’ Kimileri için bu daha uzun, kimileri içinse daha kısa sürdü. Ama bu bana şunu düşündürdü: Tamam, emekli olduğumda bu histen nasıl kaçınabilirim? Bu düşünce, tutkulu olduğum başka şeyler bulmayı ciddiye almamı sağladı.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorKazak Dior Men, Küpeler ve kolye kendisine ait, Yüzük parmağındaki yüzük David Yurman

Anne ve babası o daha küçükken ayrılan Hamilton sekiz yaşında yarışmaya başlamış ve hayatının ilk yarısını tek bir itici güçle geçirmiş: “Pistteki tek Siyah çocuk olarak ve okulda mücadele ederken en büyük dürtüm daima kabul görmekti. ‘Yarışı kazanırsam, bu dünyada kabul göreceğim’ düşüncesi hakimdi.” Londra’nın kuzeyinde belediye arazisinde büyüyen işçi sınıfından bir çocuk için bu biricik gayesi, onu motor sporlarında akıl almaz zirvelere taşıdı. F1’deki yedi bireysel dünya şampiyonluğu sayesinde Michael Schumacher’le birlikte en çok şampiyonluk kazanan pilot oldu; Mercedes’le kazandığı sekiz takım şampiyonluğu ve 103 Grand Prix zaferi onu birinci sınıf bir pilota dönüştürdü. Ancak yarışlara tam zamanlı devam ederken bastırdığı yönünü diğer yaratıcı alanlara yönlendirme konusunda kendini rahat hissetmesi biraz zaman aldı. Bu arayışlar yarış kariyerine zarar vermektense pistteki performansını artırmalı, hayatının ikinci yarısına daha amaçlı bir biçimde yönelmesini sağlamalı ve nihayetinde ruhunu canlandırmalıydı.

“Formula 1’e başladığımda,” diye anlatıyor, “tek yaptığım uyanmak, antrenman yapmak, yarışmak, yarışmak ve yarışmaktı. Başka hiçbir şeye yer yoktu. Ama fark ettim ki hep çalışmak mutluluk getirmiyor ve hayatta bir denge bulmak gerekiyor. Aslında oldukça mutsuz olduğumu fark ettim.” Takıntısı düzlüğe çıkıyordu. “Büyük bir eksiklik hissediyordum, çok daha fazlasına sahiptim. Çok acayipti çünkü şöyle düşünüyordum: Formula 1’deyim, hayalime ulaştım, her zaman olmak istediğim yerdeyim, zirvedeyim, şampiyonluk için savaşıyorum. Ama hiç de keyifli değildi.”

Bu dönemde Los Angeles’ta biriyle birlikte oldu ve ilk kez yaratıcı endüstrilerdeki yaratıcı insanlarla tanıştı. “Bir kar küresinin içinde gibiydim, yarış dünyasında yani” diyor. “Bu dünyanın dışında, keşfetmeye zamanımın olmadığı çok daha fazla şey vardı. Her gün ofise gidip aynı işi yaparsanız nihayetinde kendinizi kaybedersiniz. Sizi rahatlatacak, zihninizi canlı tutacak başka bir şey bulmanız gerekir.”

Los Angeles’a yaptığı bu seyahatler, başka nelerin mümkün olabileceğinin tohumlarını ekti. Önce saçları, dövmeleri ve mücevherleri geldi; ardından müzik, moda ve sinema yoluyla yeni bir kendini ifade etme ve yaratıcı deney dalgasına kendini bıraktı. Sonraki 10 yıl boyunca Hamilton, bir yarış pilotunun kendini nasıl sunabileceğine ve küresel bir yarış serisi için dünyayı dolaşırken başka neler yapabileceğine dair önyargıları daima zorladı.

Londra’da karşımda otururken “Zihnim sürekli hareket halinde” diyor. “Çok canlı rüyalar görüyorum ve uyanıp bunları yazmam gerekiyor. Tasarladığım bir şeyle ilgili rüyalar görüyorum. Ya da bazen müzikle ilgili oluyor, kafamın içinde bir şarkı çalıyor. Kalkıp aşağı inerim, piyanoda çalarım, kaydederim ve yaptığım bir şeyin parçası haline getiririm.” Hamilton yaz ve kış sezon aralarında, yılda en az birkaç kez kurduğu şarkı yazma kampları için yaşıyor. Bu kamplarda, sezon boyunca topladığı ve üzerinde çalıştığı çok sayıda sample, fikir ve şarkı sözünü bir araya getirmesine yardımcı olmaları için yapımcı ve şarkı yazarlarından oluşan bir ekip kuruyor. Şubat ayında buluştuğumuzda kamptan yeni dönmüştü ve çok mutluydu. “Müzik beni canlı tutuyor.” Los Angeles’a yaptığı o ufuk açıcı seyahatlerden bu yana geçen yıllar içinde Hamilton, kendi sporunda, hatta muhtemelen herhangi bir spor dalında, yaratıcı endüstrilerle bu kadar sık ve ciddi bir şekilde uğraşan öncü bir sporcu haline geldi.

Hamilton’ın ilgi alanlarına düşkünlüğü daima hoş karşılanmadı. “Yaratıcılığımı ve kendimi nasıl ifade edeceğimi keşfettikçe,” diye anlatıyor, “medyada çok fazla tepkiyle karşılaştım.” Hamilton’ın pist dışındaki “dikkat dağınıklığı”nı sorgulayan yorumculardan söz ediyordu. “İnsanlar beni ‘Bir yarış pilotu böyle davranmaz. Bir yarış pilotu böyle yapmaz’ diyerek yargılıyordu.” Hamilton’ın yükselişi, F1’in küresel olgunluğa eriştiği ve kurumsal sermaye aldığı bir döneme denk geldi. Nihayetinde, sporun pürüzlü yanları törpülendi ve eskinin sıkı partileyen, ölüme meydan okuyan yarışçılarının yerini, pist dışında sınırlı bir kişilik sergileyen, güvenli karakterler aldı.

“Aslında bizden hemen önceki, 2000’lerin başındaki bazı sürücüler için üzülüyorum” diyor. “Onlar da açıkça daha fazlasına sahipti ama bunu gösteremediler. Günümüz dünyasına baktığımızda kendilerini farklı şekilde ifade eden sürücüler olduğunu görüyoruz.”

İnsanların zihniyetlerini değiştirmek için “Yavaş yavaş daha iyi performans göstermek için fazla mesai yapmak zorunda kaldım” diyor.

Hamilton’ın sporunu bu cephede ileriye taşımaya devam etme motivasyonu iki yönlü: Evet, F1’in genellikle muhafazakar, geleneksel beklentilerini kırmaya devam etmek. Ama aynı zamanda kariyerinin ikinci yarısı için kendini hazırlamak. “Sonsuza kadar yarışamayacağımı anladığım bir dönemden geçtim,” diyor; bu da onu diğer tutkularını geliştirmeye itmiş, “çünkü bıraktığımda imzamı atmış ve mutlu olacağım.”

“Asıl zorlayıcı olan, her şeyi yapmak istemem” diyor gülerek. “Çok hırslıyım. Ama bunun mümkün olmadığını anlıyorum. Aslında bu sözümü geri alıyorum çünkü yapamazsın kelimesine inanmıyorum. Bir şeyde usta olmak için 10 bin saat harcamanız. Açıkçası ben bunu yarışlarda yaptım. Tüm bu farklı şeylerde ustalaşmak için yeterli zaman yok.”

“Peki, yarışın yerini ne alacak?” diye soruyorum.

“Şey,” diyor, “sanırım film ve moda.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorGömlek Lemaire, Pantolon Dior Men, Botlar Manolo Blahnik, Güneş gözlükleri Jacques Marie Mage, Bileklik kendisine ait.

Sinemada Lewis

Hamilton’ın şu sıralar yan projelerinin en önemlileri arasında oyuncu Brad Pitt ve Top Gun: Maverick’i yapan ekiple birlikte (filmin yönetmeni Joseph Kosinski ve yapımcısı Jerry Bruckheimer da dahil olmak üzere) yapımcılığını üstlendiği büyük Hollywood filmi yer alıyor. Bu film - en azından - tarihin en çok beklenen yarış filmi olmayı hedefliyor; en iyi ihtimalle ise gelmiş geçmiş en otantik, adrenalin uyandıran yarış filmi olmayı.

Hamilton, birçoğumuz gibi kendisinin de büyürken film tutkunu olduğunu söylüyor. Formula 1’de geçirdiği zamanın çoğunda, bu filmlerle bağlantılı insanlarla tanışmak için gerçeküstü fırsatlar elde ettiğini anlatıyor. Bu Hollywood hikayesinin de (en iyi Hollywood hikayelerinin çoğunda olduğu gibi) Tom Cruise ile başladığını söylüyor. Days of Thunder’dan bile önce yarış hayranı olan Cruise, yaklaşık 10 yıl önce beklenmedik bir şekilde Hamilton’a ulaşarak onu 2014 yapımı Edge of Tomorrow filminin setine davet etmiş. “Asistanım beni arayıp ‘Tom Cruise seni sete davet etti’ dedi. Ben de şöyle dedim: ‘Hadi ya, öyle mi?! Tüm planlarımı iptal et!’ ” İngiltere’deki o set gününden sonra Hamilton ve Cruise, kısmen Cruise’un yarışlardan önce ve sonra gönderdiği cesaretlendirici mesajlardan oluşan bir dostluk kurdular. “ ‘Ben ve ekibim sana yarışta iyi şanslar diliyoruz’ gibi mesajlar gönderir” diyor Hamilton.

Bir akşam yemekte Hamilton, Cruise’a arkasında Top Gun logosu olan saatini göstermiş. “Dedim ki, ‘Dostum, Top Gun 2’yi yaparsan…’ ki henüz konuşulmamıştı ve hikaye yoktu ‘Kapıcı bile olurum; yeter ki ben de filmde olayım.’ ” Top Gun: Maverick’in çekileceği ortaya çıktığında Cruise, Hamilton’ı Kosinski ile temasa geçirdi; Kosinski, Hamilton’a filmin pilotlarından biri olma rolünü teklif etti. Ancak Hamilton, 2018 şampiyonluk yarışının ortasındaydı ve Ferrari pilotu Sebastian Vettel ile kendi “it dalaşını” sürdürüyordu. Çekimler için sezonun son aylarında sette birkaç hafta geçirmesi gerekecekti. Sürücülerin tutkularını pist dışında keşfetmeleri konusunda takdire şayan bir ilerleme kaydedilmiş olsa da Hamilton’ın bile sınırları vardı. “İlk olarak, oyunculuk dersi bile almadım” diyor. “Bu filmi hayal kırıklığına uğratan kişi olmak istemiyorum. İkincisi, bu işe ayıracak zamanım yoktu. Joe ve Tom’a söylemek zorunda kaldığımı hatırlıyorum ve bu, kalbimi çok kırdı. Tabii sonra, filmi izlediğimde pişman oldum: Bu ben olabilirdim!” diye yakınıp gülüyor. “Aman Tanrım, ben hâlâ…”

Birkaç yıl sonra, kaçırdığı bu fırsata rağmen Hamilton kendisini bir Zoom toplantısında, gerçek ve büyük bütçeli bir Formula 1 filmine dahil olmasını isteyen Kosinski ve Bruckheimer ile konuşurken buldu. Hamilton potansiyel tuzakları anında fark etti. “Demek istediğim şuydu: Bu filmin çok otantik olması gerekiyor. Elimizde iki farklı hayran grubu var: doğdukları günden itibaren her hafta sonu Grand Prix müziğini duyan ve aileleriyle birlikte izleyen eskiler ve Netflix aracılığıyla bu sporu öğrenen yeni nesil.” Hamilton filmin her iki taraf için de etkileyici olmasını sağlamak amacıyla işe koyuldu. “İşimin saçmalıkları ortaya çıkarmaya çalışmak olduğunu hissettim. ‘Bu asla olmaz. Böyle olmalı. Böyle de olabilir.’ Onlara yarışın gerçekte ne anlama geldiği ve bir yarış hayranına neyin çekici gelip neyin gelmeyeceği konusunda tavsiyelerde bulunuyorum.”

Kameralar, film yapımcılarının ünlü Silverstone Pisti’nde 150 binden fazla kalabalığın önünde canlı yarış çekimi yaptığı geçen sezonki Britanya Grand Prix’sinde kayıttaydı. Hamilton şimdiye kadarki en güzel deneyimlerden birinin “Silverstone’da olmak ve Brad’in özünde bir yarışçı olduğunu öğrenmek” olduğunu söylüyor. “Gerekli yetenek ve becerilere gerçekten sahip.”

Peki, bu nereden geliyor? 

“Motosikletleri hep sevmiş. Çokça motor yarışı izlemiş. Gençken sürücü kursunda çalışıyordum. Faturalarımı ödemek ve yarışlara gidebilmek için. Şirketler 70 kişiyle gelirdi. Yolun yanlış tarafındaydılar; virajın tepe noktasına doğru giderken iç çizgideydiler. Hiç bilgileri yoktu. Brad pistin hangi kısmında olması gerektiğini biliyordu.”

Formula 1 yarışçılığına dair bu anlayış, Pitt ve Cruise gibi aktörleri nadir bulunan Amerikalılar kılıyor. Hamilton bu cehaleti yıllarca yakından deneyimledi. Kariyerinin ilk yarısını ABD ve Kanada’ya gelip “insanları sürekli eğitmek” zorunda kalmanın şokuyla geçirmiş. Spor hayranlarıyla dolu bu kıtadaki insanlar, Hamilton’ın hayat boyu sürecek F1 tutkusuna bir şekilde bağışıklık kazanmıştı: “Nasıl oluyor da kimse benim gibi bu hastalığa yakalanmıyor? Bunu nasıl kaçırırlar?”

Hamilton’la daha önce bir kez, 2011’in sonlarında konuşmuş ve ona o zamandan beri ucu açık olan bir soru sormuştum: Amerikalı sporseverlere bu hastalığı bulaştırmak için ne gerekir? O biliyordu. Bunu ancak bir film yapabilirdi. O dönemde yanıt olarak “Fikirlerinizi duymak isterim” demiş ve senaristlere açık bir çağrıda bulunmuştu. Netflix’in Drive to Survive belgeseli Hamilton’ın teorisinde haklılık payı olduğunu kanıtladı; şayet hız ve dramayı şık bir hikayeyle paketleyebilirseniz seyirciler gerçek olanla bağ kurabilir. Henüz adı konmamış Pitt-Kosinski filmi (Top Gun: Formula 1’dan daha kötüsü olabilir) nihai bir emsal olacak gibi. 

Bir noktada Hamilton ile daha önce çekilmiş yarış filmlerini tartışıyoruz. Grand Prix (1966), Le Mans (1971), Ford v Ferrari (2019), Rush (2013) ve daha niceleri... Ona yeni filmleri takip edip etmediğini soruyorum. Hangileri işe yarıyor, hangileri haritanın dışında kalıyor? “Hepsini izliyorum” diyor. Kısmen hayranı olduğu için. Kısmen de kendisi ve yeni yapım şirketi Dawn Apollo Films’in gözlerini dört açması gerektiği için. “Ama hakkımda öğreneceğinizi düşündüğüm bir şey varsa… Yargılayıcı bir dünyada yaşıyoruz. Ne olursa olsun, sıfırdan bir şey inşa etmenin ve yaratmanın çok fazla zamanın yanı sıra çok fazla insanın özverisini gerektirdiğini bildiğimden, bir şeyleri kötülemeyi sevmem.”

 

Yine de. Ferrari’yi nasıl buldun?

“Bayıldım!” diyor. Hamilton’ın 2025 sezonunun başında takımlarına geçeceğini duyuruşundan bu yana ağzı sulanan Ferrari hayranları için cesaret verici bir haber. “Birinci sebebi Ferrari’nin Ferrari olması. Fabrikaya gelişlerini, tarihinin bir kısmını anlatması… O zamanlar yarışlar çılgıncaydı. Arabalar çok tehlikeliydi. Filme bakıp daha iyi yapılabileceğini söyleyebilir miyim? Elbette. Yarışları yakalamak gerçekten çok zor ve kimsenin bunu, bir yarış pilotu olarak yaşadığınız adrenalini sağlayacak biçimde yakalayabildiğini sanmıyorum. Ama bence bu, en iyilerinden biri. McQueen’in oynadığı eski filmlere bakarsanız kaskındaki büyük kamerayı ve çekim yapmak için arabanın önüne uzanan adamı görebiliyorsunuz” diyerek gülüyor. “Joe’nun kullandığı bazı kameraları görmelisiniz. O bir vizyoner.”

“Diğer yarış filmlerine fark atmamız gerektiğini” düşünüyor musunuz?

“Kendimi bu filmlerle rekabet halinde hissetmiyorum,” diyor, “ama sanırım bu olacak.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorGömlek Dolce & Gabbana. Güneş gözlükleri Ahlem. Bileklikler (sağ bilek üst) David Yurman.

Modada Lewis

Lewis için sinemadan önce moda vardı. 2007 yılında ilk defilesine katıldı. “Ben ve babamın tek Siyah insanlar olduğu bir yarış dünyasından geliyorum” diyor. “Moda dünyasına gittiğimde çok karma ve çeşitli geldi. Buna bayılmıştım.” Hamilton spordaki yükseliş yıllarını, diğer sürücülerle arasındaki yüzeysel farklılıkları (saç örgüleri, dövmeleri, mücevherleri, sonra da kıyafetleri) açıklamak zorunda kalarak geçirmişti. Fazladan her farklılaşma katmanı fazlasıyla dikkat çekti; tüm bunların Hamilton’ın performansını etkilemediğine ya da spora zarar vermediğine insanları inandırmak büyük çaba ve enerji gerektirdi. Tommy Hilfiger ile çalışmaya başladığında bu yargılar yeni bir hedef buldu.

Formula 1 ile onlarca yıldır ilgilenen Hilfiger, Hamilton’ı 2018-2020 yılları arasında Hilfiger’ın kendi adını taşıyan markası için beş koleksiyon tasarlamaya davet etti. “Arka planda bu tasarımcılarla birlikte çalışarak neredeyse bir staj deneyimi yaşadım” diyor Hamilton. “İşin gerçekten içinde olmam, büyük ölçüde ilgilenmem gerekiyordu. Sonra da yarışlara gidiyordum ve tam anlamıyla özgürdüm.”

Hamilton, 2018’deki ilk koleksiyonunu kutlamak için Singapur Grand Prix’sinden önce New York’taki bir partiye uçtu. “Yarış haftası için bu, pek de iyi bir hazırlık sayılmaz” diye kabul ediyor Hamilton. “Bu konuda gerçekten temkinli olmalısınız. ‘İşine odaklanmıyor’ söylentisi vardı. Ama ben geç saatlere kadar parti yapmadım ya da içki içmedim. Singapur’daki yarışa gittim ve hayatımın en iyi turlarından birini attım. Ardından herkes ‘Bunu başarabilir’ dedi.” Hamilton ve Mercedes takım müdürü Toto Wolff ile yakın çalışan 1975, 1977 ve 1984 dünya şampiyonu Niki Lauda bile, Toto’ya şöyle diyordu: “Lewis’in bunu yapmasına izin veremezsin! Bir yarış pilotu böyle davranmaz!’ ”

Lauda’nın döneminde yarış pilotlarının sabah piste çıkmadan önce bütün gece içki ve sigara içtiklerini şakayla karışık söylüyorum.

Hamilton gülüyor. “Evet, aynen öyle. Ama sonunda anlamasını sağladım. ‘Belki bunları da yapabilir’ diye düşündü.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorTüm kıyafetler Dior Men. Botlar Manolo Blahnik.

Son yıllarda Hamilton’ın modaya ilgisi gelişti. Duyduklarıma göre sadece kıyafet giymek ya da tasarlamak değil, sektörü daha iddialı şekillerde etkilemek istiyor. Hamilton, Formula 1, Mercedes ve diğer alanlarda çeşitlilik girişimlerini teşvik etti. Bulunduğu alanlardaki homojenliği kırmayı amaçlayan gayretlerdi bunlar. Şimdiyse hayranı olduğu bağımsız moda markalarına yardım etmek için bu tür bir nüfuzu - ve evet, finansmanı - bir araya getirmenin yollarını arıyor.

“Aslında şu fikri barındırıyor: Bizden sonra gelenlere destek olmalıyız. Bir noktada büyük kuruluşlar tarafından yutulacak çok sayıda inanılmaz genç ve gelecek vadeden marka var. Kurdukları şirketin büyük bir yüzdesini kaybedecekler çünkü bu genellikle böyle oluyor. Bence mesele masada yer edinmekle ilgili ve bu pek de kolay değil. [Bernard] Arnault ile odaya girip tartışmak yani.”

“Hiç denediniz mi?” diye soruyorum.

“Henüz o odada değilim ama yapabileceğime inanıyorum.”

Desteklediğini gördüğüm markalardan konuşuyoruz. 33 yaşındaki ünlü tasarımcı Grace Wales Bonner’ın kendi ismini taşıyan marka bunlardan biri… Herhangi bir moda markası kadar net bir vizyona sahip (Siyah stili ve çağdaş İngilizliği yeni bir bakış açısıyla ele almak) ama yine de mütevazı bir şekilde bağımsız kalmayı başarmış. “Bu ölçekteki işlere finansal olarak dahil olmayı düşünüyor musunuz?” diye soruyorum.

“Grace’in stüdyosuna gittim” diyerek ekliyor: “Ne kadar zorlandığını konuşmak gerçekten hayret verici. Harika defileler düzenliyor; oldukça yaratıcı ve yaptığı iş konusunda çok bilinçli. Ancak kendisine sunulmayan fırsatlar var. Biliyorum ki bu genç markaların pek çoğu bir şekilde daha fazla finansmana, daha fazla desteğe ve altyapı konusunda yardıma ihtiyaç duyuyor ki büyük markaların çılgın bir altyapısı olduğu aşikar. Bunu elde ettiklerinde de (hayatta kalabilmek için) bir kısmını birilerine satmak zorunda kalma riskiyle karşı karşıya kalıyorlar. Ben de bu resme nasıl dahil olabileceğimizi anlamaya çalışıyorum.”

“İnsanlar bana beş yıl sonra kendimi nerede gördüğümü soruyor hep. Ben hiçbir zaman o kadar ileriye bakamadım. Ama şimdi biraz daha ilerisini planlayabileceğim bir yerdeyim. Önümüzdeki iki yıl içinde harika şeyler olacak.”

“Dürüst olmak gerekirse, hayallerimden biri de kendi farklı LVMH’mi yaratmak” diyor. “Bunun gerçekten mümkün olduğu bir zamanda mı yaşıyoruz bilmiyorum. Ama bu benim kavramsallaştırdığım bir şey.”

Birinci Perde: Schumacher’i yen

İkinci Perde: Arnault’yu yen

“Gecenin bir yarısı not alınıp üzerinde çalışılan fikirlerden” diyorum.

“Evet,” diyor, “insanları yüceltmek ve jet akımına kapılmalarını sağlamak için elimizde bir fırsat var. LVMH’yi düşünüyorum; tabii ki Pharrell’i çok seviyorum. Çocukluğumdan beri gerek müzikal gerek yaratıcı anlamda onun gibi olmak istedim. LVMH’nin aldığı bu karar beni gerçekten ikiye böldü.” Pharrell Williams’ın Louis Vuitton’un erkek kreatif direktörü olmasından söz ediyor. “Chanel’e, Billionaire Boys Club’da iş yaptı ve bunu yüzde 100 hak ediyor. Sonra Grace gibi birini düşünüyorum. Ya da Martine Rose harika olurdu. O pozisyona güçlü bir kadın koyulabilir çünkü sektörde pek çok kadın bu fırsatları yakalayamıyor. Bence bu harika olurdu. Ama Pharrell’in işlerini de seviyorum.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorKazak Dior Men. Yüzük parmağındaki yüzük David Yurman

Formula 1’de Lewis

Hamilton, 2024 sezonunun başlangıcının “hayatımdaki en heyecan verici zaman” olduğunu söylüyor. Bunun en büyük nedeni de ilk kez önümüzdeki iki yılı birlikte görebiliyor olması. “Hiçbir yıla bir sonraki yıl için heyecan duyarak başlamamıştım” diyor. Hayatı hep sezonlarla ölçtü. Tek takım. Tek araba. Tek seri. Tüm seyahatleri, şarkı yazma kamplarını ve diğer ilgi alanlarını sıkıştırmak için tek bir yaz tatili. “İnsanlar bana beş yıl sonra kendimi nerede gördüğümü soruyor hep. Ben hiçbir zaman o kadar ileriye bakamadım. Ama şimdi biraz daha ilerisini planlayabileceğim bir yerdeyim. Önümüzdeki iki yıl içinde harika şeyler olacak.” Şunu kastediyor: “Yıl sonunda gün ışığına çıkacak moda ile ilgili gerçekten eğlenceli projeler, üzerine çalıştığımız yarış filmi ve umarım bunu takip edecek bir belgesel.”

O duraksayınca gülümsüyorum. Öyle mi? Başka bir şey yok mu?

Konuşmamızdan birkaç hafta önce Hamilton, 2025 sezonunun başında uzun süreli takımı Mercedes’ten ayrılacağını ve en ünlü rakibi Ferrari’ye geçeceğini açıklayarak yarış dünyasını şok etti. Bu demek oluyor ki 2024 boyunca, 10 yılı aşkın bir süredir fiilen evli olduğu ve kazanılması gereken her şeyi kazandığı takımıyla yarışacak; bir yandan da boşanmanın ertesi günü için bir sonraki ilişkisini hazırlamış olacaktı. Bu da onu hem bu yılı hem de gelecek yılı aynı anda düşünmeye zorluyor ki bu bir sürücü için nadir görülen bir durum.

“Odaklandığım şey ‘Geçirdiğimiz onca harika yıldan sonra bu takımın geçirdiği en iyi yılı nasıl sunabilirim?’ sorusu” diyor. “Etrafınızdaki insanlarla nasıl iletişim kurduğunuz önemli. Bazıları haberleri gerçekten iyi, bazıları daha az iyi karşıladı. Onları bu yolculuğa çıkarıp nasıl mutlu bir şekilde ayrılabilirim?”

Yoluna devam etmeden önce, Mercedes’te çeşitlilik girişimleri konusunda yaptığı çalışmaların kendisini zorlamadan devam etmesini nasıl sağlayacağını bulması gerektiğini söylüyor. Bu, Hamilton’ın yarış sporunda tutunmasına yardımcı olduğu pek çok değişim için geçerli olabilecek bir düşünce: Lewis artık statükoya meydan okuyan grubun en önünde yer almadığında ne olacak? Bir noktada soruyorum: “F1’de geçirdiğiniz süre boyunca daha fazla gelişmediğine en çok şaşırdığınız şey nedir?” “Sporda hâlâ daha fazla kadına ihtiyacımız var. Genç kadınların ve kızların burada onlar için de yer olduğunu görebilmeleri adına, daha fazla kadını ön plana çıkarmak için mücadele etmeliyiz.”

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorPalto Dior Men

2024 yılında, “Hiç çalışmadığım kadar sıkı çalışıyorum. Fiziksel olarak kendimi hiç olmadığım kadar hazır hissediyorum. Dolayısıyla, bunun ötesinde hiçbir şeyin vadedilmediğini bildiğimden şu an için gerçekten heyecanlıyım,” diyor, “ama aynı zamanda kavramsallaştırıyorum; bir sonraki aşamada yapmak istediğim şeylere dair fikirlerim var.”

“Dürüst olmak gerekirse,” diye devam ediyor, “şimdiye kadar yapmak istediğim her şeyi gerçekleştirdim. Bunu her yıl yapıyorum. Tommy ile çalışmak. Dünya şampiyonluğu kazanmak. Rekorlar kırmak. Bu sebeple gelecek için başka planlarım da var.”

“Ferrari gelişmesini siz mi çağırdınız?” diye soruyorum.

“Evet!” diyor. “Sanırım hayatımın erken dönemlerinde, nispeten bilinçdışı bir biçimde çağırdım. Ama benim için Ferrari her zaman oradaydı. Şimdilik, bu yıl Mercedes’i taşıyabildiğim kadar yükseğe taşıyacağım.”

“Varoluşum sebebiyle,” diye devam ediyor, “çıkış yolu olarak görmüyorum. Takıma olan bağlılığım önceki yıllarla aynı: Diğer tüm takımları yenmek istiyorum. Onları yenmek istiyoruz. Yaklaşımım sonuna kadar aynı kalacak. Zihnimi sonrasıyla fazla meşgul edemem. Gelecek yıla dek bu zihniyete giremezsiniz.”

Mercedes’teki bu son sezon, son iki sezondur yarış kazanamayan Hamilton için eşi benzeri görülmemiş bir döneme denk geliyor. Mercedes iki sezon üst üste zorlanan bir araç üretti. Red Bull ve Max Verstappen yarışı domine etti. “Dünya şampiyonluğu için yarışabileceğimi düşünmeseydim yarışıyor olmazdım” dese de 2021 sezon sonunun kariyerinde bir dönüm noktası olup olmadığını tartışıyoruz. O yıl şampiyonluk; sezonun son yarışında, sezonun son turunda, sezonun kelimenin tam anlamıyla son dakikalarında belirlendi. Yarış direktörünün verdiği gerçeküstü ve doğaçlama bir kararın ardından Hamilton ve Verstappen şampiyonluğu son bir sprintte belirlemek üzere serbest bırakıldı. Ancak Verstappen’in aracı açıkça avantajlı bir durumdayken (yeni lastikleri vardı), Hamilton’ın kaderi “Yarışın!” direktifinden önce belirlenmiş oldu.

“Şampiyonluk sizden çalındı mı?” diye soruyorum.

“Çalındı mı? Elbette. Hikayeyi biliyorsunuz. Ama o an benim için güzel olan şey, bu olaydan çıkardığım ders, babamın yanımda olmasıydı. İnişli çıkışlı bir hayatı tüm engebeleriyle birlikte göğüsledik. Ve canımın en çok yandığı gün babam yanımdaydı; hep dimdik durmamı, başımı eğmememi öğretti. Max’i tebrik etmeye gittiğimde bırakacağı etkinin farkında değildim ama bir yandan da küçük Lewis’in beni izlediğinin farkındaydım. Hayatımı tanımlayacak andı bu. Buna gerçekten inanıyorum. Bunu hissettim. Nasıl algılanacağını bilmiyordum. Zihnimde canlandırmamıştım. Ama farkında olduğum bir şey vardı: Yürüyeceğim bu 50 metrede ya yere yığılıp ölecektim ya da ayağa kalkacaktım.”

Söz konusu yarışı hâlâ düşünüp düşünmediğini soruyorum.

“Videosunu izlediğimde hâlâ hissediyorum,” diyor, “ama bununla barıştım.”

“Peki, sonrasında şampiyonluk kazanamayışınızla?”

“Hayranlarım ‘ya yarış ya ölüm’ düşüncesindeydi. Başlangıçta bunu anlamıyordum: ‘Ama hiçbir şey kazanmıyorum ki!’ dedim. Ama fark ettim ki daima birinci bitiren birini anlamak pek de kolay değil. İlham verici. Ama hiç…” Şu ana dek eski gücüne kavuşamadı.

Filmlerde kenar çizgisindeki yerinden çıkardığı iyi bir ders. İnsanlar geri dönüş hikayelerine bayılır.

Lewis Hamilton Şerit DeğiştiriyorTüm kıyafetler Dior Men. Botlar Manolo Blahnik

Daniel Riley, GQ’nun küresel içerik geliştirme direktörü.

Prodüksiyon Kredileri
Fotoğraf Campbell Addy
Stil Editörü Mobolaji Dawodu
Saç Örgüleri Angela Torio Rivera
Berber Ainsworth Ramsay
Makyaj Yuko Fredriksson (Evolve Organic Beauty ürünleri)
Tailoring by Faye Oakenfull
Set Tasarımı Jabez Bartlett
Prodüksiyon Bellhouse Markes

İLGİLİ İÇERİKLER GQ GCA 2024 Lewis Hamilton
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası