MOTY

Men of the Year 2022 Yılın Hype'ı | Sefo

Akışa göre hareket etmek ve bir noktada akışın kendisi olmak... Müziğin onu alıp götürdüğü yerlere kulak veren, kalabalıkların gözle görülen enerjisine ritim tutan yılın Hype’ı Sefo ile bazı anlamlı anları ve anlamsız zorlukları konuşuyoruz.

sefo

Tören gecesi ışıltılı siyah ceketi, siyah eldivenleri ve aksesuarlarıyla henüz otururken herkesin dikkatini çekmeyi başarmıştı Sefo. Buna şaşırmamak lazım, kendine has bir aura’sının olduğu bir gerçek. İlk bakışta biraz mesafeli görünse de röportajımızda bunu daha iyi anlama şansı buldum; kendi bildiği yoldan giden ve içinde bulunduğu -her kafadan bir sesin çıktığı- curcunalı dünyada bu yoldan hiç şaşmayan biri. Röportajın ortasında bir yerlerde ona stiliyle ilgili sorduğum soruda verdiği cevap gibi. İnsanların siyah/beyaz, feminen/ maskülen gibi net ayrımlara tutunmaya ve bu fikirleri dayatmaya eğilimli olduğu bir zamanda, o oldukça açık görüşlü. Yeri geldiğinde, bir ülkenin kültürüne has bir eteği giydiği için eleştiriliyor, yeri geldiğinde kalpli bir kolye taktığı için. Bu eleştirilere kendi doğruları ve yanlışlarıyla, yolundan şaşmadan cevap veriyor; "Bir şeyi kendim beğendiğim için giyerim, başkası beğensin diye değil. Bir başkası yakıştırmıyor olabilir, ona da saygı duyarım ki benim de başkalarına yakıştırmadığım kıyafetler var. Ama ‘pembe erkeğe yakışmaz’ tarzında cümleler bana çok saçma geliyor. Üstünde çilek resmi olan tişört giyemiyorsan, o zaman çilek de yememelisin abi, erkek adama yakışmıyor(!)” ve ekliyor “Ben kanaat önderi değilim, ‘yaptığımı yapın, çok iyi’ diye de paylaşmıyorum. Herkes kendi seçimlerinden sorumludur. Gerçekten bir kıyafeti tartışacak durumda değiliz, daha önemli konularımız var (genel)” çok haklı, tartışacak bolca mesele var... Ancak popüler olmanın bir bedeli gibi herkesin fikrine maruz kalma hali, “neden farklısın ki”, “sen de herkes gibi olmalısın” baskısına direnme zorunluluğu. Sefo gibi şarkıları kısa sürede ciddi dinlenme sayılarına ulaşan, herhangi bir mekanın önünden geçerken herkesin “zor günlerimde hep sen yanımda vardın” sözlerini bağırarak söylediği genç bir müzisyen olmak unutulmaz anları ve dev bir tatmin duygusunu beraberinde getirdiği gibi zorlukları da peşi sıra getiriyor.

sefo

Bugün bu yılın ilk yarısında çıkardığı şarkılar Affettim 69 milyon, Tutsak 97 milyon, Isabelle 115 milyon izlenmeye ulaşmış durumda; bu röportajı yaparken çıkarmak üzere olduğu şarkı Beni Beni ise an itibariyle bir buçuk milyonu geçmiş vaziyette. Sefo ilk şarkısı Yalan’ı çıkaralı dört sene oldu, bugün bu sayılara ulaşmanın, arkasına aldığı rüzgarın itici gücüyle ilerlemenin onun için ne ifade ettiğini soruyorum, “Hayatımın her döneminde olduğu gibi, yine bir serüven hissiyle yaşadım bu dört yılı. Ama benim için asıl önemli kısmı geride kalan yıllar. Bu dört yılı yaşayabilmek için verdiğim çabayı düşününce kendimi güçlü hissediyorum. Her zaman daha iyisini yapabileceğime dair inancı, o çabayı verdiğim zamanlardan alıyorum. Evet, bu dört yıl geçmiş dört yıllarıma göre daha hızlı geçti. Ama bu hızın bir sorumluluğu var. Onu üstlenmek de hiç kolay değil. Elimden geleni yapıyorum.” Popülerliğin getirdiği ekstra sorumluluğun farkında, rehavete kapılıp gevşemiyor. Yeni şarkılar için kolları yeniden ve yeniden sıvıyor, şarkı sözlerini kendisi yazıyor, rap dünyasından ayrışan bir müzik yapıyor; rap dünyasında da kimi zaman bu cepheden eleştiriliyor. Sıkı bir rap dinleyicisiyle çokça vakit geçiren biri olarak, ben özellikle son yıllarda yeni nesil rap’in açtığı kapıları seviyorum; farklı türleri harmanlamayı, farklı beat’ler ve stilleri mikslemeyi ve bence bu yolla farklı kitlelere hitap etmeyi başarıyor. Özellikle belli kalıplar içinde kalmayı seven rap dinleyicilerinden şarkılarıyla ilgili “rap değil” yorumlarını sık sık duyuyor, buna yanıtıysa şöyle oluyor; “Rap benim için bir sevgili gibi. Nasıl ki, sevdiğiniz birini olduğundan farklı görmeye eğilimlisinizdir ben de kendi müziğimi herkesten farklı görüyorum doğal olarak. İçimde büyüyor, serpiliyor, farklılaşıyor. Belki de insanların yaptığım müziğe ‘rap değil’ demelerinin sebebi kimsenin sevgilisinde gözümün olmayışından kaynaklanıyordur... Çıkış noktam, kendi yaşamım, kendi ideallerim ve kendi arzularım. Hiç beklenmedik durumlarda gözüme takılan bir an, zihnimde yeni bir serüveni başlatıyor ve ben onu takip ediyorum. Aslında müziğim bundan ibaret.” Özellikle rap ve reggaeton stilini birleştirerek bana kalırsa özel bir enerji saçıyor şarkılarıyla; “Ben zaten reggaeton dinliyormuşum. Çocukluğumdan bu yana, bana daha fazla ritmi hissettiren tür buydu. Kendime daha yakın hissetmemin sebebi ise çalan şarkının insanı sallandırmasını seviyorum ve ben reggaeton dinlerken yerimde duramıyorum.” Kalıplara bağlı kalmadan, çizilen sınırların ötesinde bir ritmin peşine düşmek; rap dinleyicisinin ötesine geçen birleştirici güce sahip farklı bir enerji; rap’in çok daha geniş bir dinleyici kitlesine erişmesinin sırrı bu olabilir. İçinde bulunduğu zamanla, şehir ve ülkeyle, siyasi koşullarla, toplumsal ve sosyal meselelerle diyalog halinde olan bu müzik türünün değişen zamana, hislere, dünya düzenine ayak uydurması ve farklı stilleri bünyesine almasının nedeni adaptasyon kabiliyetidir belki de. Bununla birlikte, underground şartlarda doğan bir müzik türünün popülerleşmesini rap’in doğasına ters bulanlar tüm bu popülariteden pek memnun değil; “Her sanatçı kendi hikayesini yaşar. Kimi o kadar kapalı bir anlatımla sanatını icra eder ki, doğal olarak kısıtlı sayıda insana, belirsiz bir halde hitap etmiş olur. Ama eminim ki, herkes şarkılarının milyonlarca insan tarafından dinlenilmesini ister. Ve bunun yolu da evrensel olabilmekten geçer. Underground demek karanlık, sistem karşıtı ya da bunalımlı olmak demek değildir. Zaten herkesin bir yeraltı dünyası vardır ve orada yalnızdır. Ama gün yüzüne çıktığınızda o karanlıkta ürettiğiniz bir eser varsa yalnızlığa kısa bir mola verirsiniz. Ben yeraltına dair üretmiyorum, yeraltında üretiyorum. Popüler olup olmayacağına da aynı hisleri paylaşan insanlar karar veriyor.”

Devamı GQ Men of the Year 2022 Kış Sayısında

sefo

İZLE
GQ TÜRKİYE MOTY 2022 FİLMİ
İlgili Başlıklar
Daha Fazlası