Tatilde geçirdiğiniz eğlenceli bir gecenin sabahında kaç kez gerçekten “galiba ölüyorum” diyerek uyandınız? Neyin nerede yanlış gittiğini merak ediyor musunuz?
Geçmiş deneyimlerinizle kıyasladığınızda vücudunuzun aynı alkol miktarına zamanla aynı tepkiyi vermediğini göreceksiniz. Tükenmiş bir banka hesabıyla birlikte vücudunuzda yan etkileri yaş aldıkça daha fazla hissetmeye başlamanız üzücü bir farkındalık.
O zamanlar gençliğin ateşiyle, sofradaki her içkiyi içip ertesi gün bir bebek kadar zinde uyanabiliyordunuz (en azından sadece feci bir ağız kokusu oluyordu.) Şimdi, üç bira içtiyseniz, yanınızda ertesi gün için yedek Hydralyte veya Alka Seltzer bulundurmanız gerekiyor.
Peki ne değişti?
Yirmili yaşlarımızın başlarından uzaklaşmaya başladıkça, akşamdan kalmalar “acaba” olmaktan çıkıp “ne zaman” etkisini gösterir haline gelmeye başladı. Akşamdan kalmalar yaş ilerledikçe adeta ufukta beliren bir fırtına gibi. Bu kadar “az” içkinin size ağır bir akşamdan kalmahissi yaşatması muhtemelen sizi delirtmek üzere. Muhtemelen, şu anda bu yazıyı da feci bir akşamdan kalma ve gözleriniz yarı açık bir şekilde okuyorsunuz.
Son zamanlarda eğlenceli Cumartesi gecelerinin ardından kötü bir Pazar geçirme sayılarımızın artması sebebiyle yaşlandıkça bunun neden daha da kötüleştiğini keşfetmeyi kendimize görev edindik. Çeşitli tıp dergilerine danıştıktan ve tatilde farkında olmadan kendimizi Alpha/Beta testleri için deney haline getirdikten sonra, bu konuda uzman olduğumuzu söyleyebiliriz.
Burada akşamdan kalmaların neden yaşlandıkça daha da kötüleştiği de dahil olmak üzere tüm sorularınızı yanıtlamaya çalışacağız.
Akşamdan kalma konusunda neden bilimsel olarak kanıtlanmış bir tedavi yok?
Kendinizi kötü hissederek uyandığınızda serum taktırabileceğiniz bir konumda değilseniz, bilimsel olarak kanıtlanmış insanlığın bildiği akşamdan kalma tedavilerinde bir eksiklik olduğu görüşündeyiz.
Bunun arkasındaki başlıca neden, araştırmacıların yalnızca yaklaşık son on yıldır akşamdan kalmaların nedenlerini ve tedavilerini araştırması. Ayrıca, akşamdan kalmaları incelemekle ilgili bir sürü etik sorun da var. İstekli katılımcıları, vücutlarının inflamatuar bir yanıt üreteceği noktaya kadar aşırı sarhoş etmek, tartışmasız bunlardan biri.
Ayrıca, hiçbir insan vücudu aynı olmadığı için akşamdan kalmalar herkese farklı şekilde etki ediyor. Bu da bilimsel olarak kanıtlanmış, evrensel olarak test edilmiş bir tedavi oluşturmayı oldukça zorlaştırıyor.
Akşamdan kalmayı önleyebilir miyim?
Medical News Today'deki uzman insanların görüşlerine göre, buradaki tek gerçek cevap içmekten tamamen kaçınmak. Bu onlar için belki kolaydır ancak özellikle yaz güneşi altında içilen buz gibi bir içkiden vazgeçmek bizim için gerçekten zorlayıcı olabilir.
Akşamdan kalmayı önlemenin tek gerçek yolu içmemeyi seçmek olsa da, iyi haber şu ki, bunun aşırılığını azaltmak için yapabileceğiniz birçok şey var. İlk olarak içtiğiniz içkiyi akıllıca seçin. Akşamdan kalma etkilerini arttırdığı bilinen viski ve tekiladan uzak durun.
Yatmadan önce bir veya iki tane Parasetamol almak tavsiye edilenler arasında - akşamdan kalmalık vücudunuzun bağışıklık sistemi düştüğünde verdiği inflamatuar bir yanıttır, bu nedenle anti-inflamatuar özelliklere sahip bir takviye yardımcı olabilir. Ayrıca: bol su, iyi bir gece uykusu vb. Bunları zaten hepimiz biliyoruz. (Yani umarım.)
Neden eskisi gibi değilim? Neden yaşım ilerledikçe alkole vücudumun dayanıksızlığı artıyor?
Harvard Health School tarafından yayınlanan bir makaleye göre, yaşlandıkça vücudumuzda meydana gelen değişiklikler, içkiyi işleme şeklimizi değiştiriyor. Örneğin, yaşlandıkça vücudumuz suyu eşit olarak dağıtamamaya başlıyor, bu da kandaki alkol oranının düşmesinin daha uzun bir süre alacağı anlamına geliyor.
Genetiğinizin de bununla bir ilgisi olabilir. Sahip olduğunuz vücut yağı yüzdesi ne kadar yüksek olursa, alkol sisteminizde o kadar uzun süre kalır ve dolayısıyla daha uzun süre akşamdan kalma hissedersiniz. Biliyorum biliyorum tüm bu yaşlanma olayı gerçekten acımasız bir şey.
Eski halime nasıl geri dönerim?
İçmek biraz fitness gibidir. Ne kadar çok yaparsanız etkilerine karşı o kadar bağışıklık kazanırsınız. Ancak spor hedeflerinizin aksine, içmeyi düzenli bir alışkanlık haline getirmenizi önermeyeceğiz. Üniversitede bira içerek geçirdiğiniz bir gecenin ardından muhtemelen yataktan fırlayarak sınıfa gidebilmiş olmanızın nedeni yaş ve genetik faktörlerdi – vücudunuzun alkole en dayanıklı olduğu, en iyi performans gösterdiği dönemdeydiniz.
Gençliğinizde ağır içki içmek ve parti yapmak eğlenceli olabilir ancak yaşlandıkça sosyal olarak çok daha az kabul görmeye başlıyor. Bu nedenle henüz bu konuda bir aydınlanma yaşamadıysanız dün geceki akşamdan kalmanın etkisini ortadan kaldırmak için şu an yapabileceğiniz pek de bir şey yok. Bolca su için, farklı bir yaşam tarzı benimseyin – sabah erken uyanın, spor yapın… Yeni bir sen neden mümkün olmasın?
NOT: Yapılan tıbbi araştırmalar sonucu alkol tüketiminin "zararsız" bir miktarının olmadığı kanıtlanmıştır. Alkol sağlığa zararlıdır.
GQ AU