13 Kasım'da Hasköy İplik Fabrikası'nda düzenlenecek Men of The Year Ödül Töreni'ne sadece iki gün kaldı. Törende Yılın Yapımcısı ödülünü alacak isim Timur Savcı olacak. Chivas sponsorluğundaki törende ödülünü almak üzere gecede hazır bulunacak olan Savcı, Ebru Çapa'nın yazısı ve Paolo Zerbini'nin fotoğraflarıyla bu ayki GQ Men of the Year özel sayısında:
Timur Savcı’yla buluştuğumuz günün sabahı, TIMS Productions’ın, ortağı Global Agency ile birlikte, World Wide Entertainment’ın marka haklarını ve network’ünü satın aldığına dair haberler piyasaya taze düşmüştü. Lafa “Hayırlı uğurlu olsun, oradan başlayalım mı?” diye girecek gibi oldum, “Ama sizin dergi çıkana kadar bu haber çok çiğnenmiş olmasın?” diye cevap geldi! Bittecrübe sabit: Ben hayatımda yapımcı denen insan türü kadar “control freak” bir model tanımadım. Kahkahalarla gülüyor bunu söyleyince: “Hakikaten ya, bana ne di mi?”
Şimdiye kadar çiğnenmiş olabilir ama duymamış olanlara açalım konuyu: Avustralya çıkışlı bir şirket WWE; 120 ülkeye, sinema filmleri dışında her türden İngilizce içerik sağlayan... Dünyaya içerik pazarlayan en büyük 20 şirketten biri. Ve artık Timur Savcı kaptanlığında bir Türk şirketi.
“En başından beri, Türk dizileriyle ilgili kafama taktığım böyle bir şey vardı” diye izah ediyor: “Dışarıdan Türkiye’ye herhangi bir Ortadoğu ülkesi şeklinde bakılıyor ya, bu beni rahatsız ediyor. Du... Ama Türkiye, özellikle bizim sektörle ilgili söyleyebilirim; son dört-beş sene içinde dünyaya pazarlanan içerik açısından, artık ilk üçte. Muhteşem’in ilk dünya lansmanını yaptıktan sonra mesela, bizi üç kuruşa satın almaya çalışanlara, satılık değil, dedik. Yurtdışı pazarı, sadece bu stratejik duruş karşısında, sadece iki buçuk ayda bütçelerini üçe katladı. Bir de Doğu’nun insanı olduğumuz için endişeli bir toplumuz ve endişelerimiz de boş çıkmıyor. En istikrarlı dönemde bile, bir anda deprem oluyor. Diyelim ki Ortadoğu’da bir şey oldu ya da Avrupa krize girdi, yüzümüzü dönüp ticaret yapabileceğimiz, dört bir yanımızı açık tutabileceğimiz bir alan olsun istedim. Lokal hareketlenmelerden etkilenmeyecek bir sistem kurmak istedik.”
Kuzen ziyaretiyle başlayan kariyer
Timur Savcı’nın başarısı, biraz şans, çok çok azim harmanı... 1975’te doğup büyüdüğü Adana’da, ilkokul dört itibarıyla ailesinden harçlık istemeyi kesmiş bir çocuk. Üç ay kesintisiz yaz tatili yaptığını hiç hatırlamıyor. Hukuk okumak üzere geldiği İstanbul’da, zamanın gözde kafesi Cafe In’de çalışması, ufkunu genişletiyor. Orada garsonluk, DJ’lik yaparken edindiği çevreden, en önemlisi de mekanın sahibi Barbaros Baykal’dan çok şey öğreniyor.
Bir gün sanat yönetmeni kuzenini ziyaret ettiğinde, platoda çıkan bir krize pratik bir çözüm getirmesi üzerine iş teklifi almasıyla platolarla, çekim setleriyle müşerref oluyor. 95’te reklam prodüktörü olarak profesyonel hayata geçiyor ama ekonomik kriz neticesinde reklam sektörü durulunca, çok da gönüllü olmadan, İkinci Bahar dizisinden gelen teklifi değerlendiriyor. Asmalı Konak, Haziran Gecesi, Sağır Oda gibi diziler, Karpuz Kabuğundan Gemiler Yapmak, Mustafa Hakkında Her Şey gibi filmlerle devam eden kariyerinde, yürütücü ve ortak yapımcı olarak edindiği tecrübelerin ışığında, 2006 yılında, TIMS Productions’ı kurduğundan beri de “muhteşem” hayaller peşinde.
Yazının devamı GQ Türkiye Kasım sayısında
