Yılmaz Güney mirası
Ağustos ayı boyunca
Türk sinemasının Çirkin Kral’ı, 1982’de Altın Palmiye’yi kucaklayan Yol öncesinde çektiği 6 filmiyle birden bu ay MUBI kataloğuna giriyor. Biz hepsini sayalım, seçimi size bırakalım: Seyyit Han, Aç Kurtlar, Umut, Ağıt, Endişe, Sürü. Bize kalırsa her filmi ay boyunca belli günlere paylaştırın, hiçbirinden mahrum kalmayın.
İçimdeki Deniz
2 Ağustos
Alejandro Amenábar
2005 yılında Yabancı Dilde En İyi Film dalında Oscar’ının sahibi, Amenábar’ın duygusal olarak son derece yoğun bu filmi, Javier Bardem’in hayat verdiği karakterle, insan zihninin ufuklarını yeniden tanımlıyor. Bardem’in bu filmden 3 yıl sonra No Country for Old Men’de sinema tarihinin belki de en iyi “kötü”sünü canlandırdığını, 6 yıl sonra ise Iñárritu ile şiir gibi film Biutiful’u çektiği düşünülürse, büyük bir yıldızın en parlak dönemlerine denk gelen İçimdeki Deniz bizi daha da heyecanlandırıyor.
Siyah Beyaz
4 Ağustos
Ahmet Boyacıoğlu
Ahmet Boyacıoğlu’nun ilk uzun metrajındaki kadro, bugünlerde zor bir araya gelir cinsten: Tuncel Kurtiz, Derya Alabora, Erkan Can, Şevval Sam, Nejat İşler… Çeyrek asırdır Ankara’da sanatçıların, gazetecilerin ve politikacıların uğrak yeri olan bir barın öyküsünü, ressam, avukat ve doktor bir arkadaş grubu üzerinden anlatan Siyah Beyaz, oyunculuğa doyuran bir film.
Turist
13 Ağustos
Ruben Östlund
Ruben Östlund’un özgün sinemasına sevdamız büyük. The Square ile Cannes’da Palme d’Or kazandığından beri tüm dünyanın yapacağı yeni işleri beklediği yönetmen, The Square’den önceki filmi Turist’le kara mizahını tam anlamıyla ortaya koyabilen modern bir klasik yaratıyor. Östlund’la henüz tanışmadıysanız hemen şimdi Vimeo’da bulabileceğiniz 12 dakikalık kısa filmi Incident by a Bank’i izleyin, sonrasında Turist’i beklemeye koyulun.
Neon Şeytan
22 Ağustos
Nicolas Winding Refn
Nicolas Winding Refn’in Drive’dan Too Old to Die Young’a süren neon yolculuğunun dikkat çeken örneklerinden Neon Şeytan’da, şu sıralar The Great ile bizi bizden alan Elle Fanning başrolde yer alıyor. Refn’in alıştığımız ve hipnotize edici görsel dünyası, bu filminde de izleyiciyi hep tetikte tutuyor. Bu arada, belki bilmek istersiniz, filmde Keanu Reeves de var.
Yangın Yerinde Orkideler
27 Ağustos
Selin Şenköken
Gerçek yaşam öykülerinin gücünü ispatlayan bir belgesel olan Yangın Yerinde Orkideler, Selin Şenköken’in imzasını taşıyor ve ressam, fotoğrafçı ve caz tutkunu Ali Arif Ersen’in yaşamına mercek tutuyor. Ersen’in, kendisini yatağa mahkum eden nadir görülen bir hastalığa yakalanmasına rağmen üretimine hiç ara vermeyen, dostlarıyla yaşamını ve sanatını paylaşmaya devam eden karakteri izleyeni hem heyecanlandırıyor hem de duygulandırıyor.
Dogman
28 Ağustos
Matteo Garrone
Köpek bakıcılığı yaparak hayatını huzur içinde sürdürmeye çalışan Marcello ile uzun süre sonra hayatına giren çocukluk arkadaşı Simone’un hikayesine odaklanan Dogman, karakteriyle aynı adı Marcello Fonte’ye Cannes’da En İyi Erkek Oyuncu ödülünü getiren, karanlık atmosferiyle 80’li yılların yozlaşmasını vurucu şekilde anlatan bir Matteo Garrone film.