Pornonun o anları: 5. bölüm
Hayat Rehberi

Pornonun o anları: 5. bölüm

Elim bir hadiseden pornoya nasıl başrol çıktı? Anti-ütopik pozisyon mönüsü ne mene bir şeydir?


Kesilmemiş John Wayne

John Wayne Bobbitt-Lorena Bobbitt çiftini hatırlıyor musunuz? 1990 Dünya Artistik Patinaj Şampiyonası’nda çiftlerde altın madalya... Öyle bir çift değil maalesef. Yine de hatırlayanlar çıkabilir, hafiften iç kaldırıcı bir olayın kahramanları: 1993’te ABD’de bir kadın eşinin penisini kesmiş, evden kaçarken kestiği şeyi yol kenarına atmış, polislerin bulduğu organ 10 saatlik bir ameliyatla yerine dikilmiş, vakanın duyulmasıyla birlikte dünyanın çeşitli yerlerinden benzer kesme haberleri gelmeye başlamış, hatta bunlardan bir tanesi de Antalya’da yaşanmıştı.

John Wayne-Lorena davasına ilişkin haberler Amerikan kamuoyunun yüzde 60’ı tarafından izlendi ve bu çok yüksek bir orandı. Davanın sonunda Lorena beraat etti, boşanan adam ve kadın kendi yollarına gitti. Zaten bizi ilgilendiren de John Wayne Bobbitt’in gittiği yol. Çokça sözü edilen bir penis ve hayli popüler olmuş bir adam var. Üstelik olay ABD’de geçiyor. Devreye kimler girer? Evet, tabii ki “onlar”.

John Wayne Bobbitt, gelen teklifleri kabul etti ve dava sonuçlandıktan kısa süre sonra bir porno filmde oynadı. Bobbitt’in kamera karşısında malum görüntüyü verdiği an, porno tarihi açısından önemli bir “o an”dı kuşkusuz. Ancak medeniyet tarihi açısından çok gurur verici bir an olduğunu söylemek kolay değil. Yoruma kalmış bir şey. Yine de filmin ismini bulan şahsiyete hakkını teslim etmek lazım: John Wayne Bobbitt-Uncut!



Uzun metrajlı distopik porno


Sene 1981. Otomatik Portakal gösterime gireli 10 yıl olmuş. Metropolis 54 yaşında. Alphaville 16 yıl önce, Fahrenheit 451 filmi 15 yıl önce çekilmiş. Ama yıllar bu distopik filmlerin, yani karanlık gelecek filmlerinin saygınlığından hiçbir şey götürmüyor. Ve bir porno film yönetmeni, meşhur Deep Throat’un da yaratıcısı olan Gerard Damiano, kendi sektörünün saygınlığını kurtarmaya niyetleniyor. Kubrick yapar, Fritz Lang yapar, Damiano yapamaz mı? Herhalde “Pornocuyuz ama odun değiliz!” gibi bir şeyler geçiriyor kafasından ve The Satisfiers of Alfa Blue’nun çekimleri başlıyor.

Distopik filmlerin tüm klasik öğeleri var. İnsanlığın ağır baskı altında olduğu bir dönem, teknoloji fazlasıyla gelişmiş. Her şey haplarla hallediliyor. Cinsellik bile. İnsanlar bir hapla bir saniyede orgazm oluyor, sonra işlerinin başına dönüyorlar. Sevişme hadisesi yeryüzünden silinmek üzere. Yalnızca bir ayrıcalıklılar grubu sevişebiliyor. Özel kartlarıyla Alfa Blue’ya giriyorlar, servis yapan kızlara seçtikleri seks mönüsünün numarasını söylüyorlar ve o büyük ayrıcalığı yaşıyorlar. Kızlar çok güzel, teknik olarak iyi hizmet veriyorlar fakat ana karakter Algon mutlu değil. Bir şeyler eksik. Ve...

Olur ya, kazara seyredersiniz filmi, onun için sonunu söylemeyelim ama bilin ki, porno filmlerde pek rastlanmayacak türden dramatik bir sonu bile var. Bir yanlış anlamaya karşı da tedbir alalım: Bizim anlattığımız hikaye, filmin çok kısa bir bölümünü, mönüden seçilmiş sevişme sahneleri ise çok büyük bölümünü kaplıyor. Olsun... O kadarı bile, Damiano’nun The Satisfiers of Alfa Blue için “motor!” dediği anı, “pornonun o anları” arasına yerleştiriyor. Uzun metrajlı, distopik porno film! “Ben pozisyona bakarım, bana ne mesajdan, ütopyadan, distopyadan?” diyorsanız... Siz bilirsiniz.

Pornonun o anları: 4. bölüm
Pornonun o anları: 3. bölüm
Pornonun o anları: 2. bölüm
Pornonun o anları: 1. bölüm

Pornonun o anları her ay GQ'da


İlgili Başlıklar
Daha Fazlası